Virüs Çin’in Hubei eyaletinin başkenti Wuhan’da ortaya çıktı, önce Wuhan daha sonra eyaletin tamamı karantinaya alındı, virüs büyükölçüde eyalet sınırlarında hapsedildi. Virüs, tam da Çin Yeni Yılı (Bahar Bayramı) öncesinde ortaya çıkmış olması nedeniyle, bütün Çin’de olduğu gibi Hubei’den ayrılıp memleketlerine, aile ziyaretine gitmek isteyen on binlerce kişiyi potansiyel virüs yayıcısı haline getirdi. Karantina kararı alınmadan önce yeni yıl tatili için başta Wuhan olmak üzere Hubei eyaletinden yola çıkan herkes, Xinjiang (Şincian) dahil Çin’in bütün eyaletlerine virüsü yaydılar.
76 KİŞİ VİRÜSE YAKALANDI
Virüs Xinjiang’da ilk olarak 28 Ocak’ta ortaya çıktı. 20 Ocak’ta Wuhan’dan dönen bir kadına, şikayetlerinin artması üzerine sekiz gün sonra gittiği hastanede Kovid19 teşhisi konuldu. 28 Ocak’tan sonra belirli oranlarda artışa geçen vaka sayısı kısa sürede kontrol altına alındı. Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nde toplam 76 kişi virüse yakalandı. Üç kişinin hayatını kaybettiği, 73 kişinin ise sağlığına kavuştuğu Xinjiang’da son hasta 8 Mart’ta taburcu edildi. En çok vaka, eyaletin başkenti olan Urumqi (Urumqi)’de (23)görüldü. Urumqi’yi 18 vakayla İli kenti izliyor. Xinjiang’da, farklı etnik kökenlerden gelen birçok kişi virüse yakalandı. Neyazık ki üç Han kökenli vatandaş hayatını kaybetti.
Bugün Xinjiang’da Kovid19 vakası yoktur.
DİSİPLİN
Virüsün yıkıcı etkileri anlaşılır anlaşılmaz Çin’deki bütün eyaletler yüksek seviyede güvenlik önlemleri uyguladılar. Xinjiang’da toplam vaka sayısının 76 ile sınırlı olmasının en önemli nedeni başta Urumqi olmak üzere önlemlerin çok sıkı uygulanması. Halk da Çin’in diğer bölgelerinde olduğu gibi, virüs salgınını önlemek için aktif katılım gösterdi. Kurallar çok sıkı şekilde uygulandı ve denetlendi. Virüsün en yoğun yayıldığı dönemlerde Xinjiang’da fabrikalar, sinemalar, alışveriş merkezleri, eğlence yerleri kapatıldı. Sadece halkın temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek için hastaneler, eczaneler, marketler ve et/sebze pazarları açık kaldı. Temel tüketim maddelerinde herhangi bir fiyat artışı olmadı ve onlara ulaşmakta sorun yaşanmadı.
Havaalanları, otobüs ve tren terminalleri sürekli olarak vücut ısısı ölçümü yaptı ve her şüpheli duruma polis anında müdahale etti. Çin hükümeti, tıpkı Dünya Sağlık Örgütü ile yaptığı gibi her bilgiyi Xinjiang halkıyla anında paylaştı (1).
16 HASTANE TAHSİS EDİLDİ
Xinjiang’da da Uygurca ve Çince yapılan yayınlarla virüsün etkileri ve virüsten korunma yöntemleri hakkında halk bilgilendirildi. Kovid19’a yakalanan hastalar için Xinjiang eyaletinde toplam 16 hastane tahsis edildi. Virüs tespitini yapabilen 212 tıp enstitüsü vardı. Wechat (sosyal platform) üzerinden, daha önce Hubei eyaletini ziyaret edenler ve onların temasta bulunduğu kişiler saptanarak anında müdahale edildi ve virüsün yayılmasının önüne geçildi. Teknoloji, Xinjiang’da halkın sağlığını korumada etkin bir şekilde kullanıldı. Xinjiang’da Covid19’la mücadele için toplam 1.2 milyar Yuan kaynak ayrıldı (2).
İDDİALAR AKIL DIŞI
Çin’de virüsün yenildiği ilk eyaletlerden biri Xinjiang oldu. Xinjiang ve salgını durduran birkaç eyaletin başarısı, virüsün yenileceğine dair diğer eyaletlere umut oldu. Ancak ABD merkezli yalan kampanyası yürütenler, Xinjiang özelinde Çin düşmanlığı yapmak için virüsü bir fırsat olarak gördüler. Özellikle sosyal medyada akla hayale gelmeyecek iddialarda bulundular. Kısaca bu iddialar şöyleydi:
- Wuhan’dan bütün eyaletlere uçuş yasak iken bir tek Urumqi’ye gidişi serbest bıraktılar.
- Xinjiang’da sokağa çıkma yasağının yalnızca Uygurlara uygulandığı ve yasağın amacının Uygurları açlığa ve ölüme terk edilmesi olduğu.
- Çin’in verdiği, Xinjiang dahil hasta ve kayıp rakamlarının doğru olmadığı, toplama kamplarındaki 5 milyon kişinin virüs kullanılarak ölüme mahkum edildiği (3).
- ‘Doğu Türkistanlı’ gençlerin virüsün merkezi Wuhan başta olmak üzere Hubei eyaletine Uygurları soykırıma uğratmak amacıyla gönderildiği (4).
İddialar öyle bir noktaya geldi ki her fırsatta bilimin referans alınması gerektiğini söyleyen ve virüsle mücadelesinde bilimi rehber edindiği için Çin’i takdir eden DSÖ Başkanı, Çin ile birlikte cinayetin sorumlusu ilan edildi (5).
CIA imalatı yalanların Doğu Türkistan Maarif Derneği Başkanı ve illegal “Doğu Türkistan Sivil Toplum Birliği Başkanı” Hidayetullah Oğuzkan tarafından piyasaya sürülmesi dikkat çekti.
Xinjiang’da “toplama kampı” diye nitelendirilen mesleki eğitim merkezleri virüs salgınından önce öğrencilerini mezun edip, faaliyetlerini sonlandırmıştı. Uygurların yoğun olarak yaşadığı Xinjiang’da sıkı önlem alındı, virüs etkili olamadı. Xinjiang’da Uygurların sağlığını koruyan hükümet neden virüsü yaymak için onları Wuhan’a göndersin?
DSÖ’nün başkanının ve Çin’in virüsün sorumlusu olarak yargılanmasını istemek ise Türkiye’deki Uygur ayrılıkçılarının hangi kaynaktan beslendiğinin/yönetildiğinin ispatı gibidir. Trump’un tivitlerini okumuş gibi oluyoruz.
PEKİ GERÇEKTE NE OLDU
Xi Jinping’in dediği gibi Wuhan kendini Çin halkı ve insanlık için feda etmişti. Ama bu Wuhan’ın yalnız kaldığı anlamına gelmiyordu. Çin’in her eyaletinden sağlık çalışanları Wuhan’ın virüsle mücadelesine destek olmak, Wuhan’a güç vermek, yarasını sarmak için gönüllü oldular. Xinjiang’dan da birçok hekim, gönüllü olarak Wuhan’a gitti. 28 Ocak’ta 142, 4 Şubat’ta 102 ve 6 Şubat’ta 142 olmak üzere toplam 386 Xinjianglı doktor Hubei eyaletine gönüllü olarak gitti (6). Wuhan’ın virüsü yendikten sonra yaşadığı haklı gururun bir miktarı da Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi’nden gelen doktorlara, dolayısıyla Xinjiang halkına aittir. Bir hastası taburcu olduğunda bunu Uygur dansıyla kutlayan Xinjiang’dan gelen gönüllü sağlık ekibinin başkan yardımcısı Doktor Bahargül Tölehan’ın dans videosu sosyal medyada olay olmuştu. (7)
VİRÜSE MİLLET OLARAK KARŞI DURULDU
Virüs, etnik köken, inanç, mezhep ayırmıyor. İnsanlığa karşı. Virüse karşı ancak ortak tutum alınca başarı kazanılıyor.
Xinjiang’da, daha önceki felaketlerde olduğu gibi, olumsuzluklar ortaya çıkınca farklı etnik kökenden ve kültürden gelen halkların nasıl tek bir millete dönüştüklerine ve olumsuzlukları yendiğine bir kez daha tanık olundu. Bugün bütün dünya ne yazık ki acı sonuçlar doğurmaya devam Kovid19’un etkilerini yaşarken, Xinjiang’da farklı etnik kökenden gelen halklar güven ve huzur içindeler. Birçok yerde insanlar sokağa çıkamazken Xinjiang’da hayat büyük ölçüde normale döndü. Uygurlar, Kazaklar, Kırgızlar, Huiler ve Han kökenliler, Xinjiang’da Ramazan ayının huzurunu yaşıyorlar.
Aydınlık
KAYNAKLAR:
(1).http://www.xjhfpc.gov.cn/info/2026/17517.htm
(2). http://news.sina.com.cn/c/20200208/dociimxyqvz1259172.shtml
(3).undefined
(4).https://twitter.com/HOghuzkhan/status/1238408831513829376
(5). https://www.facebook.com/100010729366210/posts/1092275524473416/?d=n
(6). undefined )
(7) https://news.cgtn.com/news/20200215/XinjiangmedicalteamkeepspatientsinWuhanbusywithdancingO6kNzc7GAU/index.html
(8) https://m.baidu.com/ala/c/www.360doc.cn/mip/900141673.html)