Kuzey Makedonya'daki Türkler, Eylül 2021'de yapılan ve sonucu 30 Mart’ta açıklanan nüfus, hane halkı ve konut sayımını tanımadıklarını duyurdu. Kuzey Makedonya'daki Türk sivil toplum kuruluşlarının, Türk siyasi partilerinin, Türk entelektüel, akademisyen ve kanaat önderlerinin üyesi olduğu Makedonya Türkleri Milli Sayım Koordinasyon Kurulu’ndan yapılan yazılı açıklamada, sayımda Türklere ilişkin rakam ve oranların gerçek dışı olduğu belirtildi. Kurul, sayım sonuçlarının tanınmadığı ve kesinlikle kabul etmediğini ilan etti.

MAKEDON NÜFUS DÜŞÜŞTE

Nüfus sayım sonuçlarına göre, Makedon nüfusun oranı 20 yıl içinde yüzde 64’ten yüzde 54’e geriledi. En büyük ikinci etnik grup olan Arnavutların nüfusunun oranı ise yüzde 25’ten yüzde 29’a yükseldi. Türklerin 2002 verilerine göre yüzde 3,85 olan nüfus oranı ise küçük bir artış ile yüzde 3,98’e ulaştı. Böylece Türkler ülkedeki üçüncü büyük etnik grup olarak kayda geçti.

Balkan ülkelerinde olduğu gibi Kuzey Makedonya’da göç, yaşlanan nüfus ve azalan doğum oranları nedeniyle son yirmi yılda nüfusunun yaklaşık yüzde 10’unu kaybetti.

Balkanlardaki demografik açıdan en karmaşık yapıya sahip ülkelerden olan Kuzey Makedonya’da bir önceki nüfus sayımı 2002 yılında yapılmıştı. Normal şartlarda 2011 yılında yapılması gereken nüfus sayımı iptal edilmişti. İptal kararı birçok kesimce eleştirilirken son sayım da tartışmaların önünü kesmeye yetmedi. Makedonya Türkleri Milli Sayım Koordinasyon Kurulu’ndan yapılan açıklamada, sonuçların manipüle edildiği, Türk toplumuna mensup birçok ferdin sayıma dahil edilmediği ifade edildi.

SAYIM TARTIŞMALARININ ARKA PLANI

Birçok etnik grubun yaşadığı Kuzey Makedonya’da 2001’deki iç çatışmaları sona erdiren Ohri Çerçeve Anlaşması, ülkedeki etnik grupların varlığını, dillerini kullanma ve kültürlerini yaşatma haklarını, anayasayla güvence altına almıştı. Anlaşmaya göre, bir grubun nüfus içerisindeki oranı yüzde 20’nin üzerine çıktığı durumda dili resmî dil statüsü kazanıyor. Bu kapsamda Arnavutça 2019 yılında resmî dillerden biri haline geldi. Yine aynı anlaşmada kayıt altına alınan “Hakça Temsil İlkesi”ne göre, her etnik grup, genel nüfus içerisindeki oranınca kamuda personel bulundurma hakkına erişiyor. Bu koşullar göz önünde bulundurulunca Kuzey Makedonya’daki nüfus sayımının neden basit bir demografik tespitten ibaret olmayıp birçok tartışmayı beraberinde getirdiği daha kolay anlaşılabiliyor.

TARTIŞMALI SAYIM SONUÇLARI

Balkan ülkelerinde nüfus sayımı etnik kimliklere ilişkin sorunları yeniden tartışmaya açtı. Uzmanlar, geçmişteki uygulamalar sebebiyle Balkan ülkelerindeki azınlıkların, nüfus sayımı sonucuna siyasi hesaplar karıştırıldığı için resmi rakamlara güvenmediğini ifade ediyor. Kuzey Makedonya Cumhuriyeti anayasasında etnik kimliğini ifade etme, vatandaşların eşit ve hakça temsil maddeleri yer alırken birçok grup bu maddelerin fiilen işlemediğini öne sürüyor.

Sayımın sağlıklı yürümesi için 2011 yılında ülkedeki tüm etnik grup temsilcilerinin katılımıyla oluşturulan Devlet Sayım Komisyonu’nun bir benzerinin 2021 sayımı için oluşturulmaması eleştirileri beraberinde getirdi.

Bir diğer tartışma konusu ise, Hakça Temsil İlkesi’nin nasıl uygulanacağı. Etnik grupların toplam nüfusa oranlarının sadece yurt içindeki vatandaşlara göre mi yoksa yurt dışı ve yurt içindeki vatandaşların toplamına göre mi hesaplanacağı, sonuca önemli etkide bulunuyor. Özellikle ülkelerinden göç eden Makedon sayısının azımsanmayacak rakamlarda olmasının bu soruyu gündeme getirdiği değerlendirmeleri yapılıyor.

TÜRKLER SONUÇLARI GEÇERSİZ SAYIYOR

Diğer yandan Makedonya Türkleri, sayımın sonuçlarını takip etmek ve haklarını korumak için Makedonya Türk Sivil Toplum Teşkilatları Birliği (MATÜSİTEB) öncülüğünde “Kuzey Makedonya Türkleri Sayım Değerlendirme Çalıştayı” düzenledi. Çalıştayda, Kuzey Makedonyalı Türklerin oranının en az yüzde 7 olduğu belirtildi. Bu rakam ile açıklanan resmi sonucun arasında yüzde 3,98 gibi önemli bir fark bulunuyor.

Makedonya Türkleri Milli Sayım Koordinasyon Kurulu’ndan yapılan sayım sonucundaki sorunlara işaret edilen açıklamada ise şu ifadelere yer verildi: “Nüfus sayımındaki tüm eksikliklerin, anayasal haklar ile sayım kanunu ihlallerinin ve sayım metodolojisi hakkındaki memnuniyetsizlikleri, defalarca dile getirdik. Buna rağmen Türk eğitmen ve saymanların yetersizliği, elektronik sayım uygulamasının günlerce çalışmaması, diaspora kayıt işleminin bloke olması, elektronik sayım uygulamasındaki tercüme ve eksiklik sorunları, vatandaşların sayım konusunda yeterli bilgilendirilmemiş olması, sahadaki baskı ve manipülasyonlar, Türk toplumuna mensup birçok ferdin sayıma dahil edilmemiş olması gibi sorunlar açıkça görülmüştür."

Kuruldan yapılan açıklamada “Kuzey Makedonya Anayasası'na ve yasalara dayanan meşru taleplerin karşılanmadığı” ifade edilirken bu talepler karşılansaydı sorunların çoğunun giderilmiş olacağına dikkat çekildi. Makedonya Türkleri Milli Sayım Koordinasyon Kurulu açıklamasında şu vurgulara yer verildi: “Ne yazık ki, 2021 nüfus sayımı cevapsız bırakılan sorular, nüfus sayımı sürecine ilişkin meşru taleplerimizin dikkate alınmaması ve ilgili kurumların kayıtsız tavırları ile hatırlanacaktır. Kuzey Makedonya Cumhuriyeti'nin eşit ve kurucu halklarından biri olan Türklerin hakları ihlal edildi ve ülkede adalete güven bir kez daha sarsıldı.” Türklerin yaşadıkları yerleşim yerlerinde sahadan elde edilen veriler ile yayınlanan sonuçlar karşılaştırıldığında çarpıcı farklılıkların olduğu vurgulandı. Kurul açıklamasında önümüzdeki dönemde Türklerin hukuki ve demokratik hakları için girişimlerde bulunacağı belirtildi.

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN DESTEK

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç de konuyla ilgili açıklama yaptı. Bilgiç "Kuzey Makedonya'nın eşit ve kurucu halklarından olan ve bu ülkenin refahı ve kalkınması için çaba gösteren Türk toplumunun, hak ve çıkarlarının korunması yolundaki meşru taleplerini destekliyoruz" ifadelerini kullandı.

KUŞ BAKIŞI BALKANLAR

Bölgenin ismi Türkçeden geliyor. “Balkan” adı Türkçede “sık ormanlarla kaplı sıradağ” anlamına geliyor.

Balkanların sınırları; batıda Adriyatik Denizi, doğuda Karadeniz, Çanakkale ve İstanbul Boğazları, kuzeyde Tuna ve Sava nehirleri, güneyde Akdeniz, güneybatıda İyonya Denizi ve güneydoğuda Ege Denizi’nden oluşuyor.

Günümüzde Balkanlarda 11 ülke bulunuyor. Ülkeler ve nüfusları şöyle:

Slovenya 2 milyon

Hırvatistan 4,3 milyon

BosnaHersek 3,9 milyon

Sırbistan 7,1 milyon

Karadağ 660 bin

Makedonya 2,1 milyon

Kosova 1,9 milyon

Arnavutluk 3 milyon

Romanya 20,1 milyon

Bulgaristan 7,1 milyon

Yunanistan 10,7 milyon

BALKANLARDA MÜSLÜMAN NÜFUS

Günümüzde Balkanlar’da yaşayan toplam Müslüman nüfus yaklaşık 8,4 milyon. Müslümanların nüfusa oranı ise yaklaşık yüzde 13’ü.

Müslümanların yaşadıkları ülkeler, nüfusları ve nüfusa oranları yaklaşık rakamları şöyle:

Arnavutluk 2,1 milyon (%70)

Bosna Hersek 1,9 milyon (%50,7)

Kosova 1,7 milyon (%90)

Bulgaristan 1,3 milyon (%18)

Makedonya 700 bin (%33,3)

Sırbistan 230 bin (%3,2)

Yunanistan 160 bin (%1,5)

Karadağ 126 bin (%19,1)

Romanya 100 bin (%0,5)

Hırvatistan 65 bin (%1,5)

Slovenya 48 bin (%2,4)

 

BALKANLARDA TÜRK NÜFUS

Tarihsel bağlamda bakıldığında; Osmanlı Devleti’nin uyguladığı “iskân politikası” sonucunda Anadolu’dan Balkanlar’a Türk göçleri yaşandı ve böylece Balkanlar’da önemli bir Türk nüfus oluştu. Günümüzde Balkan ülkelerinde 1,5 milyona yakın Türk yaşamaktadır.

Günümüzde Balkanlar’daki Türklerin ülkelere göre dağılımı ve nüfusa oranları yaklaşık rakamlarla şu şekilde:

Bulgaristan 1,2 milyon (%17),

Yunanistan 110 bin (%1)

Makedonya 85 bin (%4)

Romanya 27 bin (%0,13)

BALKANLARDAN TÜRK GÖÇÜ

Osmanlı İmparatorluğu’nun Balkanlardan çekilmesiyle bölgedeki Türk nüfusta büyük düşüşler yaşandı.

17681774 OsmanlıRus Savaşı sırasında 500 bine yakın insan Anadolu ve Rumeli’nin değişik yerlerine göç etmek zorunda kaldı. 18061812 OsmanlıRus Savaşı sırasında ise 200 bin kadar Müslüman muhacir durumuna düştü. Kırım Savaşı’ndan sonra ise 18561865 döneminde yaklaşık iki milyon insan değişik yerlere göç etmek zorunda kaldı.

İlhan Tekeli’ye göre Balkan Savaşları sırasında ve sonrasında tüm Balkanlar’dan Türkiye’ye göç eden insan sayısı 640 bindir.

Kemal Kirişçi ise Balkanlar’ın değişik yerlerinden Türkiye’ye gerçekleşen TürkMüslüman göçlerini yaklaşık rakamlarla 1870’lerden 1920’lere kadar 1 milyon 445 bin, 19231939 arasında 815 bin, 19401945 arasında ise 21 bin olarak tespit ediyor. İkinci Cihan Harbi’nden sonra da devam eden Türk göçlerine ilişkin rakamlar yine Kirişçi’nin tespitlerine göre şu şekilde:

19501990 döneminde Bulgaristan’dan gelen göçmen sayısı 515.678.

19461990 döneminde Yugoslavya ve Romanya’dan gelen göçmen sayıları sırasıyla 186.925 ve 1.225.

19461970 arasında Yunanistan’dan gelen göçmen sayısı 25.889.