Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rus askerlerinin hiçbir şekilde Libya’daki askeri süreçlerde yer almadığını, ülkede bulunduğu iddia edilen organize bir Rus gruptan haberdar olmadıklarını söyledi.

Gazetecilere konuşan Peskov, askeri şirket Wagner grubunun Libya’ya mayın sevkıyatı yaptığı iddialarıyla ilgili bir soru karşısında, “Bu konuda bir bilgimiz yok. Rus askerleri hiçbir şekilde Libya’da, hiçbir askeri süreçte yer almıyor. Orada bulunabilecek herhangi bir organize Rusya vatandaşı grubuna dair bilgimiz yok” ifadelerini kullandı.

Daha önce ABD’nin Afrika Kuvvetleri Komutanlığı’nın Wagner grubunun BM ambargosunu hiçe sayarak Libya’ya mayın götürdüğü suçladığı bilgisi basında yer almıştı.

‘TÜRKİYE İLE FİKİR BİRLİĞİMİZ STRATEJİK’

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Aleksandr Gruşko, Moskova ve Ankara’nın nüanslar olsa da Suriye’nin mevcut sınırları içerisinde bölünmez bir ülke olması ve ülkenin geleceğini Suriye halkının belirlemesi konusunda hemfikir olduğunu ifade etti. Sputnik’in haberine göre, Rus basınına konuşan Aleksandr Gruşko, şöyle konuştu:

“Ulusal tutumumuzda nüanslar, zorluklar ve farklı değerlendirmeler olsa da Suriye’nin geleceği konusunda stratejik olan bir fikir birliğimiz var. Suriye’nin mevcut sınırları içerisinde bölünmez bir ülke olması ve Suriyelilerin kendi kaderlerini kendilerinin belirlemesi konusunda hemfikiriz. Bu çok önemli. Tüm görüş ayrılılıklarına rağmen anlaşmayı başarıyoruz.”

ASTANA’YI UNUTMAYIN

Gruşko, “Evet, Rusya ve Türkiye’nin farklı çıkarları olabileceğini kabul ediyoruz, bu Ortadoğu için de böyle olabilir. Ancak özellikle de Rusya ve Türkiye’nin, İran’la birlikte bugün Suriye’de istikrar sürecinin temel prensiplerini belirleyen Astana formatını oluşturmayı başardığını unutmamak gerek” dedi.

İki ülke arasındaki ilişkilerin sadece duruma bağlı bir ittifak olarak tanımlanıp tanımlanamayacağı yönündeki soruyu yanıtlayan Gruşko, “Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkileri, pek de iyi durumda olmayan uluslararası ilişkilerin genel bağlamından ayrı tutmazdım. Kolektif temeller zayıfladıkça, politikada duruma bağlı ittifaklara yönelim başlıyor” ifadelerini kullandı.

STRATEJİK PARTNERLİK

Aleksandr Gruşko, “Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkilerin bir geçmişi var, bu biliniyor. Araya giren kara kediler de az sayıda değil. Diğer yandan Putin ve Erdoğan’ın çabaları sayesinde stratejik partnerlik inşa etme yönünde büyük ilerleme kaydedilebildi” dedi.

Gruşko, şöyle devam etti: “İkili ilişkilerin içeriğine bakacak olursak, ekonomi, enerji alanı mevcut, halklar arasında temaslar mevcut. İlişkilerin sağlam bir temel üzerinde olduğunu görmemek zor. Kesinlikle olumlu anlamda karşılıklı bağlılık unsurları olduğu açık. Sözgelimi TürkAkım, Akkuyu nükleer santrali gibi projeler de ilişkilerin doğası üzerinde etkili.”

Moskova ve Ankara’nın her türlü fikir ayrılığı konusunda uzlaşma sağlayabildiğini vurgulayan Gruşko, “Başka hangi ülkelerle böylesine, günlük bazda yakın temasımız olduğunu söylemekte güçlük çekiyorum” dedi.

Gruşko, iki ülkenin karşılıklı olarak muazzam bir yol kat edip büyük sonuçlar elde ettiğini, fikir ayrılıklarını görüşmeye kesinlikle açık olduklarını kaydetti.