Berlin, İran’la nükleer anlaşmasının devamlılığında çıkan sorunlar ve Ukrayna’nın doğusunda durulmayan olaylar üzerine Rusya ile mutabakat sağlamak için çıkış yolları arıyor.
Ayrıca, Alman ekonomisini tehdit eden durgunluk karşısında hangi tedbirlerin alınabileceği de görüşüldü. Rusya yaptırımlarının sona erdirilmesi ve Alman ihracatına ivme kazandırılması diğer bir konuydu.
ALMANRUS EKONOMİK POLİTİK İLİŞKİLERİ YOĞUNLAŞIYOR
German Foreign Policy’nin (GFP) ziyaret üzerine yayınladığı analizinde Berlin’in çabaları şöyle açıklanıyor: Aslında Rusya ile Almanya’nın içinde bulunduğu politik ve ekonomik ilişkileri olabildiği kadarıyla düzgün hale getirmek hedefleniyor. Çünkü Berlin iki konuda sorunlarına açıklık getiremiyor: İran’la nükleer anlaşmasının devamı ve kurtarılması. Washington bu konuda sorun yaratmaya devam ediyor. Son olarak İran’ın petrol tankeri Adrian Darya 1’in alıkonulmasında olduğu gibi. Diğer bir sorun Berlin, son beş yıldır Doğu Ukrayna sorununu Normandiya formülünde olduğu gibi ABD olmadan çözmek istiyor. Ancak çatışma durmuyor. Her iki sorunda Almanya’nın uluslararası politikada hedeflediği etkin role engel oluyor, Federal Hükümet yeni yollar arıyor. Bu bağlamda Almanya, Rusya ile ortaklık kapılarını tam olarak açmak istiyor. Avrupa Konseyi Meclis toplantısında Rusya’ya oy hakkı verilmesi için Almanya büyük çaba harcadı. Aksi halde Rusya bütünüyle Asya’ya yönelebilirdi.
Haziran başında Almanya Ekonomi Bakanı Peter Altmaier, 2014’te Rusya’ya AB yaptırımlarının başladığı tarihten sonra ilk olarak ülkeyi ziyaret etti ve Petersburg’ta “Uluslararası Ekonomi Forumu”na katıldı. Altmaier burada iki ülke arasında verimli bir ortaklık için ikili ekonomik ilişkileri güçlendirmenin inşası anlaşması imzaladı.
VERİMLİ ORTAKLIK İÇİN ÇABA GÖSTERİLİYOR
Temmuz ortasında Heiko Maas ve mevkidaşı Sergei Lavrov bu yılki “Petersburg Diyaloğu”nda buluştular. 2001’den beri süren yıllık toplantıların amacı iki ülke arasındaki toplumsal ilişkilerin geliştirilmesi. Maas, 2018 Martında Reuters’e verdiği demeçte Rusya ve Almanya arasında bulunan husumetleri teşhis etme ve sınırlama kararlılıklarını açıklamıştı. Maas’ın, “Her ne kadar sorunlara bakışlarda farklılıklar olsa da ilişkilerin yoğunlaştırılması için çok gayret gösterdiği” açıklaması da Dışişleri Bakanlığı’nın resmi sitesinde yayınlandı. Açıklamada Rusya’ya karşı yaptırımlar konusunda ise uluslararası sorunlardan ayrı olarak “doğrudan sorunu çözücü görüşmeler” yapılacağı vurgulandı ve özellikle Körfez ve Ukrayna sorunlarında Rusya ile yapıcı işbirliğinin zorunlu olduğu da belirtildi.
TRUMP’IN TİCARET SAVAŞLARI DÜNYA EKONOMİSİNİ DURGUNLUĞA SÜRÜKLÜYOR
Berlin, artan ekonomik zorluklardan etkileniyor. Özellikle Trump yönetiminin ticaret savaşları bütün dünyada gelişmeyi zayıflatıyor. Bir ihracat ülkesi olan Almanya için bunun ağır bir sonucu olacak. Çin’e yönelik Alman ihracatında da sorunlar baş gösterdi. Dünya ekonomisi perspektifleri açısından çok iyi bir tablo çizilemiyor. Brexit ve İtalya’daki politik belirsizlik yeni avro krizi ihtimalini güçlendiriyor. Alman ekonomi temsilcileri milyarlarca avro tutarında gelişme yardımı programları talep ediyorlar ve Rusya ile ticariekonomik ilişkilerin iyileştirilmesi için yoğun baskı yapıyorlar. Rusya’ya yaptırım aslında AB’ye ve Almanya’ya yaptırım olarak geri döndü. Rusya da bazı alanlarda Çin’e yöneldi ve Almanya büyük kayıplar yaşadı. ABD yaptırımları nedeniyle Almanya’nın Rusya yatırımları da zorluk içinde.
Maas’ın ziyareti, Trump yönetiminin Almanya ve AB’yi içine sürüklediği ekonomik sorunlar ve durgunluğun derinleştirmesi sırasında Rusya ile daha yakın ve yoğun ilişkiler geliştirilmesi amacına yönelikti. Almanya’nın Atlantik’ten uzaklaşma ve Avrasya’ya yakınlaşma yönünde yeni adımlarını hızlandırdı.
Aydınlık
