Emekli General İsmail Hakkı Pekin, Suudi Arabistan petrol tesisleri Aramco’ya yapılan saldırının perde arkasını Aydınlık’a değerlendirdi. Pekin, Aramco saldırısının Husiler ya da İran tarafından değil, İsrail desteği ile Suudi Arabistan’ın kendi içinden yapıldığını vurguladı.
Pekin’in açıklamaları özetle şöyle:
“Saldırının Suudi Arabistan’ın kendi içinden, İsrail desteği ve teşviki ile yapıldığını düşünüyorum. Zamanlama, uluslararası gelişmeler ve askeri veriler; bu üç maddeyi değerlendirdiğimizde bu sonuca ulaşabiliyoruz.
ZAMANLAMA MANİDAR
“Öncelikle Aramco’ya yapılan taarruzun zamanlaması ilginç ve manidar. Astana Zirvesi, BM toplantısı ve İsrail seçimlerinin hemen öncesi; Suudiler’in Yemen’deki yenilgilerinin sonrası. Ayrıca bu zamanlamayla birlikte bölgedeki diğer olayları da okumak lazım; Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile Suudiler arasında itilaf var, İsrailFilistin krizi sürüyor, Afganistan’da Taliban ile anlaşamadılar, PakistanHindistan krizi derinleşti, İsrail Lübnan sınırına askeri güç konumlandırdı, Suriye’de ise yeni gelişmeler var. Bu konjonktürde İsrail, gücünü artırabilmek için bölgede kaos istiyor; Suudi Arabistan Prensi Muhammed Bin Salman ise prestij.
ASKERİ VERİLER İSRAİL’İ İŞARET EDİYOR
“Askeri verilere gelirsek; Batı Yemen’den saldırının yapıldığı noktaya uzaklık 1250 km, İran Basra Körfezi’nden 650 km, Irak’tan 600 km. Bu uzaklıktan vuruş yapabilecek bir füze yok bu ülkelerde. Yemen’de Husiler’in elinde İnsansız Hava Aracı (İHA) var, ama onların menzili 150 km, İran’daki İHA’nın menzili ise 400 km. Bu saldırıyı yapmak için en az 20 İHA’ya ihtiyaç var. Suudiler’in ise radarları en büyük araçları. Bu radarların İHA’ları kaçırması imkansız. Çok hassas radarlar, 1000 km öteden gelen saldırıyı mutlaka tespit ederler. Ancak içeriden yapılırsa saldırı radar tespit edemeyebilir. Tesislerde çok kritik 17 vuruş noktası var. Bu noktalar tesisin işlemesini tamamen durduracak noktalar ve muazzam şekilde seçilmişler. Bu noktaları 6001000 km öteden saptamak çok zor. Bu teknoloji Husiler’in elinde yok, sadece İsrail’in elinde var. İsrail’in F35’leri hem bu saldırı yapabilir hem de radara girmez. Dolayısıyla bu veriler ışığında saldırı Yemen ya da İran’dan yapılmış olamaz.
AMAÇ BÖLGEDE SAVAŞ ÇIKARMAK
“İsrail ve Suudi Arabistan’ın bu saldırıdaki amaçları şöyle:
* Birleşmiş Milletler (BM) toplantısı öncesi İran’ı köşeye sıkıştırarak zor durumda bırakmak ve baskı altına almak, ABD’nin İran ambargosunu artırmak.
* Bölgede kriz yaratarak, ABD’nin İran’a saldırmasını sağlamak ve İsrail hakimiyetini kurmak.
* Suudi Prensi’nin Kaşıkçı cinayeti ile bozulan itibarını düzeltmek.
Ayrıca 2020’de Aramco hisselerinin yüzde 20’si satışa çıkarılacak. 200 milyar dolara tekabül ediyor. Aramco’nun yıllık kârı ise 111 milyar dolar. İsrail, Aramco’ya zarar vererek hem Suudi Arabistan’ı köşeye sıkıştırmak hem de petrol ticaretini zora sokmak istiyor.
Özetle İsrail savaş istiyor. ABD’yi de kışkırtmaya çalışıyor. Trump ise savaş cephesini frenlemeye çalışıyor. Çünkü Trump 2020 seçimlerine hazırlanıyor ve bu seçimlerdeki temel argümanı “bölgeye barış getirmek” olacak.
İran ise bu tehditlere karşı çok ciddi hazırlıklar yapıyor. Ben geçen hafta İran’daydım. İran, bölgede ABD üslerini ve askeri kuvvetlerini hedef alacak büyük bir hazrlık içerisinde.
Aramco saldırısını tüm bu konjoktürel gelişmeler çerçevesinde değerlendirmek gerekir.
SUUDİ ARABİSTAN'DA NELER OLMUŞTU?
Suudi Arabistan'ın milli petrol şirketi Suudi Aramco'ya ait iki fabrikaya geçen hafta cuma günü Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA) ile saldırı düzenlenmesi sonucu yangın çıkmıştı. Washington ve Riyad'ın İran'ı işaret eden açıklamalarına karşılık Yemen'de dört yılı aşkın süredir ABDİsrail destekli Suudi Arabistan koalisyon güçleri ile savaşan Husiler, Abqaiq ve Khurais'deki petrol yerleşkelerini SİHA ile vurduklarını açıklamıştı.
Aydınlık