24 Haziran seçimlerinde alınan yüzde 10 parti içerisinde tartışmalara neden oldu. Bunun yanı sıra parti içerisindeki bazı ülkücülerin tasfiye edilmesi büyük tepkilere yol açtı ve kriz çıkardı. Seçimlerin ardından başlayan istifalarda devam ediyor.
Partinin ülkücü hareketten gelen kurucuları Hediye Akdere ve Akşener’in sınıf arkadaşı da olan Hayrettin Barut’un istifaları ve Akdere’nin “Ülkücüler tasfiye ediliyor” çıkışı parti içinde yaşananları bir kez daha gözler önüne serdi. Tartışmalar devam ederken MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay’ın “İYİ Parti’ye gidenler tekrar kendi yuvaları MHP’ye gelecektir” açıklaması da kafa karışıklığına neden oldu.
‘KURUCU ÜLKÜCÜ İRADE’
Partiyi kurarken tüm vatanseverleri kucaklamak istediklerini belirten Hayrettin Barut flaş açıklamalar yaptı.
İYİ Parti’yi esas kuranın ülkücü irade olduğunu söyleyen Barut şunları söyledi:
“Ülkücü kökenden gelmeyenler partinin ülkücü ağırlıkta olduğunu, ülkücüler de partinin kurucular kurulunda ülkücü ağırlık olmadığını iddia ettiler. Benim için bu iki iddia da geçersiz. Önemli olan vatansever, insan haklarına saygılı, insanların olması. İstifa eden arkadaşlar MHP’ye dönerler dönmezler, o arkadaşları bağlar. Ben geri dönmek adına istifa etmedim. Benim istifam şerefli bir istifadır. Yapılan yanlışlara ve uygulamalara dikkat çeken bir istifaydı.”
‘İSTİFA EDENLER DAVA İNSANLARI’
İyi Parti’nin kuruluşunun ülkücülerin MHP’de verdiği demokrasi mücadelesinin eseri olduğunu belirten Şefik Çirkin, istifa eden isimlerin ülkücü harekete ve İyi Parti’ye büyük emekleri geçmiş, dava insanları olduklarını söyledi.
Çirkin şöyle konuştu:
“Amacımız hangi ideolojik görüşten, etnik kökenden olursa olsun vatanın milletin bütünlüğünü düşünen bizim dışımızdaki kitlelerle buluşmaktı. Tamamen ülkücü olsun ve bu parti ülkücülerin olsun diye bir iddiamız olmadı. İyi Parti bunu kısmi de olsa başarmıştır. 78 aylık bir parti yüzde 10 oy alarak meclise girmeyi başarabilmiştir. İyi Parti’nin milletvekillerinin çoğunluğu da ülkücüdür. Birçok siyasi partide olduğu gibi seçim sonrası bir takım sıkıntılar olabilir. İyi Parti bu sıkıntıları aşacak.”
Erkan Akçay’ın açıklamalarını da değerlendiren Çirkin, MHP’nin önce ayrılma şartlarını ortadan kaldırması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanlığı seçiminde arzu edilen başarıyı yakalayamadıklarını ancak parlamentoda yakaladıklarını belirten Çirkin, faturanın Akşener’e kesilmesinin doğru olmadığını ifade etti
‘EMEK VERENLER GÖRMEZDEN GELİNDİ’
İYİ Parti’deki istifaların Başkanlık divanındakilerin kendi istedikleri isimleri listelere koymasından kaynaklandığını, en başından beri çalışmalara katılanların görülmediğini vurgulayan Ruhat Mengi, partililerin “İlk günden beri sizin yanınızdaydık, listelere başkalarını aldınız” diyerek istifa ettiklerini belirtti.
“Bana kalırsa İyi Parti ile MHP sonunda birleşecektir” diyen Mengi, İyi Parti’nin bu kadar MHP ağırlıklı olacağını düşünmediğini söyledi.
Mengi şöyle konuştu:
“Türkiye’nin merkez partiye ihtiyacı olduğunu düşünmüştüm. Sonunda MHP ile birleşecek bir parti olacağı aklımın köşesinden bile geçmemişti. Ben bunu teşkilat seçimlerinde fark ettim. Aday listelerini görünce bu durumun düzelmeyeceğini fark ettim. Akşener’in de yeteri kadar inandırıcı olmadığını düşünüyorum. Akşener’in onları rahatsız eden bir takım söylemleri de var. Kürt siyasi hareketi sözü birçok ülkücüyü rahatsız etti.”
TASFİYE İDDİALARINI YALANLADI
İYİ Parti’de yaşananlara ilişkin Genel Başkan Yardımcısı İsmail Koncuk açıklamalarda bulundu. Koncuk, İyi Parti’deki tasfiye iddialarını yalanladı ve partilerinin merkez partisi olma iddiasında bir siyasi hareket olduğunu söyledi.
Koncuk, parti içinde vatansever özellikleri öne çıkmış ülkücülerin de sosyal demokratların da olduğunu belirtti.
Koncuk şu açıklamalarda bulundu:
“Bir takım insani duygularla ayrılmayı saygıyla karşılarım. Milletvekili sırasını beğenmez, umduğunu bulamaz. Ama hiçkimse insani kaygılarına ‘şunlar tasfiye ediliyor’ diye gerekçe yaratmamalıdır. Ülkücüleri, sosyal demokratları tasfiye ediyorlar iddiaları tamamen duygusal ifadelerdir. İyi parti yerindedir, kuranlar da destek verenler de sapasağlam yerinde durmaktadır. Hedefimiz çok yukarıdaydı. İktidar olmak, Genel Başkanımız Akşener’i Cumhurbaşkanı yapmaktı. Sekiz ayını doldurmuş bir siyasi hareket yüzde 10 oyla 43 vekille meclise girdi. Zorlukları üst üste koyduğumuzda İyi Parti’nin başarısını görmemek akıl dışıdır.”