Cezayir’de 1113 Ekim’de yapılan Filistin Ulusal Uzlaşı Konferansı’nda bir araya gelen Filistin direniş örgütleri, mücadeleyi birleştirme kararlarını Cezayir Bildirisi’yle ilan etti. Cezayir başkentindeki Kongre Sarayı’nda düzenlenen imza törenine 14 farklı Filistin örgütünün temsilcisi ile Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun katıldı. Liderlerin sahnede el ele verdikleri birlik pozu, Cezayir resmi televizyonunda naklen yayınlandı.

Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Yürütme Komitesi Üyesi Azzam elAhmed ve Hamas lideri İsmail Heniyye başta olmak üzere 14 Filistinli grubun temsilcileri teker teker sahneye çıkarak, bugün üzerinde anlaşmaya varılan Cezayir Bildirisi'nin metnine imza attı.

Töreni, Türkiye’nin Cezayir Büyükelçisi Mahinur Özdemir Göktaş da takip etti.

ARAFAT’IN BİLDİRİSİNE SELAM

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun, başkent Cezayir’in batısındaki Kongre Sarayı'nda gerçekleştirilen imza töreninde yaptığı kısa konuşmada, 40 yıl önce Cezayir’de Filistin Bağımsızlık Bildirisi'nin Filistin Lideri Yaser Arafat tarafından ilan edilmesini hatırlattı.

Filistinli grupların, davetine icabet ederek Cezayir’e gelmesini takdir eden Tebbun, üzerinde anlaşmaya varılan bu Cezayir Bildirisi'nin de başkenti Kudüs olan 1967 sınırları üzerinde bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasına vesile olması temennisinde bulundu.

Hamas lideri Heniyye ise Cumhurbaşkanı Tebbun ile Cezayir devleti ve milletine teşekkür ettikten sonra, yakasında bulunan Kudüs rozetini çıkarıp Tebbun’un yakasına taktı.

FKÖ TEMELLİ BİRLİK ÖRGÜTLENMESİ

Cezayir'de bir araya gelen Filistinli gruplar, üç gün süren toplantılar sonunda uzlaşı anlaşmasını imzalamıştı. Filistin’deki siyasi bölünmenin sona erdirilmesi için imzalanan Cezayir Bildirisi'nde, işgale karşı direnişin temeli olarak ulusal birliğin önemi vurgulandı. Bildirinin maddeleri arasında, Filistin ulusal güçleri arasında, seçimler kanalıyla siyasi ortaklık ilkesinin temellendirilmesi, ulusal uzlaşının gerçekleşmesi için fiili adımlar atılması, Filistin halkının meşru ve tek temsilcisi olması hasebiyle Filistin Kurtuluş Örgütünün (FKÖ) rolünün ve ona bağlı kurumların etkinleştirilmesi yer aldı.

‘HALKIN YÜKSELEN DİRENİŞİNE BAĞLIYIZ’

Bildirinin sonuç bölümünde, geniş bir siyasi birliğin sağlandığını vurgulayan şu cümleler öne çıktı: “Katılımcılar, Kudüs, Batı Şeria ve Gazze direniş hattında, Filistin içinde olduğu kadar dışarıda diasporada da işgale, zulüm ve ırksal ayrımcılık (apartheid) rejimine karşı mücadele eden Filistinlileri selamlarlar. İmzacı örgütler, Filistin ulusal birliğini sağlayacaklarını ve Filistin halkının tüm bileşenlerini birleştiren bir ulusal mücadele programı etrafında kenetleneceklerini taahhüt ederler. Filistinli güçler, gelişen ve genişleyen halk direnişine ve Filistin halkının her biçimde direnme hakkına bağlılıklarını teyit ederler.”

BİR YIL İÇİNDE SEÇİMLER YAPILACAK

Bildiride ayrıca, Gazze ve Kudüs dahil Batı Şeria’da devlet başkanlığı ve parlamento seçimleri ile Filistin Ulusal Konseyi seçimlerinin bildirinin imzalandığı tarihten itibaren en geç bir yıl içinde yapılması kararlaştırıldı. Ayrıca ulusal kurumların birleştirilmesi ve yeniden yapılanma projelerini uygulamak için gerekli kaynakların kullanıma açılması konusunda anlaşıldı. Üzerinde uzlaşılan somut maddelerin etkin bir şekilde işlediğini denetlemek üzere Filistin direniş hareketlerinin genel sekreterlerinin oluşturacağı bir mekanizma etkinleştirildi. Ayrıca bir CezayirArap çalışma grubunun bildirinin uygulanması için faaliyet yürüteceği duyuruldu.

TÜRKİYE’DEN UZLAŞIYA DESTEK

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Cezayir'in himayesinde, 1213 Ekim’de Filistinli gruplar arasında gerçekleştirilen ulusal uzlaşı konferansının olumlu sonuçlanmasından memnuniyet duyulduğunu bildirdi. Bildirinin, Filistinli gruplar arasında nihai birliğin sağlanması için uygun bir zemin teşkil ettiğinin değerlendirildi. Başta seçimlerin düzenlenmesi olmak üzere, bildiride kayıtlı adımların hayata geçirilmesinin temenni edildiği vurgulandı.​​​​​​​


İSRAİL SON BİR HAFTADA SALDIRGANLIĞINI ARTIRDI

İsrail, Filistinlilere yönelik şiddetini son bir haftada arttırdı.

Fanatik Yahudi yerleşimciler, 45 Ekim “Yom Kippur Bayramı” bahanesiyle Mescidi Aksa’ya üst üste baskınlar gerçekleştirdi. 9 Ekim günü gerçekleştirilen Batı Şeria saldırısında 2 Filistinli yaralanırken, 19 Filistinli gözaltına alındı. Gözaltına alınanların büyük kısmını Doğu Kudüslüler oluşturdu. 9 Ekim günü itibariyle Tel Aviv yönetiminin uygulamalarına karşı açlık grevine giden mahkûm sayısı 50 oldu. 14 Ekim günü İsrail askerleri tarafından gerçekleştirilen Cenin baskınına tepki gösteren Filistinlilere, gerçek mermilerle ateş açıldı. Olaylarda 2 Filistinli hayatını kaybetti. Filistin Esirler Cemiyetinden yapılan yazılı açıklamaya göre 20 Filistinli mahkûm açlık grevine başladı.

Filistin Dışişleri Bakanlığı, 24 Eylül’de Kudüs'ün kuzeybatısında yaşayan eğitimci Muhammed Ebu Kafiye’nin, İsrail’in yargısız infazı nedeniyle öldüğünü açıkladı. Filistin’de yapılan gösterilerde Kafiye için adalet talebi öne çıktı.


DİRENİŞ HAREKETLERİ: ŞİMDİ BİRLİK ZAMANI

Filistin Kurtuluş Örgütü’nün merkezi bileşeni olan Fetih Hareketi, resmi internet sitesinde konferansı ve bildiriyi “Eşi görülmemiş bir uzlaşı sağlandı.” cümlesiyle duyurdu. Hamas Siyasi Büro Üyesi Musa Ebu Marzuk, Filistin halkının halihazırda Batı Şeria ve Kudüs’de gösterdiği birlik duygusuna işaret ederek, ülkedeki iç koşullarının, anlaşmanın hayata geçirilmesi için çok müsait olduğunu vurguladı. İslami Cihad Siyasi Büro Üyesi Enver Ebu Taha, Cezayir’in Filistin hareketleri arasında birliğin sağlanması için gösterdiği çabaları takdir ettiklerini belirtti. Filistin Halk Kurtuluş Cephesi lideri Mahir Mezher, FKÖ’nün Filistin direnişinin tek temsilci olması üzerine mutabakat sağlandığına dikkat çekerken örgütün Siyasi Büro Üyesi Salih Nassır da varılan anlaşmanın “büyük bir başarı” olduğunu vurguladı.