Kılıçdaroğlu Cumhuriyet’te yayımlanan yazısında Devletçilik ilkesinin yeniden tanımlanması gerektiğini savundu. Bunun ise 'nostaljiye' yani geçmişe bakılarak yapılmamasını istedi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kaleme aldığı “Yeni devletçilik: Güçlü sosyal devlet” başlıklı yazı dün Cumhuriyet’te yayımlandı. Kılıçdaroğlu yazıda 'Altı Ok'tan birini simgeleyen Atatürk'ün Devletçilik ilkesinin bugüne göre ele alınması gerektiğini savundu. Kılıçdaroğlu'nun yazısından öne çıkanlar şöyle:

“Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün altı ilkesinden biri olan 'devletçilik', 21. yüzyılın özgün koşulları içinde yeniden tanımlanmayı bekliyor. Salgın öncesine ait yaygın ekonomik uygulamalardan vazgeçilmesi gerektiğinin konuşulduğu bugünlerde 'devletçilik', sadece 'nostaljik' ve 'tabucu' bir yaklaşımla ele alınamaz.

“Aksine, devletçiliği içinde bulunduğumuz yüzyılın temel ekonomik ve sosyal sorunlarına çözüm üreten bir 'sosyal devlet' anlayışına dönüştürmeliyiz. (...)Yukarıda da andığım üzere devletçiliğin parti programına girdiği yıllarda dünya, tarihin en büyük ekonomik krizi olarak kabul edilen 1929 Buhranı’nı yaşıyordu. (...) Türkiye’nin tercihi de kendi özgün koşulları doğrultusunda 'devletçilik' oldu. Dünyanın genel eğilimi de Keynesçi politikalar yönündeydi. Türkiye’deki uygulamaları açısından bakıldığında da devletçiliğin, John Maynard Keynes’in ekonomi politiğiyle benzerlikler taşıdığı da söylenebilir.”

“Bugün ise Covid19’la birlikte dünya, yeni bir tercihin eşiğine gelmiş bulunuyor. Örneğin, kamu harcamalarının sosyal güvenlik ve sağlık harcamalarını kapsayacak şekilde kısılmasının faturasını trajik bir biçimde ödüyoruz. Oysa, yukarıda da değindiğim gibi “nostaljik” ve “tabucu” bir bakış açısına saplanmadan 'devletçilik' ilkesinin yeniden tanımlanması halinde, günümüz sorunlarının çözümünde yol gösterici bir etkisi olduğu görülecektir.”

Kılıçdaroğlu'nun çözüm önerileri içinde de şunlar dikkat çekiyor: “Özgürlüğü, şeffaflığı, denetlenebilir olmayı, hukukun üstünlüğünü temel ilke olarak belirleyen, seçim sistemini en geniş temsil esasıyla düzenleyen parlamenter demokrasiyi merkeze alan yeni bir anayasaya ihtiyacımız var.

“Buyurgan, baskıcı devlete değil, danışan, ürettiği çözümleri tartışan, sosyal adaleti sağlamak için çaba harcayan, vatandaşın ödediği vergilerin hesabını vatandaşına vermenin onurunu yaşayan bir devlet anlayışına ihtiyacımız var. (...) Yaklaşık 90 yıllık bir geçmişi ve birikimi olan devletçiliğin, “Sosyal Devlet Devletçiliği” hedefiyle yeniden tanımlanması gereğin de ötesinde zorunludur.”

Kılıçdaroğlu’nun yazısını yazarlarımız Yıldırım Koç ve Atakan Hatipoğlu ele aldı.

Aydınlık