Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkez Komitesi’ne bağlı Dışilişkiler Bakanlığı ve Sinciang Özerk Bölgesi Yönetimi, “Çin Komünist Partisi’nin Sinciang Tecrübeleri” konulu uluslararası konferans düzenlendi. Çevrimiçi olarak yapılan video konferansa 80 ülkeden 200 Parti ve 300’ün üzerinde temsilci katıldı.
ÇKP Dışilişkiler Bakanlığı Başkan Yardımcısı Guo Yezhou’nun moderatörlüğünde yapılan konferansta Sinciang bölgesinin başlıklar halinde gelişimi anlatıldı. Tarım endüstrisinden terörizmle mücadeleye, yoksullukla mücadeleden eğitim reformlarına kadar pek çok konu başlığının olduğu konferansta Sinciang bölgesinin gelişimi ayrıntılarıyla aktarıldı.
SİNCİANG’DA YOKSULLUK TARİHSEL ŞEKİLDE ORTADAN KALKTI
Konuşmacılardan ÇKP Dışilişkiler Bakanlığı Başkanı Song Tao, yoksullukla mücadelede Sinciang Özerk Bölgesinin büyük başarısından bahsetti. Song Tao, Sinciang Özerk Bölgesi’nde yoksullukla mücadelede tarihi başarı yakalandığını ve yoksulluk sorunun Sincang Bölgesi’nde artık ortadan kalktığını açıkladı. 2020 yılının sonunda Çin’in yoksullukla mücadelesindeki hedeflerini gerçekleştirdiğini söyleyen Song Tao, Sinciang Bölgesi’nin bu mücadelede en büyük başarılardan birisi olduğunu belirtti. Kırsal bölgelerde yoksulluğu ortadan kaldırmak üzere yapılan projelerin başarıyla gerçekleştiğini ve kırsal bölgede yoksulluk seviyesinin altında hiçbir Sincianglının olmadığını açıkladı.
Katılımcılar arasında çok sayıda Uygur da bulundu. Parti üyesinden, girişimciye, işçiden öğrenciye kadar konuşma yapan birçok Uygur, Sinciang’daki gelişimi kendi yaşadıkları örnekler üzerinden anlattı. Yoksullukla mücadele programı kapsamında, yoksulluk sınırında yaşayan insanların hastane ve eğitim masraflarının devlet tarafından karşılandığını söyleyen Uygur katılımcılar, eskisine göre Sinciang bölgesinde yoksullukla mücadelenin büyük ölçüde başarıya ulaştığını söyledi.
BÖLGEYİ UYGUR KÖKENLİ YÖNETİCİLER ANLATTI
Sinciang Uygur Özerk Bölgesi Parti Komite Sekreter Yardımcısı ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi Başkanı Şöhret Zekir ve Sinciang Uygur Özerk Bölgesi Parti Daimi Komitesi üyesi ve Sinciang Uygur Özerk Bölgesi Başkan Yardımcısı Erkin Tuniyaz farklı ülkelerin parti temsilcilerinden gelen sorulara cevap verdi. Uygur kökenli ÇKP yöneticileri, yoksullukla mücadele programı kapsamında, Sinciang bölgesinde yoksulluğun bitirildiğini ve güvenli bir yaşam alanı sağlandığını söylediler. İnsanların daha mutlu bir yaşam sürmesi için güvenliğin ve istihdamın sağlandığını söyleyen üst düzey Uygur yöneticiler, Sinciang’ın bu mücadelede büyük bir başarı yakaladığını kaydetti.
SON 4 YILDIR BÖLGEDE TERÖR FAALİYETİ GERÇEKLEŞMEDİ
Sadece yoksulluk ile mücadele değil, teröre karşı mücadele de konferansın başlıklarından birisiydi. Sinciang Bölge Sekreteri Chen Quanguo yaptığı konuşmada teröre karşı mücadelede kazanılan başarıları paylaştı. Özellikle 2009 yılından beri yaşanan terör olaylarına karşı Çin devletinin mücadelesini anlatan Chen Quanguo, yüzlerce sivilin Doğu Türkistan İslami Hareketi (DTİH) tarafından öldürüldüğünü açıkladı. DTİH’ye karşı mücadelede başarı yakaladıklarını açıklayan Quanguo, son 4 yıl içerisinde bölgede hiçbir terör faaliyetinin gerçekleşnediğini belirtti. Aynı zamanda radikalleşme fikirleri taşıyan vatandaşların, verilen eğitimler sonrası istihdam edildiklerini de açıkladı.
Ayrıca, Quanguo yoksullukla mücadelede bölgede son yıllarda 3.6 milyon kişinin yoksulluktan kurtarıldığı kaydetti.
HERKES İÇİN DAHA İYİ BİR YAŞAM
Konferans sonrası yapılan ortak açıklamada, tüm ülkelerdeki siyasi partilerin ortak amacının ve sorumluluğunun, insanlığın ezici çoğunluğunun daha iyi bir yaşam sürmesi için çalışmak olduğu vurgulandı. “Tüm ülkelerin siyasi partileri, halkın refahının iyileştirilmesini görev olarak edinmeli ve halkın tatmin, mutluluk ve güvenlik duygusunu yükseltmek için çabalamalıdır” çağrısı yapıldı. Sinciang'daki gerçek durum da dahil olmak üzere, azınlık/etnik grupların ve bu grupların yoğun olarak bulunduğu bölgelerin gelişimine ilişkin Çin'in politikaları hakkında kapsamlı ve derinlemesine bir anlayış edinildiği kaydedildi. Çin hükümetinin, azınlıktaki etnik grupların ve bu grupların yoğun olduğu bölgelerin ekonomik ve sosyal gelişimini teşvik ettiği ve tüm etnik gruplara mensup insanların dini inanç özgürlüğünü, kendi sözlü ve yazılı dillerini kullanma haklarını koruduğu belirtilirken, katılımcılar “bu haklara saygı duyduğu için Çin yönetimini takdir ediyoruz” açıklaması yaptı.
Aydınlık