İyi Parti’nin, Uygurları bahane ederek Çin Halk Cumhuriyeti’ni hedef alan önerisi önceki gün Meclis’te AKP’nin ret, MHP’nin ‘çekimser’ oylarıyla reddedildi. İyi PartiCHPHDP’nin CIA yalanlarında birleşmesi dikkat çekti

AYDINLIK / ANKARA

Türkiye’nin Çin ile ilişkilerini geliştirdiği her dönemde sahaya sürülen CIAFETÖ destekli ayrılıkçı gruplar, son dönemde Uygurları bahane ederek yeniden boy göstermeye başladı. TürkiyeÇin ilişkilerini sabote etmek için Uygurları bahane eden bu grupların iddialarını ise İyi Parti, Meclis gündemine taşıdı. İyi Parti, Sincian’da “Çin zulmü” olduğunu iddia ederek Meclis’e bir araştırma önergesi sundu. İyi Parti Grup Başkanvekili Yavuz Ağıralioğlu, “Türk Halkı ve Türkiye Cumhuriyeti Doğu Türkistan’a sahip çıkmalı, Çin zulmünü durdurmalı. Doğu Türkistanlı soydaşlarımızın can ve mal güvenliği uluslararası yasalara göre garanti altına alınmalıdır” dedi.

YALANLARA SAHİP ÇIKTI!

CIA ve FETÖ destekli grupların ortaya attığı iddialarını önceki gün Meclis gündemine taşıyan İyi Parti’nin önerisine destek de CHP ve HDP’den geldi. CHP adına Mehmet Ali Çelebi kürsüden bir konuşma yaptı. CIA yalanlarını tekrarlayan, Uygurların ‘zorla çalıştırıldığını ve sosyal haklarını alamadıklarını’ öne süren Çelebi, şöyle konuştu: “Çocuklar dahi zorla çalıştırılıyor. Gençler, özellikle sosyal medya alanında çok sıkı denetim altında. Bu yönden on yıl hapis cezasına çarptırılan bile var. Çiftçilerin ürettiğini de ancak Hükûmet satın alabiliyor. Bu konuda da çiftçilerin fakirleşmesi sağlanıyor. Topraklarına Çin Hükûmeti el koyuyor ve buraları da Çinli göçmenlere veriyorlar. Ayrıca, ırkçılığa maruz kalmaktadırlar. Örneğin, sakal bırakma nedeniyle bile öldürülen Uygur Türkleri bulunmaktadır. Müslümanlara alkol satışını zorla yaptırmaktadırlar. Dinî isimleri yasaklamışlardır, imamlar hapse atılmaktadır. Kadınlara zorunlu kürtaj yapılmaktadır. Seyahat özgürlükleri kısıtlanmaktadır. Bu bağlamda neler yapabiliriz? Biz Türkiye olarak soydaşlarımızın sorunlarının dünyaya duyurulmasına katkı koyabiliriz, uluslararası platformlarda dile getirebiliriz.”

CHPİYİ PARTİHDP AYNI CEPHEDE

HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu da yaptığı konuşmada şunları savundu: “Uygur Türklerine uygulanan zulüm, artık herkesin malumu. Herkes bunu konuşuyor ancak bir tek konuşmayan Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı. Şimdi 30 milyon Türk yaşamakta Doğu Türkistan’da ve vatandaşlık alamamaktadırlar. Bu insanlar ölmedilerse nasıl yıllardır vatandaş olmak için beklemektedir sorusunu soruyorum Çin yetililerine. İnsanlar Çin zulmünden kaçıyor ancak Türkiye’ye gelenler de hâlen sorun yaşamaya devam ediyor. Çok fazla sayıda Uygur’dan çıkıyor ancak bu insanların sadece çok az kısmı Türkiye’ye ulaşıyor. İnsanlar yollarda hayatlarını kaybediyorlar.”

AKP RET OYU VERDİ

AKP grubu adına da Denizli Milletvekili Ahmet Yıldız bir konuşma yaptı. Yıldız şunları ifade etti:

“Tarihî, dinî, kültürel ve akrabalık bağlarımız bulunan Uygur soydaşlarımız Çin’in kültürel zenginliğine ve çeşitliliğine katkıda bulunan toplumlardan biridir. Doğu Türkistan’la ilgili haberler bir süreden beri uluslararası basın yayın organlarında ve medyamızda artan biçimde yer buluyor. Bu haberlerde Sincian bölgesindeki Uygurların yanı sıra diğer Müslüman toplulukların da insan hakları ihlallerine maruz kaldıkları öne sürülmektedir. Bunlar arasında, kamplarda zorla alıkonuldukları ve eğitime tabi tutuldukları vurgulanmaktadır. Bütün bu haberleri Bakanlıktaki meslektaşlarımla yakinen takip ediyorum. Yakından ve hassasiyetle takip edildiğine ve Çin Halk Cumhuriyeti’yle ele alındığına eminim.”

Konuşmaların ardından araştırma önerisinin oylaması yapıldı. MHP’nin çekimser kaldığı oylamada, AKP ret oyu kullanırken, İyi Parti’nin önerisine CHP ve HDP’den destek geldi. Önerge reddedildi.

Önergenin gerekçesi eğitim kampları

Yavuz Ağıralioğlu’nun İyi Partili vekillerin imzasıyla Meclis’e sunduğu Anayasa’nın 98, TBMM İçtüzüğü’nün 104 ve 105. maddeleri gereğince Meclis araştırması açılmasını istediği önergesinde yer verilen, ayrılıkçı Uygur iddialarını dillendiren gerekçeler şu şekilde:

“BM, Çin Hükümeti’nin, yasalardaki terör, aşırıcılık ve ayrılıkçılarla ilgili geniş ve belirsiz tanımlara dayanarak, yaklaşık 3 milyon Müslüman Uygur’u ‘yeniden eğitim’ kamplarında gözaltında tuttuğunu öne sürüyor. Ancak bu suçlamaları reddeden Pekinli yetkililer, attıkları adımların sadece İslamcı militanları ve ayrılıkçıları hedef aldığını savunuyor.

Diaspora üyelerinin neredeyse hepsi, Çin Hükümeti’nin baskısından dolayı Sincian bölgesindeki kayıp akrabalarıyla iletişim kuramadıklarını söylüyor. Uluslararası Af Örgütü tarafından yayınlanan bir rapor, kamplardaki mahkumların, İslami veya Çin’de hakim olan Han kültürüne ters düşen gelenekleri yerine getirmeyi reddetmeye zorlandıklarını ortaya koydu. Raporda, yeterince ilerleme gösteremeyenlerin dayak ve diğer işkence yöntemlerine maruz kaldığı kaydedildi.”