TÜİK, 2021 yılı enflasyonunu bugün saat 10.00'da açıklayacak. Öncü gösterge niteliğindeki İstanbul Ticaret Odası'nın açıkladığı ücretliler geçinme indeksine baktığımızda aralık ayında yıllık oran yüzde 34.18 oldu. Toptan eşya fiyatları indeksi ise yüzde 47.1 olarak hesaplandı. Aralık ayı özelindeki fiyat artışı ise ücretliler geçinme indeksindeki artış yüzde 9.65, toptan eşya fiyatlarındaki artış da yüzde 11.96 oldu. TÜİK'e göre kasım ayı itibarıyla 12 aylık ortalama tüketici enflasyonu yüzde 17.71 düzeyinde bulunuyor. Yıllık enflasyon ise yüzde 21.31 seviyesinde. Dünya Gazetesi Yazarı Alaattin Aktaş'ın yaptığı hesaplamaya göre, aralık ayında tüketici enflasyonu yüzde 15 olacak. Bu da yıllık oranın yüzde 3540'a çıkması demek. Elbette kasım ortasında başlayarak aralık ayının son haftasına kadar devam eden hızlı kur artışı ve üst üste gelen akaryakıt zamlarının bir kısmı geri çekilmiş olsa da fiyatlamaların hangi düzeyde yapıldığı bilinmiyor. Bu yüzden artarken de azalırken de bir miktar bekleme payını da göze almak gerekiyor. Salgın döneminde de yaşadığımız üzere İTO'nun endeksinde fiyat hareketleri alanın kısıtlı olmasından ötürü daha önceden geliyor. TÜİK'in veri topladığı alanlarda ise daha zamana yayılarak fiyatlar yansıyor. Bu nedenle TÜİK enflasyonunun yüzde 30'u aşmamasını bekleriz.

ORANLAR YENİDEN DÜZENLENMELİ

Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanı Prof. Dr. Göksel Aşan, Bloomberg HT yayınında, "Kurun bu seviyelerde devam ettiği ortamda fiyat düzeltmelerinin etkisiyle ocak ayında eksi enflasyon bekliyorum. Şubattan sonraki enflasyon önümüzdeki döneme dair enflasyon beklentisini belirleyecek dönem olacak." dedi. Aşan bu değerlendirmeyi 1 Ocak itibarıyla elektrik, doğalgaz, köprü geçiş ücretleri ve akaryakıta gelen zamlar öncesi yapmıştı. Döviz kurları mevcut seviyelerde kalsa bile bu zamlar geri alınmazsa ocak ayında enflasyonda beklenen baş aşağı yön gerçekleşmeyebilir. Bu yüzden zam oranlarının enflasyonu düşürecek ve zamana yayılacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Enflasyonla mücadelede şirketler tarafından beklendiği kadar kamunun da yönetilen ve yönlendirilen fiyatlarda zamana yayılan bir tarife uygulaması enflasyonla mücadelede beklentilerin yönetilmesi anlamında fayda sağlayacaktır.

'ÜCRET ZAMLARI BUHAR OLDU'

Öte yandan Tüketiciler Birliği Federasyonu (TBF) yayınladığı araştırmayla enerji zamlarındaki tabloyu ortaya koydu. 2022 yılının ilk gününde elektrik, doğalgaz ve akaryakıt ürünlerine yapılan zamları değerlendiren Tüketici Birliği Federasyonu Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz, “Tüketiciye ulaşan tüm ürünlerin maliyet fiyatlarına doğrudan etki edecek enerji fiyatlarına yapılan bu zamlarla bir yandan indirim olanaksız duruma gelmiş, diğer yandan asgari ücret ve Ocak 2022’de kamu çalışanları ve emeklilere yapılacağı belirtilen yüksek oranlı (!) artışlar, tüketicinin cebine girmeden buhar olup uçmuştur.” dedi. Son on yıllık tabloyu ortaya koyan Tüketiciler Birliği Federasyonu'nun açıklamasına göre durum şöyle: “20112021 döneminde meskenlerde kullanılan 1 KW elektriğin vergisiz birim fiyatı yüzde 624, dolar kuru yüzde 766, net asgari ücret ise yüzde 545 arttı.”

137'LİK FATURA 205'E ÇIKACAK

Kademeli elektrik tarifesi uygulamasından 38 milyonun üzerinde hanenin elektrik faturası doğrudan olarak etkilenecek. Elektrik tedarikçileri karşılaştırma sitesi encazip.com, kademeli elektrik tarifesinin detaylarını ve yüzde 50 ile yüzde 127 arasında değişen zam oranlarının elektrik faturalarına nasıl yansıyacağını hesapladı. Elektrik maliyetleri 2021 yılının başına göre yüzde 141’lik artış göstermiş ancak bu maliyet artışı uzun bir süre tüketicilere yansıtılmamıştı. Tüketicilerin maliyetlerdeki artışlardan daha az etkilenmesi ve ev elektrik tüketiminde tasarrufun teşvik edilmesi amacıyla 1 Ocak’tan itibaren kademeli elektrik tarifesi uygulamasına geçildi. Bu uygulamaya göre geçen aralık ayında 137 TL elektrik faturası tutarına karşılık gelen tüketime kadar tüm tüketiciler düşük kademeli tarife birim fiyatından faturalandırılacak. Bu tutarın üzerindeki tüketimler için ise yüksek kademeli tarife birim fiyatı uygulanacak. Düşük kademeli elektrik birim fiyatı geçen ayın fiyatlarına göre yüzde 49.6, yüksek kademeli elektrik birim fiyatı ise yüzde 125 daha yüksek olacak. Buna göre geçen ay 137 TL fatura ödeyen tüketicilerin tüketiminin tamamı düşük kademede olacak ve bu tüketicilerin elektrik faturası ocak ayında 205 TL gelecek.

Düşük kademede kalan tüketicilerin elektrik faturaları yüzde 49.6 artarken, limiti geçen tüketiciler için yüksek birim fiyat sadece limiti geçen tüketim için uygulanacak. Geçen aralık ayında 500 TL fatura ödeyen bir ev tüketicisinin ocak ayında gelecek faturasının düşük tüketimli bölümü 205 TL olacakken, yüksek tüketimli kademede kalan kısmı için fatura 815 TL olacak ve aralık ayında 500 TL olan fatura ocak ayında bin 20 TL olacak.

BEKLEYEN ZAMLAR BÜYÜK OLDU

Zamları değerlendiren encazip.com Kurucusu Çağada Kırım, yaptığı yazılı açıklamada şu görüşleri aktardı: “Artık elektrik üreticileri fiyatların serbestçe belirlendiği piyasada ürettikleri enerjiyi satıyor, yani maliyetler serbest piyasada belirleniyor. Maliyetlerin serbest belirlendiği bir piyasada tüketici fiyatlarının devlet tarafından belirlenmesi mümkün değildir. Yine de özellikle 2018 yılından itibaren tüketici elektrik fiyatları ciddi anlamda düşük tutulmuş ancak bu durum sürdürülebilir olmamıştı. Elektrik faturalarının çok arttığı, benzer artışların tüm Avrupa ülkelerinde yaşandığı doğru. Ancak toplum olarak elektrik piyasasının serbestleştiğini anlamalı ve elektrik zamlarının devlet tarafından yapılmadığını kabul etmeliyiz. Çünkü elektrik piyasasındaki fiyat belirlemeleri örneğin köprü geçiş ücretlerinin belirlenme mekanizmasından çok daha farklı. Sonuç olarak uzun süredir toplum tepkisi çekincesiyle elektrik fiyatlarına zamanında yapılmayan maliyet bazlı fiyat değişikliklerinin tüketiciye yansımasının çok daha büyük olduğunu an itibarıyla tecrübe ediyoruz.”