Anayasa Mahkemesi, ‘Devrim Çarkı’ isimli marşı okuyan ve marşın sonunda ‘Önderimiz Başkan Öcalan’ ifadelerini kullanan M.K.’nın ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. Oy çokluğuyla alınan karara karşı oy veren Yıldız Seferinoğlu, ‘Marşta şiddete teşviğin söz konusu olduğunu’ belirtti

AYDINLIK / ANKARA

Yüksek Mahkeme, bir eylem sırasında ‘Devrim Çarkı’ isimli marşı okuyan ve marşı “Önderimiz Başkan Öcalan” diye bitirdiği belirtilen sanığa verilen cezada ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. Karar oy çokluğuyla alınırken karara katılmayan Anayasa Mahkemesi üyesi Yıldız Seferinoğlu karşı oy gerekçesinde, yapılan açıklamalar ve söylemlerin bölgede şiddetin artmasına teşvik niteliğinde olduğunu belirtti.

İnönü Üniversitesinde 2013 yılında Bilgisayar Öğretmenliği bölümü 3. sınıf öğrencisi olan M.K., aynı üniversitenin öğrencisi olan yaklaşık 125 kişilik grupla, Uludere’de 34 kişinin ölümüne neden olan olayın yıldönümü nedeniyle yapılan anma töreni ve basın açıklamasına katıldı. Grup yaptığı yürüyüşte, ‘Katil Devlet hesap verecek’ sloganını atarak kampüs içine ilerlemek istedi. Basın açıklamasının okunması öncesinde ‘Devrim şehitleri’ adına olduğu belirtilerek bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Basın açıklaması sonrasında da 44 kişi ‘Çerka Şoreşe (Devrim Çarkı)’ isimli marşı söyleyip marşı ‘Önderimiz Başkan Öcalan’ diyerek bitirdi.

3 ÜYE KARARA KATILMADI

Olay sonrası Malatya Cumhuriyet Başsavcılığının iddianamesi ile M.K.’nin, ‘Terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan cezalandırılması istemiyle dava açıldı. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi de M.K’nin 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Karara yaptığı itiraz reddedilen M.K. de Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu. Başvuruyu görüşen Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine oy çokluğuyla karar verdi. M.K.’ye ayrıca 9 bin 150 TL manevi tazminat ödenmesi kararlaştırıldı. Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan ile birlikte toplam 13 üye ifade özgürlüğünün ihlal edildiği yönünde oy kullanırken karara 3 üye muhalif kalarak karşı oy verdi.

ŞİDDETİ TEŞVİK ETMİYORMUŞ

Anayasa Mahkemesi kararının gerekçesinde ise şöyle denildi: “Marş ve sloganın şiddeti, silahlı direnişi veya ayaklanmayı teşvik ettiği gösterilebilmiş değildir. Bahse konu marş ve sloganın şiddeti yaymasının muhtemel olduğunu ve bunun hızla yayıldığını doğrulayan ve potansiyel olarak tehlikeli bir etkiye sahip olduğunu gösteren bir delil de gösterilebilmiş değildir. Söz konusu marş ve slogan, kişilere yönelik derin ve akıl dışı bir nefret aşılamak suretiyle şiddeti teşvik edecek nitelikte de bulunmamıştır.”

‘ŞİDDETE TEŞVİK SÖZ KONUSU’

Karara katılmayan Anayasa Mahkemesi üyesi Yıldız Seferinoğlu karşı oy gerekçesinde, şunları kaydetti: “Basın açıklaması, marşın okunması ve saygı duruşu, güvenlik güçlerinin PKK terör örgütü ile çok ciddi mücadelenin verildiği, PKK terör örgütünün eylemlerinin devam ettiği dönemde yapılmıştır. Bu nedenle de yapılan açıklamalar ve söylemler, bölgede şiddetin artmasına, ‘Şiddete teşvik’ söz konusudur. Olaydan 2 yıl önce ölen 34 kişinin anıldığı ve sorumluların cezalandırılmadığından şikayet edildiği bir toplantıda, PKK terör örgütünün ve liderinin övülmesi ve lider olarak ilan edilmesiyle, devlete karşı şiddete başvurmanın gerekli ve haklı olduğu mesajı verilmek istenmiştir. Somut olayda bir terör örgütünün kullandığı yöntemlerin başkaları tarafından ‘Teşvik edici’ olarak kabul edilme tehlikesi ortaya çıkmıştır.”