Bir ağaç düşünün ki; Dünyada sadece BalıkesirKazdağı’nda yayılışı olsun, başka hiçbir yerde olmasın! İşte bu tür sınırlı yayılışa sahip olan canlılar için bilim dünyasında Endemik ifadesi kullanılır. Bu terim, Latince “endemos (indigenous)” kelimesinden gelir ve “yerli” anlamında kullanılmaktadır. Biyolojik olarak ta Endemik terimi; “Bulunduğu bölgenin ekolojik şartları yüzünden yalnızca belirli bölgede yaşayan/yetişen, dünyanın başka yerinde yaşama/yetişme ihtimali olmayan, yöreye özgü hayvan/bitki türü” olarak tanımlanır.
Kazdağı Göknarı’nın bizim Osmanlı tarihi açısından da çok önemli bir yeri vardır. Fatih Sultan Mehmet’in gemileri Haliç’e indirirken kullandığı kızakların da Kazdağı Göknarı’ndan yapıldığı rivayet edilir: Sultan II. Mehmet İstanbul’un fethinde gemileri Haliç’e indirmek için bir plan yapmaktadır. Ancak Sultan’ın, gemileri Haliç’e indirmek için kullanılacak kızaklar için hangi ağacın uygun olacağı ve nereden, nasıl temin edeceği ile ilgili olarak tereddütleri vardır. Bu iş için âlimlerini toplar ve istişare eder. Sonuçta en uygun ağacın Göknar olduğuna ve ulaşım stratejisi açısından da kerestenin temin edileceği yer için en uygun bölgenin Kazdağları olacağına karar verilir. Ancak bir sorun daha vardır! Bu kızakları kim yapacaktır? Yani bu iş için kereste ustalarına ihtiyaç vardır. Bu amaçla kereste işinde uzmanlıkları ile nam yapmış olan Toroslardaki Tahtacı Türkmenleri de Fatih’in fermanı ile Kazdağlarına yerleştirilerek bu vazife ile görevlendirilirler. Sonuçta Kazdağı Göknarı’ndan yapılan kızaklar sayesinde gemiler Haliç’e indirilir ve İstanbul feth olunur.
Biyolojik, mitolojik ve tarihi açıdan önemli olan bu özel Göknarı yerinde görmek ve hikayesini ağacın gölgesinde dinlemek isteyen doğaseverlere önerim Haziran ayı bu iş için en uygun zaman. Kazdağını gezmeye gidenler, harika bir manzara bütünlüğü içinde doğa ile baş başa kalacakları, sadece ağaçların hışırtılarını ve kuş seslerini duyacakları bir yürüyüş parkurunun sonunda büyüleyici görüntüsü ile endemik Kazdağı Göknarı’nı görebilirler.
Bu vesileyle İstanbul fethinin 567. yıldönümü hepimize kutlu olsun
Feza Tiryaki'nin aylar öncesinde yazdığı yazı bugünkü tartışmalara ışık tutuyor: Büyük tanıtımlarla, övgülerle, TV yayınlarıyla, söyleşilerle, alışılmışın ötesinde milyonluk toplu baskı sayısıyla bir
Abdullah Gül, 27 Kasım 1995'te İngiliz The Guardian gazetesinden Jonathan Rugman'a Refah Partisi yöneticisiyken röportaj vermiş, röportaj 28 Kasım'da Posta gazetesinde 'İşte Refah'ın gerçek niyeti: Ür
Oyuncu Mert Fırat, 2013 yılında verdiği bir röportajla yeniden gündemde. Habertürk'ten Kübra Par'a konuşan Mert Fırat, o zamanki röportajında siyasi mesajlarıyla dikkat çekiyor. 5 yıl önce verdiği cev
This website requests your consent to use your personal data to
PurposesSelect All
+
Marketing
Cookies that track user behavior for personalized ads and ad performance. (3 vendors)
+
Uncategorized
Cookies that have not yet been classified and may serve various functions. (1 vendors)
+
Allow the sale, sharing or use of my personal information
We will not sell or share your personal information with third parties for targeted advertising on this device if you choose to disable this toggle.
Special Features
We and our partners use cookies and similar technologies to process data such as browsing behavior or unique IDs on this site. This helps us personalize content, improve user experience, and provide targeted ads.
By clicking "Accept All", you consent to the collection and use of your personal data as described in our Privacy Policy. If you wish to opt out of the sale or sharing of your personal information, switch off "Allow the sale, sharing or use of personal data" toggle.
You may also manage your preferences at any time later on.