CHP, ABD'deki CIA bağlantılı Uygur ayrılıkçısı kuruluşlarla işbirliği yapacağını ilan etti. Gelişme Foreign Lobby Report’ta ‘Türk muhalefeti ABDÇin politikasında Uygur aktivistlerinin kilit müttefiki olarak ortaya çıkıyor’ başlığıyla duyuruldu.
CIA kuklalarıyla bölücülük görevi
ERCAN KÜÇÜK

Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye ile Çin ilişkilerini ve Kuşak Yol İnsiyatifini hedef alan emperyalizm destekli Uygur ayrılıkçılarına sarıldı. Ekim ayında Seyit Tümtürk’ün uydurmalarına dayanarak Uygur raporu hazırlayan CHP şimdi de, ABD'deki CIA'nın kuklası sözde Uygur ayrılıkçısı kuruluşlarla işbirliği yapacağını duyurdu. CHP ABD Temsilcisi'nin bu kapsamda bir araya geldiği isimler CIA taşeronu National Endowment For Democracy (NED) ile ilişkileriyle dikkat çekiyor.

ABD merkezli internet sitesi Foreign Lobby Report'da 1 Aralık'ta yayınlanan Julian Pecquet imzalı haber, "Türk muhalefeti, ABD Çin politikasında Uygur aktivistlerinin kilit müttefiki olarak ortaya çıkıyor" başlığıyla sunuldu. Ekim ayında CHP’nin hazırladığı Çin ile ilişkileri hedef alan Uygur raporunun da mimarı olan CHP ABD Temsilcisi Yurter Özcan, Foreign Lobby Report’a verdiği röportajda, "Uygur Türkleri’nin seslerinin hem Türkiye'de, hem de ABD'deki toplantılarımız vasıtasıyla duyulmasını sağlayacağız" dedi. Özcan, Ekim ayında hazırladıkları, terör saldırılarını başkaldırı olarak niteleyen, Seyit Tümtürk’ün referans alındığı raporun, aralarında ABD'li milletvekilleri ve diğer yetkililerin de yer aldığı binlerce kişiyi içeren ‘kapsamlı dağıtım listesiyle’ paylaşıldığını da aktardı.

NED’DEN 5 YILDA 3.338.698 DOLAR FON

Yurter Özcan’ın bu kapsamda bir araya geldiği kişiler dikkat çekiyor. Haberde yer alan bilgilere göre Özcan, 28 Ekim'de Washington'da, “Campaign for Uyghurs”un (CFUUygur Hareketi) Başkanı Ruşen Abbas ve Dünya Uygur Kurultayı (DUK) Genel Müfettişi Abdulhakim İdris ile görüştü. Uygur bölücülüğünün sponsoru CIA teşkilatı NED’in fonlarıyla etkinlikler gerçekleştiren hatta 2019’da Demokrasi Ödülüyle ödüllendirilen Dünya Uygur Kurultayı, bölücü iddiaların başını çekiyor. Onursal Başkanlığını Rabia Kadir’in yaptığı teşkilat, NED’in 20152019 yıllarında verdiği yaklaşık 3.4 milyon dolarlık fonun en büyük kullanıcısı durumunda. Kadir, 18 Temmuz 2015'te yayınlanan bir videoda Mikrofon isimli programda İbrahim Türk'ün sorduğu "Uygur Kongresi ABD'den para mı alıyor?" sorusuna verdiği yanıtta da ABD’den para aldıklarını itiraf etmişti: "Çok az bir miktarda NED'den para alıyor. İki kişiye aylık veriyor onlar. Bana vermiyor o parayı. Başka bir teşkilatımız var. Onda da üç kişiye veriliyor. Bana hiç para verilmiyor."

UYGUR AMERİKAN DERNEĞİ KURUCUSU ABBAS

Ruşen Abbas’ın kurucusu olduğu Campaign for Uyghurs'un (CFUUygur Hareketi) de DUK’a bağlı teşkilatlar arasında yer alıyor. Abbas, NED’in fonladığı, başında FETÖ savunucusu Kuzzat Altay’ın bulunduğu Uygur Amerikan Derneği (UAD) ile bağlantısıyla da dikkat çekiyor. Abbas, kendi özgeçmişinde verdiği bilgilere göre 1998’de kurulan UAD’nin tüzüğünün hazırlayıcılarından olduğunu, 2 dönem de Başkan Yardımcılığı yaptığını belirtiyor.

ABD’YE İSTİHBARAT HİZMETİ  VERİYOR

Abbas aynı zamanda ABD kurumları ve istihbarat örgütleriyle ilişkileriyle de dikkat çekiyor. 1989’da ABD’ye yerleşen, daha sonra ABD vatandaşlığı alan Abbas, kısa sürede Washington Post ve New York Times gibi gazetelerin aranan yüzü oldu. Abbas’ın bir dönem danışmanlık yaptığı ISI isimli şirket Ortadoğu ve Afrika üzerine yoğunlaşırken hizmet verdiği kurumlar arasında ABD istihbarat birimleri ve Dışişleri Bakanlığı yer alıyor. Şirketin Ruşen Abbas tanıtımında şu bilgiler yer alıyor: “Abbas’ın ABD İç Güvenlik Bakanlığı da dâhil olmak üzere hükümet ajansları, Savunma Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve İstihbarat örgütleri kapsamlı çalışma deneyimi var.”

BUSH’A ÇEVİRMENLİK

Abbas, Rabia Kadir’i ABD Başkanı Bush ile görüştürecek kadar da yetkili durumda. Özgeçmişinde bu yakınlık şu sözlerle ifade ediliyor: “Abbas ayrıca Savunma Bakanlığı, Başkan George W. Bush ve eski First Lady Laura Bush da dahil olmak üzere birçok federal ajansa dilbilimci ve çevirmen hizmetleri vermiştir.”

Abbas, NED’in internet sitesinde de şu ifadelerle tanıtılıyor: “CFU'nun kurucusu Ruşen Abbas karar mercilerini sık sık Uygur bölgesinde insan hakları konusunda bilgilendirmektedir. Aynı zamanda ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nde ve ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi'nde ifade vermişti. Senatör Marco Rubio Bayab Abbas'ı Şubat 2020'de ilk Uygurlu konuk olarak yılda bir kez yapılan ulusa sesleniş konuşmasına getirmiştir.”

GUANTANAMO’DA ABD’YE HİZMET

Abbas’ın Amerikan istihbaratı ile “kapsamlı çalışma” deneyimine bakınca karşımıza işkenceler ile dünyayı sarsan Guantanamo Üssü’ndeki çalışması çıkıyor. Abbas’ın hizmet verdiği L3 kurumu faaliyet alanı olarak istihbarat, gözetim, keşif ve haberleşme. Abbas ayrıca, eski ABD Başkanı George Bush için de çalıştığını saklamıyor.

TÜMTÜRK REFERANSLI UYGUR RAPORU

CHP Ekim ayında da “Doğu Türkistan – Uygur Türkleri / Tarih, Kimlik ve Siyaset” başlıklı rapor hazırladı. Raporda, Birleşmiş Milletler’in konu hakkında hazırladığı ve Çin’in her defasında yalanladığı raporlara atıflar yapıldı. Raporun referanslarından birisi de "Doğu Türkistan’ı hiç görmedim, hiç yaşamadım, zulme doğrudan tanık olmadım" diyen Seyit Tümtürk oldu. Tümtürk’ün ortaya attığı fikirlerin yanı sıra İHH’nın Mart 2010’da hazırladığı ‘Hür Doğu Türkistan Sempozyumu’ kitabında yer alan ‘5 Temmuz’un Ardından Doğu Türkistan’ başlıklı makalesi de kaynak gösterildi.

Raporda NED’in her yıl yüzbinlerce dolar fonladığı, 2019 Demokrasi Ödülünü verdiği Dünya Uygur Kurultayı (DUK) da yer aldı. Soykırım iddialarının tekrarlandığı raporda Türkiye’nin bu iddiaların peşine takılmaması, Tümtürk’ün ve HDP'li Ömer Faruk Gergerlioğlu'nun ortaya attığı üzere 'iki ülke arasında gelişen ticarete' bağlandı.

TÜRKİYE’YE SEFER DÜZENLEDİ

CIA destekli Ruşen Abbas, üst üste düzenlenen kampanyalara rağmen bekledikleri desteği bulamayan Uygur bölücülüğüne destek bulmak için Kasım ayında Türkiye’ye de sefer düzenledi. Abbas, bu ziyaret kapsamında İyi Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve Deva Partisi yöneticileriyle görüştü. Abbas, verdiği röportajlarda da Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’i de hedef aldı:

“Çin 60 yıl önce Doğu Türkistan'da yaptığını şimdi başka ülkelerde, özellikle Müslüman ülkelerde yapıyor. Şirketlerini kuruyor, ordularını satın alıyor, politikacılara rüşvet veriyor, akademisyenlerini ele geçiriyor. Medya satın alıyor. Doğu Perinçek gibi insanları satın alıyor. Doğu Perinçek Türkiye'de ama Pakistan'ın da Doğu Perinçek'i var. Afrika'nın da var. Bunlar vasıtasıyla bizim sesimizi kesmeye çalışıyorlar.”

Aydınlık