TSK İç Hizmet Kanunu 3.ve 11. Maddelerine göre Binbaşı Rütbesi, Yarbay ve Albaylar gibi üst subay statüsündedir. Binbaşı ve Yarbay, görev anlamında birbirine çok yakın rütbeler olup ikisi de üst subay statüsündedir. BinbaşıYarbay olarak düzenlenen Tabur Komutanlığına ya da Şube Müdürlüğüne “Tabur Komutan Vekili ya da Şube Müdür Vekili” olarak ataması yapılmaktadır. Anılan bu görevlere atanan bir Binbaşı, Tabur Komutanlığı ya da Şube Müdürlüğü makamının bütün görev, yetki ve sorumlulukları ile donatılmasına, Yarbay gibi aynı görevleri yapmasına rağmen, “Makam ve Görev Tazminatlarından” istifade edememektedir.
Sözkonusu durum, hem hukukun genel ilkelerine, hem de anayasanın eşitlik ilkelerine aykırılık teşkil etmektedir. Mevcut yasada “Makam ve Görev Tazminatları” olarak isimlendirilmesine rağmen, “Makam ve Göreve değil” adeta “ Rütbe Tazminatı” gibi nitelendirilip resmen “Rütbeye” ödenmektedir. Daha önce “Makam ve Görev Tazminatları” ile ilgili çıkarılan kanunlar, küçük rütbelerde, erken emekli olunmasını önlemek ve daha üst rütbelere teşviği artırmayı amaçlamıştır. Ancak, daha sonra yasalarda yapılan değişikliklerle ve yaş sınırı nedeniyle, zaten Binbaşı rütbesinde emekli olmak, imkansız hale getirilmiş olup, gerekçenin de bir önemi kalmamıştır.
Yarbaylarla aynı ,eşit ve tabur Komutanlığı seviyesinde görevleri yapan, aynı kadrolara atanan Binbaşılara “Makam ve Görev Tazminatının” verilmemesi, bir hak ihlali sorunu yaratmıştır. Emekli Binbaşılar yaklaşık 2530 yıldır haklarını aramak için ilgili makamlara dilekçeler vermiş, İdari Mahkemelere başvurmuşlar sorunlarına çözüm bulamamışlardır. Yasama, Yürütme, Yargı, MSB ve TSK’ya başvuran Emekli Binbaşıların aldıkları gerekçeli karar ve yanıtlarda, “926 sayılı TSK Kanunu V sayılı cetvel” ile “568 Sayılı KHK’nde “Binbaşı Görev Ve Rütbesi“ zikredilmediği için, Binbaşılara “Makam Tazminatı” ödemesi uygulanamadığı ve bu doğrultuda bir Bakanlar Kurulu kararı olmadığı için de Binbaşılara “Görev Tazminatının” verilemeyeceği cevabı ile karşılaşılmıştır.
Son dönemlerde yapılan kanun değişiklikleri ile makam ve görev tazminatlarının, çeşitli nedenlerle TSK’nden ihraç edilenler dahil uygun görülen ama aralarında Emekli Binbaşıların olmadığı meslek gruplarına da verilmesi “6080” yaş aralığında olan Emekli Binbaşıları ve varislerini derinden üzmüş, gururlarını incitmiştir. Bunun üzerine 15 Ekim 2015 tarihinde TESUD Konak Şubesi Lokalinde İzmir’de bir araya gelen Emekli Binbaşılar ve onların temsilcileri ile benim de rahmetli Binbaşı Bacanağımın Ailesi adına katıldığım toplantıda, seslerini daha iyi duyurabilmek için “Emekli Binbaşılar Platformu” oluşturulmasına karar vermişlerdir.
Emekli Binbaşılar Platformunun yaptığı planlı ve yoğun çalışmalar sonucu, Cumhurbaşkanlığı Makamına ve CİMER’e mağduriyetlerini ve önerilerini yazı ile göndermişler, TBMM’nde bu işi destekleyen bazı milletvekilleri ile görüşmüşler, soru önergesi ve kanun teklifi vermek dahil desteklerini almışlar, Milli Savunma Bakanı, Genelkurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları ve TESUD ile görüşerek sorunlarını anlatmışlar, kabul görmüşler ve tüm makamlara hazırlamış oldukları bilgi ve belgeleri takdim etmişlerdir. Emekli Binbaşıların sorunlarını özetle yetkili makamlardan “duymayan” kalmamıştır.
Sonuç olarak; Emekli Binbaşıların bazıları yıllarca onurlu bir şekilde taşıdıkları rütbelerine veda ettikten sonra geçinmek ve hayata tutunabilmek için aklınıza gelebilecek her türlü “zorlu işlerde” çalışmışlar halen çalışmaya devam edenler bulunmaktadır. Emekli Binbaşıların aldıkları maaşlar incelendiğinde; Türk Silahlı Kuvvetleri içerisindeki rütbeye ve hiyerarşik düzene uygun olmadığı ve emsallerine göre yaklaşık 1.5 kat eksik maaş aldıkları rahatlıkla görülecektir. Zaten tüm bu bilgiler dertlerini anlatmak için başvurdukları makamlara da iletilmiştir. KOVİD19 (COVID19) ile mücadele ederken, yeteri kadar iç ve dış sorunlarla uğraşırken bu da şimdi nereden çıktı? Anlayışı ile yaklaşmak isteyenler için bir kere daha tekrarlamak istiyorum, hayat devam ediyor, etmeye de devam edecektir. Aileleri ile birlikte 7.50010.000’e ulaşan yaklaşık 2.500 Emekli Binbaşının asıl istekleri maaş artışı ve iyileştirme değil, Yarbaylarla aynı makam ve sorumlulukları üstlenmeleri dikkate alınarak, 20’inci Yüzyıldan 21’inci Yüzyıla kalan yani daha açık bir deyişle inanmayacaksınız ama “iki yüzyıldır” bekleyen “hak ihlallerinin ve mağduriyetlerinin” 22’inci Yüzyıla kalmadan en geç 2023 yılından önce giderilmesidir. Görevde iken ve daha sonra emekli olan Binbaşıların zamanında önem verilmeyen aslında günü kurtarmaya yönelik fakat yıllar içerisinde birikerek bir kartopu haline gelen sorunlarını çözmek ise “Devletimizin” asli görevidir.