MESAİ SAATLERİ DIŞINDA DA TEST İÇİN KAPILAR ÇALINABİLECEK
Saha ekiplerinin oluşturulması ise o ilin kapasitesi ve çalışmada ulaşılacak kişi sayısına göre planlandı. Buna göre her ile düşen hane sayısı göz önünde bulundurularak; en az 1 doktor ve 1 hemşireden oluşan bulunan filyasyon ekipleri seçildi. Ayrıca kişiye ulaşılamayabileceği ihtimaline karşı da mesai saatleri sonrasında da bazı ekipler örnek toplamaya devam edebilecek. Ulaşılan her haneden çalışma için rastgele bir kişi seçilecek. Kişi o sırada evde değilse bir kez daha haneye gidilerek o kişi çalışmaya alınmaya çalışılacak. Seçilen kişiye; bilgilendirilmiş onam formu okunacak ve anket soruları yöneltilecek. Eğer seçilen kişi 18 yaşından küçük ise velisine aynı işlemler yapılarak sorulara verilen cevaplar kaydedilecek. Seçilen kişi, daha önce Kovid19 hastalık tanısı almış olsa bile çalışmaya katılacak
İstanbul'da da salgın başladığından bu yana sahada Kovid pozitif vaka ve temaslılarının takibini sürdüren bine yakın filyasyon ekibi, TÜİK'in İstanbul için belirlediği 8 bin 18 haneyi tek tek ziyaret ederek, örnekler toplamaya başladı. Örneklerin toplanması için hedef süre ise 5 ila 12 gün. 12 gün içinde örnek toplama işlemi bitirilecek ve numuneler peyderpey Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Merkez Laboratuvarı ve Kovid Tanı Merkezi'ne gönderilerek çalışılacak. 8 binden fazla numunenin sonuçlarının 20 Haziran'a kadar alınması hedefleniyor.
Böylece İstanbul'un Kovid'e karşı bağışıklık oranı ortaya çıkmış olacak. Yaklaşık yarım milyonluk nüfusu ile şehrin en kalabalık ilçelerinden biri olan Sancaktepe'de, antikor tarama testleri için 81 hane belirlendi.
TÜİK tarafından belirlenmiş olan adreslere ev ziyaretleri düzenleyen filyasyon ekiplerinin numune alınacak kişiyi rastgele seçerek bilgilendirme yapacağını belirten Dr. Güngör, "Bireyin ya da 18 yaş altı ise velisinin onayı alındıktan sonra semptomları sorgulanıyor, sağlık parametrelerinin kaydı alınıyor ve PCR için boğaz ve burun sürüntüsü, antikor düzeyinin tespiti için de kan örneği toplanarak kişiye SMS yoluyla gönderilen kod ile numunesi sisteme kaydediliyor.
İl Sağlık Müdürlüğü Laboratuvar Hizmetleri Komisyon Başkanı ve Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Cemal Kazezoğlu, İstanbul'un Kovid19 hastalığına karşı bağışıklık oranının 20 Haziran'dan itibaren ortaya çıkacağını anlatarak "Sağlık Bakanlığı'nın başlatmış olduğu Seroprevalans çalışmasının İstanbul ayağındaki antikor ve PCR testleri Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi laboratuvarlarında çalışılacak.
Filyasyon ekipleri sahadan örnekleri topluyor, santrifüjlenmiş örnekler laboratuvarımıza ulaştırılıyor ve burada kabulleri yapılıp cihazlara yüklenerek işlem başlatılıyor. Çıkan sonuçlar uzman ekiplerimizce değerlendirilip onaylanıp anlık olarak Bakanlığın sistemine aktarılıyor. Burada 6 tane Eliza cihazımız var. Bir antikor testinin sonuçlanması 18 dakika sürüyor. Eliza cihazlarımızdan bir saatte 600700 örnek sonucu çıkarabilecek kapasitemiz var. Ancak örnekler sahadan peyderpey ulaştırıldığı için, saatte 170180 testin toplu olarak sonucunu alabiliyoruz. Örnekleri çok fazla beklemeden aynı gün içerisinde sonuçlandıracağız. 20 Haziran'da da hepsini bitirmiş olmayı planlıyoruz. Yani 20 Haziran itibarıyla İstanbul'daki bağışıklık oranının ne olduğunu da hep beraber görmüş olacağız" dedi.
Kanuni Sultan Süleyman Eğitim Araştırma Hastanesi'nde ayrıca bir de Kovid Tanı Merkezi olduğunu vurgulayan Dr. Kazezoğlu, "Pandemi boyunca PCR sürüntü örnekleri zaten bu tanı merkezinde çalışılıyordu.
"ACABA HASTALIĞI GEÇİRDİM Mİ ŞÜPHESİ HEP VARDI"
Sancaktepe'de belirlenen hanelerden biri de Tan ailesinin evi. Sancaktepe İlçe Sağlık Müdürlüğü filyasyon ekiplerinin kapısını çaldığı ve test uyguladığı taksi şoförü Hamza Tan (42), antikor tarama çalışmasına dahil edilmekten mutlu olduklarını anlatarak "Çok ağır bir grip geçirmiştim ancak salgının hemen öncesiydi. Acaba Kovid geçirdik mi diye eşimin de benim de şüphelerimiz vardı. Sağlık Bakanlığı'nın salgını açıklamasından sonra ben hemen ev değiştirdim ve yaklaşık 3 ay boyunca annem, babam, çocuklarım ve eşimden ayrı bir evde kaldım. Hiç görüşmedik, yaklaşmadık birbirimize, çünkü ben dışarıda çalışıyordum onları riske atmak istemedim. Sonuçta vatandaş olarak böyle bir uygulamadan da mutlu olduk. Sağlık Bakanlığı'nın ilgisi, sağlık çalışanlarımızın ilgisi, bizler için bir güvence oluyor. Hastalığı geçirmişsek bilgimiz olacak, geçirmemişsek de daha tedbirli davranmaya devam edeceğiz anlamına geliyor" diye konuştu.