Dünyada hızla büyüyen kompozit sektöründe ham madde avantajı nedeniyle Türkiye’nin önünün açık olduğunu söyleyen Başkan Pakiş, kimya alanında Petkim gibi bir yatırım daha olursa Türkiye’nin ‘kompozit üssü’ olabileceğini söyledi
Kompozit Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu, İstanbul’da basın mensuplarıyla bir araya gelerek sektör hakkında bilgi verdi ve 2024 hedeflerini açıkladı. Yönetim Kurulu Başkanı Barış Pakiş, iki ana malzemenin karışımı ile meydana gelen hafif ve mukavemeti yüksek olduğu için ‘çağın malzemesi’ olarak değerlendirilen kompozitin; havacılıktan savunma sanayine, otomotivden tekne üretimine, yapı malzemelerinden tarıma, enerji sektöründen altyapı çalışmalarına, gıda depolamadan banyo malzemelerine ve deprem güçlendirmeye kadar onlarca sektörde kullanıldığını anlattı.
Pakiş, kompozitin Türkiye’de ise özellikle rüzgar tribünü kanatları ve alt yapıda sulama kanallarında kullanıldığını belirtti.
TÜRKİYE’NİN ÖNÜ AÇIK
Türk kompozit sektörünün yıllık ticaret hacminin 3 milyar dolar olduğu bilgisini veren Pakiş, 2 milyar dolarlık ihracat yapıldığını dile getirdi. Türkiye’nin en çok kompozit ihracatını İtalya ve Çin’e yaptığını kaydeden Pakiş, sektörde Türkiye’nin önünün açık olduğunu söyleyerek şöyle devam etti: “Global kompozit pazarının, 2026 yılında yüzde 7,5 büyüyerek 126,3 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Türkiye’nin bu ticaretten aldığı pay ise yüzde 1 ile 1,5 arasında değişiyor. Biz, bu pastadan daha fazla pay almak istiyoruz. Bizim hedefimiz, Türkiye'yi bir ‘kompozit üssü’ haline getirmek. Aslında bu ortama da sahibiz. İlgili bakanlıklarımız da kompozit sektörüne ciddi şekilde eğilmiş durumda.”
‘FARKINDALIĞIN YÜKSELMESİNİ İSTİYORUZ’
Kompozit sektöründeki potansiyele ilişkin farkındalığın yükselmesi için kamunun, belediyelerin, üniversitelerin dikkatini çekmek istediklerini vurgulayan Pakiş, şunları ifade etti:
“Kompozit konusunda iki ana ham madde var ve Türkiye olarak bunlara sahibiz. Bunları işleyecek yerliyabancı üretici şirketlerimiz de var. Tüm bunlar birleşince ‘neden daha iyi noktalara gelmeyelim?’ diyoruz. Sadece kimya sektörü tarafında bazı dönemlerde ham madde konusunda sorunlar yaşanabiliyor. Eğer Türkiye’de Petkim gibi bir yatırım daha olursa, kompozit üreticileri olarak çok daha başarılı çalışmalara imza atabiliriz. Kompozitte elde edilecek başarılar, ülkemizin ihracatını direkt olarak etkileyecektir. Çünkü, kompozitten elde edilen ürünler yüksek katma değere sahip. Bu da ihracatımızın hızlı bir şekilde artmasına yardımcı olacak. Sektörümüz, üretim teknolojileri bakımından da çok iyi noktalarda. Aynı zamanda ülkemizin istihdamına da ciddi katkı sunuyoruz. Dernek olarak sektörümüzün farkındalığının yükselmesini istiyoruz.”
7 MİLYARLIK HEDEFE FUAR DESTEĞİ
Kompozit sektörüne olan ilginin artması için dernek olarak çalışmalara hız verdiklerini söyleyen Pakiş, şu anda 3 milyar dolarlık büyüklüğe sahip olan sektörün, 5 yıl içinde 7 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşabileceğini kaydetti. Düzenleyecekleri fuarla bu hedefe destek olmak istediklerini belirten Pakiş, şöyle sürdürdü:
“Dünyada farklı noktalarda kompozit fuarları düzenleniyor. Biz de ülke olarak bu fuarlara katılıyoruz. Ancak, uluslararası arenada düzenlenen en önemli fuarların başında Paris’teki ‘JEC World’ geliyor. Buradan yola çıkarak Türkiye’de de yıllar içerisinde çok iyi noktalara gelebilecek bir fuar düzenlemeyi hedefliyoruz. Türk kompozit endüstrisinin uluslararası buluşma noktası olması hedefiyle 1012 Ekim 2024 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde ‘Meet4Composite’ fuarını düzenleyeceğiz. Önde gelen şirketleri ve iş insanlarını bir araya getireceğimiz organizasyonda, birçok farklı ülkeden satın almacılar da yer alacak. Dünyadaki büyüme ortalamasının üzerinde bir büyüme yakalayarak ilerleyen kompozit sektörü, İstanbul’da bir araya gelecek.” Sabrican Tıknazoğlu Aydınlık