Deva Partisi’nin “Kürt sorunu çözülmeli”, “anadilde eğitim” gibi Türkiye'ye "açılım" dönemini dayatan taleplerinin, Barzani’nin kanalı Rudaw üzerinden özel röportajlarla servis edilmesi dikkat çekiyor. Ali Babacan’ın kurmaylarının bu yöndeki açıklamaları Rudaw’ın manşetlerinden inmiyor.
VERYANSIN TV
Deva Partisi’nin “anadilde eğitim”, “Kürt sorunu çözülmeli” gibi Türkiye’ye yeniden açılım sürecini dayatan politikaları, Erbil’i yöneten Barzanilerin radarında.
Deva Partisi’nin bu yöndeki açıklamalarının Barzanilerin kanalı Rudaw’dan yapılan peş peşe haberlerle servis ediliyor.
1 Aralık’ta Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Eğitim Politikaları Başkanı Zeynep Dereli ile yapılan röportaj, “Ana dilde eğitim bir vatandaşlık hakkıdır” başlığı ve “DEVA Partisi’nin programında Kürt meselesine çözüm önerileri dikkat çekiyor.” ifadeleriyle haberleştirildi.
Ayrıntılı bir şekilde Deva Partisi’nin programına yer verilen haberden bir gün sonra DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu ile özel bir röportaj yapıldı.
Yeneroğlu ile yapılan röportaj “DEVA Partili Yeneroğlu: Şırnak’taki kardeşlerimizin kimliği kabul edilmiyor” başlığı ile manşete çekilirken, haberde Yeneroğlu’nun “Şırnak’taki kardeşlerimizin kimliği kabul edilmiyor, Şırnak’taki kardeşlerimize üsttencilik yapılıyor diğer arkadaşımız da maalesef kayırmacılığa maruz kaldığı için o da aynı ayrımcılıkla karşı karşıya kalıyor. Dolayısıyla Türkiye’nin temel meselesi, demokrasinin idrak edilemediği için ve şu anda devlette egemen olmadığı için eşitsizlik sebebiyle herkesin şu veya bu biçimde ayrımcılığa maruz kalması. Ben Kürt meselesinin Türkiye’de bu çerçevede değerlendiriyorum.” ifadelerine yer verildi.
‘DEVA’ SEVDASI BAKIN NEREDEN GELİYOR
Babacan’ın, Dışişleri Bakanlığı yaptığı dönemde, kukla devletin finansmanının sağlanması için çalıştığı, Irak Merkezi Hükümetinin izni olmadan Barzani yönetiminin Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden dünyaya petrol satışına izin verilmesini istediği belirlenmişti.
Aydınlık’ın ulaştığı belgelere göre, dönemin Dışişleri Bakanı Ali Babacan’ın, 10 Şubat 2009 tarihinde, Dış Ticaret Müsteşarlığının bağlı olduğu Devlet Bakanlığına gönderdiği yazı şöyleydi:
DEVLET BAKANLIĞINA
Sayın Kürşad Tüzmen
“Ülkemiz ile Irak arasındaki petrol ürünleri ticareti ile ilgili 30.11.2005 ve 2005/9752 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının uygulama usul ve esaslarına ilişkin olarak, Dış Ticaret Müsteşarlığınca hazırlanan taslak, Bakanlığımızca incelenmiştir.
2003 yılından bu yana Irak’ta ve Irak’ın kuzeyindeki yerel yönetim de dahil, ülkemiz ile Irak arasındaki ilişkilerde meydana gelen gelişmeler göz önünde bulundurularak, 2005/9752 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının bütünüyle gözden geçirilmesinin ve bundan sonra ülkemiz ile Irak arasındaki petrol ürünleri ticaretinin olağan dış ticaret rejimi çerçevesinde yürütülmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.
Tensiplerinize saygılarımla arz ederim.
Ali BABACAN
Dışişleri Bakanı”