Abdullah Ağar, “ABD de Türkiye ile çatışmayı kesinlikle istemiyor ve bu ihtimal onlar için gerçekten çok büyük bir risk taşıyor” dedi.
Beklenen operasyondaki son durumu Habertürk'ten Alper Uruş'a değerlendiren Ağar'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"Amerika, Türkiye'nin bölgedeki etkisinin artmasını istemiyor. Bunun arkasında olan ise bölgedeki 'gölge güç olan İsrail'. İsrail bu anlamda, ABD'nin askeri gücünü kullanıyor. ABD'nin birinci isteği operasyonun yapılmaması. İkincisi, Türkiye'nin 'Ben bu harekâtı yapacağım' kararlılığı karşısında, 'acaba ne kadar geciktirebilirim' düşüncesi. Son hamlesi ise, 'Madem harekât yapacaklar, o zaman operasyonu ben dizayn edeyim' fikrini taşıyor.
ABD İÇİN BÜYÜK RİSK
Türkiye, nasıl ABD ile karşı karşıya gelmek istemiyorsa, ABD de Türkiye ile çatışmayı kesinlikle istemiyor ve bu ihtimal onlar için gerçekten çok büyük bir risk taşıyor. ABD, 'Biz Türkiye ile karşı karşıya gelirsek, sonrasında neler olabilir?' sorusunu kendine soruyor. Biz nasıl sorular soruyorsak; onlar da bunu düşünüyor ve olayın da farkındalar. Böyle bir durumda, ABD'nin Türk askerini hedef alması durumunda; çok büyük bir direnç oluşacağını, bölgenin jeopolitiğinin, tarihinin değişebileceğini ABD kesinlikle öngörüyor.
'TÜRKİYE BU HAREKÂTI YAPMAK ZORUNDA'
Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyine yönelik bir harekâtı yapmak zorunda olduğunu vurgulayan Ağar, bunun gerekçesini şöyle açıkladı: "Türkiye bu harekâtı yapmak; ABD ile PKK'yı ayırmak zorunda. PKK/YPG, ABD'nin gücünü kullanırsa bölgede çok büyük potansiyel bir tehdit olur. Bu öyle bir güç olur ki bir süre sonra bölgedeki ülkelerin istikrarını etkiler. Bölgenin geleceği için Türkiye bu adımı atmak istiyor."
'KÜRT SÖYLEMİ, TAMPON ÖNERİSİNİN DEVAMI'
ABD, Suriye'yi parçalayıp, kendine angaje olan güçlerle burada devletçikler kurmak isterken şu an, parçalanmış Suriye haritaları havalarda uçuşuyor. Hafta başında ABD'nin, "Kürtleri koruyacağız" açıklaması, 'tampon bölge' kuralım önerisinin devamıdır ve her ikisi de önce Suriye sonra Türkiye'yi bölmek için çok ince düşünülerek ifade edilen sözlerdir. ABD, bunun bir benzerini Irak'ta yaptı ve Irak devletine karşı 3236'ncı paralel kısıtlaması getirdi. Burada ise çeper bir kısıtlama ile Türkiye'yi bölgeden uzak tutmaya çalıştı ama olmadı.