TCMB ile Katar Merkez Bankası arasındaki swap tutarı tadil edilerek 15 milyar ABD doları karşılığı Türk lirası ve Katar riyaline yükseltildi. Gelişmeleri A Haber canlı yayınında değerlendiren Prof. Dr. Kerem Alkin, "Türkiye bu tür swap düzenlemelerini bilhassa dış ticaret ve diğer ekonomik işlemlerde ülkelerin doğrudan birbirleriyle yerel para birimlerini kullandırma amacıyla yapıyor. Oluşturulmaya çalışılan bütün olumsuz havaya rağmen Türkiye’nin ekonomi yönetiminin ve Merkez Bankamızın rezerviyle ilgili olarak özel bir telaşı olmadığını, bu swap anlaşmalarıyla ilgili bir koşuşturma olmadığını, Türkiye’nin bunları özellikle ülkelerin karşılıklı menfaatleri söz konusu olacak ise bu anlaşmaları yürüttüğünü de vurgulamak lazım." dedi.


Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ve Katar Merkez Bankası arasında 17 Ağustos 2018'de imzalanan ikili para takası (swap) anlaşması tadil edildi.

TCMB, Katar Merkez Bankası ile imzalanan swap tadil anlaşmasına ilişkin bir duyuru yayımladı.

Yapılan değişiklikle swap anlaşmasının tutarı 5 milyar ABD doları karşılığı Türk lirası ve Katar riyalinden 15 milyar ABD doları karşılığı Türk lirası ve Katar riyaline yükseltildiği belirtilen duyuruda, para takası anlaşmasının temel hedefinin yerel para birimleri üzerinden gerçekleştirilen ticareti kolaylaştırmak ve iki ülkenin finansal istikrarına destek sağlamak olduğu vurgulandı.

Gelişmeleri Prof. Dr. Kerem Alkin, A Haber canlı yayınında değerlendirdi. Alkin'in değerlendirmeleri şöyle:

"Hazine ve Maliye Bakanımız Sn. Berat Albayrak da, Ticaret Bakanımız Sn. Ruhsar Pekcan da çok net bir şekilde Türkiye'nin dünyadaki diğer merkez bankalarıyla bu tür swap anlaşmalarının önceliğinin dış ticarette daha çok ülkelerin kendi yerel paralarını kullanma noktasında bir öncelik arz ettiğini ifade etmekteydiler. Birkaç sene öncesinde Türkiye'nin dış ticaret işlemlerinde TL cinsinden işlemlerin toplamdaki payı yüzde 5'lere zor geliyordu. Bugün ise çok kısa bir süre içerisinde bu rakamın yüzde 10'ları aştığına şahit olduk. Bu yönüyle bakıldığında önümüzdeki dönemde ülkeler pek çok nedene bağlı olarak ülkelerin yerel para birimlerini kullanarak ticaret yapmaya daha fazla eğitim gösterecekler. Herkes artık sadece dolarla veya euro ile işlem yapmak istemiyor doğal olarak. Kendi yerel para birimlerini de ticarette kullanmak istiyorlar. Bu amaçla daha önce Katar Merkez Bankası ile aramızda 5 milyar dolar düzeyinde bir limitle oluşturulmuş olan swap anlaşmasını 15 milyar dolara yükseltmiş durumdayız.



TELAŞ VEYA KOŞUŞTURMA SÖZ KONUSU DEĞİL!
Türkiye bu tür swap düzenlemelerini bilhassa dış ticaret ve diğer ekonomik işlemlerde ülkelerin doğrudan birbirleriyle yerel para birimlerini kullandırma amacıyla yapıyor. Oluşturulmaya çalışılan bütün olumsuz havaya rağmen Türkiye'nin ekonomi yönetiminin ve Merkez Bankamızın rezerviyle ilgili olarak özel bir telaşı olmadığını, bu swap anlaşmalarıyla ilgili bir koşuşturma olmadığını, Türkiye'nin bunları özellikle ülkelerin karşılıklı menfaatleri söz konusu olacak ise bu anlaşmaları yürüttüğünü de vurgulamak lazım.

JAPONYA İLE ANLAŞMA MASADA MI?
Japonya ile aramızda bir swap anlaşması belki olabilir. Bunu da gerçekleştirebiliriz. Çünkü Japonya ile bizim çok geçmişe dayanan kuvvetli ilişkilerimiz var. Japonya uzunca bir zamandan bu yana Türkiye'nin alt ve üst yapı yatırımlarında Türk mühendisleriyle ortak mühendislik çalışmaları yürüten, bizim teknik manada çok güçlü ilişkilerimiz olan bir ülke. Nitekim yarın Çam ve Sakura Hastanasi açılacak ve gerek Sn. Cumhurbaşkanımız gerekse Japon Başbakanı'nın katılımıyla bu tören gerçekleştirilecek. Bu vesileyle de Japonya ile ilişkilerimizin birçok projede bu kadar yoğun iş birliğinin etkili bir şekilde yürütüldüğü bir dönemde bir swap anlaşmasının olması da çok şaşırtıcı olmaz. Olacak diye de bir şart yok. Ama genel manada piyasalar açısında bugün hem Katar'la ilgili açıklamanın gelmiş olması, hem de BDDK'nın açıklaması son derece anlamlı ve değerli."