Fırat'ın doğusundaki kriz bölgeleri son günlerde hareketlendi. Deyrezor, Kamışlı ve Ayn İsa'da artan gerginlik, terör örgütü PKK/PYD'yi çaresiz bıraktı. ABD ve İsrail terör örgütüne kalkan olurken; Türkiye, Rusya ve İran da bölgedeki askeri varlığını artırdı. Son günlerde tüm tarafların bölgeye yönelik güç intikalinde ciddi artış gözleniyor.
ABD'DEN YENİ SEVKIYAT
Fırat'ın doğusunda yaşanan hareketliliğin ardından ABD, bölgeye yeni askeri sevkıyat yaptı. ABD’ye ait 50 askeri araç ile mühimmat dolu TIR'lardan oluşan bir konvoy, önceki gün petrol bölgesindeki üsse geçti.
Barzani'ye yakın Rudaw internet sitesinin bildirdiğine göre; Kuzey Irak'tan gelen ve FişhaburSemelka Sınır Kapısı üzerinden Fırat'ın doğusuna giriş yapan askeri konvoy, Deyrezor’un doğu kırsalındaki El Ömer petrol sahasına ve sınırdaki Bağuz beldesinde bulunan uluslararası koalisyona ait üsse ulaştı. Konvoyun 50 askeri araç ile lojistik malzeme yüklü TIR'lardan oluştuğu gözlendi.
Geçen hafta da büyük nakliye araçlarından oluşan benzer bir konvoy, Deyrezor’da bulunan üsse gönderilmişti. ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM), geçen eylül ayında ise bölgeye Sentinel tipi radar ve Bradley sınıfı zırhlı araçlar sevk etmişti.
Mevcut durumda ABD’nin Fırat'ın doğusunda 500 askeri bulunuyor.
DEVRİM MUHAFIZLARI DEYREZOR'DA
Son dönemde Deyrezor civarında yaşanan çatışmalara İran da müdahil oldu. Nehrin karşısında konuşlanan İran Devrim Muhafızları ile Irak ve Lübnanlı müttefik grupların, Suriye Ordusu'na destek verdiği öğrenildi.
Geçen hafta Suriye Ordusu ile ortak bir operasyon yapan İranlı güçler, İsrail jetleri tarafından vurulmuştu. 60 kişinin hayatını kaybettiği saldırının ardından Suriye yönetimi, PKK/PYD ile İsrail'in eşgüdüm içinde hareket ettiğini bildiren bir mektubu Birleşmiş Milletler'e göndermişti.
SuriyeIrak sınırında bulunan Deyrezor, ülkenin en zengin petrol sahalarını bulundurmasının yanında, İran'dan Lübnan'a uzanan kara bağlantısını sağlayan kent konumunda bulunuyor. Irak ve Ürdün'den gelen boru hatlarıyla ticaret yolları da bu kentten geçiyor.
RUSYA'DAN İŞGALE TEPKİ
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise önceki gün Moskova'da düzenlediği basın toplantısında ABD'nin Fırat'ın doğusundaki varlığını eleştirdi. Lavrov, şunları kaydetti:
"ABD bir yandan çeşitli yaptırımlar ile Suriye’ye insani yardım kapsamına giren ürünlerin dahi gönderimine engel oluyor, bir yandan da Fırat Nehri’nin doğusunda küçük sayılmayacak bir alanı işgal ediyor. Suriye petrolünü, Suriye’nin ulusal zenginliklerini acımadan sömürüyor, bunların kaçakçılığını yapıyor, bunları satarak karşılığında alınan parayı Kürt gruplar dahil, himayesindeki adamlarını desteklemek için kullanıyor. Kürtleri Şam ile diyalog kurmaktan vazgeçirtiyor, ayrılıkçı hareketleri teşvik ediyor. Bu tabii ki bildiğiniz gibi Türkiye’de de büyük sorunlara yol açıyor. Fakat en mühimi bunlar, ne Amerikalılar ne de müttefiklerinin davet edildiği Suriye topraklarında yaşanıyor."
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da, 18 Aralık'ta yaptığı açıklamada, "Rejim stratejik olarak hatalar yapıyor. Rejim İdlib’e asker yığıyor. Biz işgal edeceğiz demiyoruz rejimin oradaki insanları katletmesine engel olmak için orada bulunuyoruz. Burada durmamızdan dolayı rejimin kaybı yok. Bekçi gibi duruyoruz ama öbür tarafta (Deyrezor) petrol gidiyor. 'Adam bazı grupları organize ediyor, petrol gidiyor, oraya bak' diyoruz" ifadelerini kullanmıştı.
KAMIŞLI'YA 300 ASKER
Diğer yandan Fırat'ın doğusundaki en kritik noktalardan Kamışlı'da da yaşanan gerginlik sürüyor. Terör örgütünün bölgedeki Suriye askerlerini kuşatmasının ardından başlayan çatışmalara Rusya da müdahil oldu. Suriye’de Gerilimi İzleme Merkezi Sorumlusu Dimitri Sontsov, 300 Rus askerinin Kamışlı'ya gönderildiğini açıkladı. Yapılan açıklamaya göre Rus askerleri, 17 Ocak günü Suriye Ordusu'na takviye amacıyla gönderildi.
TSK'DAN TANK TAKVİYESİ
Türk Silahlı Kuvvetleri de PKK/PYD'nin sözde başkenti Ayn İsa'ya yönelik operasyon hazırlığını sürdürüyor. Barış Pınarı ve Fırat Kalkanı bölgelerine yönelik tacizlerle birlikte bölgedeki tahkimatını artıran Türk Silahlı Kuvvetleri, son olarak Zirgan yolu üzerindeki Tel Tamir ilçesinin kuzeyinde bulunan bir köye tanklar gönderdi. Köyün tepesindeki mevzilere konuşlandırılan tanklar, Tel Tamir ile Zirgan arasındaki yolda stratejik bir üstünlük sağlıyor.
Terör örgütünün Ayn İsa'yı Suriye Ordusu'na teslim etmemesi durumunda TSK'nın bölgeye kapsamlı bir operasyon düzenleyeceği değerlendiriliyor.
GÜNLÜK PETROL GELİRİ 10 MİLYON DOLAR
PKK/PYD, Fırat'ın doğusunda işgal ettiği bölgelerde ABD ile birlikte günlük 150 bin varil petrol çıkarıyor. Bazı araştırmaların sonuçlarına göre, PKK/PYD'nin kontrol ettiği bölgelerdeki petrolün günlük geliri 10 milyon doları bulabilir. İşgal bölgelerindeki petrol ve doğalgaz zenginliği ise şöyle:
· Haseke’deki Swediye sahası günlük 117 bin varil petrol üretim kapasitesine sahip. Bu bölgede 25 doğalgaz yatağı da bulunuyor.
· Rumelan sahası günlük ortalama 90 bin varil petrol üretim kapasitesine sahip ve bu bölgede bin 322 kuyu bulunuyor. Rumelan sahası ayrıca günlük 2 milyon metreküp doğalgaz üretim hacmine sahip.
· Şedade, Cebsa ve Hol’daki sahalardan günde 30 bin varil petrol üretilebiliyor. Cebsa’daki sahadan ayrıca 1 milyon 600 bin metreküp doğalgaz elde edilebiliyor.
· Yusufiye sahası 1200, Haseke’nin batısındaki Mergeda ve Tişrin’de de daha düşük kapasiteli petrol kuyuları bulunuyor.
· Rakka ve Deyrezor’da El Ömer, Tanak ve Koniko sahaları günde 400 bin varil petrol üretebilecek kapasiteye sahip.