ERCAN KÜÇÜK

ABD Büyükelçiliği'nin duyurduğu 'demokrasi fonları' tepki çekti. Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Korkmazcan, fonların Türkiye için bir güvenlik sorunu olduğunu belirterek “Herkes uyanık olmalı” dedi. Emekli Büyükelçi Onur Öymen, demokrasi geliştirmenin Türkiye’nin iç meselesi olduğunu vurguladı. Prof. Dr Emin Gürses, daha önce bu çalışmaların Açık Toplum Vakfı, Fullbrigt gibi kuruluşlar üzerinden yapıldığını, şimdi açık olarak dağıtıldığını söyledi.

CHP’NİN DESTEK TALEBİNE FONLARLA YANIT GELDİ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Başdanışmanı Ünal Çeviköz'ün 'demokrasi' talep ettiği ABD, yanıtını fonlarla verdi. Yaratıcı yıkıcılık stratejisinin Türkiye'deki ayağına, ABD Büyükelçiliği eliyle 50 bin dolara kadar hibeler teslim edilecek. ABD Büyükelçiliği'nin idaresinde uygulanacak hibe programında 'güvenliğin desteklenmesi', 'ekonomik refahın güçlendirilmesi, yeniliğin teşvik edilmesi, girişimciliğin artırılması ve dijital ekonominin geliştirilmesi', 'demokratik değerlerin güçlendirilmesi', 'TürkiyeABD bağlarının güçlendirilmesi' olmak üzere 4 konu başlığı yer aldı. İfade özgürlüğü, LGBTİ haklarının desteklenmesi gibi ifadelerin de yer aldığı fon duyurusuna tepkiler geldi.

'YARATICI YIKICILIK'

Türk Parlamenterler Birliği Onursal Başkanı ve Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Korkmazcan, Türkiye’ye karşı terör örgütlerini destekleyen ABD’nin bu fonlarla şirin gözükmeye çalıştığını belirterek şunları söyledi: “Yıkıcı yaratıcılık projeleri için açıktan STK ve medya kuruluşu görünümlü işbirlikçi organizasyonlara çağrı yapılıyor. ABD’nin terör örgütleriyle ilişkileri göz önüne alınırsa bu son girişim Türkiye için önemli bir güvenlik sorunudur. Elbette güvenliğimizden sorumlu kurumlarımız gerekli önlemleri alacaklardır.”

'KONTROLSÜZ YABANCI VAKIFLAR GÖZDEN GEÇİRİLMELİ'

Türkiye Cumhuriyeti’nde özgürlük demokrasi ve hak mücadelesi devletimizin kurumları ve vatandaşlarımızın milli organizasyonlarıyla yürütülür. Dışarıdan sağlanacak destekler konusunda hepimiz uyanık olmak zorundayız. 2000’li yıllarda AB süreciyle genişletilen kontrolsüz yabancı vakıf faaliyetleri yeniden gözden geçirilmelidir. Bu yardım faaliyetleri iyi niyetli ise doğrudan doğruya Milli Eğitim Bakanlığı, Türk Kızılayı, Çocuk Esirgeme Kurumu, Yeşilay gibi milli kurumlar aracılığıyla ve onların seçimleriyle yapılabilir. Bu konuda Anayasamızın ayrılmaz bir parçası olan Tevhidi Tedrisat Kanunu dahil mevzuatımızda açıklık varsa bunlar gözden geçirilmelidir. Günümüzde Türkiye topyekun bir emperyalist saldırıyla karşı karşıyadır. Bu saldırının içindeki tuzaklara karşı herkes uyanık olmalıdır. ABD bir taraftan terörist örgütlere silah hibesi yaparken Türklere iyilikseverlik yapıyor görüntüsü içinde utanmazlık ve yüzsüzlüğü temel politika haline getirdiğini göstermektedir. Bu yaratıcı yıkıcılık uygulamalarına geçit verilemez. Atatürk’ün kurtuluş savaşı sonrası Fener Rum Kilisesi adlı fesat yuvası için milletimize vasiyet niteliğinde ortaya koyduğu duyarlılık günümüzde ABD ve AB kurumlarından Türkiye’ye yönelen her girişim için bize ölçü olmalıdır.”

‘DEMOKRASİ İÇİN DIŞ YARDIMA İHTİYACIMIZ YOK’

Emekli Büyükelçi Onur Öymen, demokrasi geliştirmenin Türkiye’nin iç meselesi olduğunu, dış yardıma ihtiyaç olmadığını vurguladı. ABD’nin Türkiye’nin iç siyasetine müdahalesine karşı çıkan Öymen şöyle konuştu:

Bu işin iki boyutu var. Birinci boyutu uluslararası anlaşmalar var, demokrasi insan haklarıyla ilgili. Bir ülkede insan hakları demokrasi konusunda eksikler gördüğünüzde bunu eleştirebilirsiniz. Çünkü bu konuda uluslararası anlaşmalar var. Ama 'ben sizin demokrasinizi geliştiririm' başka. Çünkü demokrasi geliştirmek ülkenin kendi görevi, meclisin, siyasi partilerin, basının görevi. O bakımdan bir ülkenin demokrasi geliştireceğim adı altında iç siyasete müdahale etmesini biz olumlu karşılamayız. Biden'ın 'ben muhalefet partisini seçim yoluyla destekleyeceğim, iktidara getireceğim' demesine de kuvvetle tepki gösterdik. Onun için demokratik uygulamalardaki eksikleri eleştirmek uluslararası anlaşmalara aykırı değil ama size demokrasi getireceğim diye yönlendirmeye çalışmak aykırı. Onun için dikkat etmek lazım. Biz demokrasinin nasıl geliştirileceğini çok iyi biliyoruz cumhuriyetten beri. Eksiklerimizin de farkındayız. Ve bunların düzeltmenin yolunu da biliyoruz. O konuda dış yardıma ihtiyacımız yok. Bunlar Biden’ın seçim propagandasıydı.”

Öymen,CHP’li yöneticilerin ABD’den demokrasi desteği talep etmesiyle ilgili şunları söyledi:

“Ne dediler hangi çerçevede söylediler, lafın başı neydi sonu neydi. Bilmeden değerlendirme yapmak doğru değil. Üstelik bu gibi değerlendirmeleri de parti içine yaparız. Ama cumhuriyetin kurulmasından bu yana demokrasiyi geliştirmek için hiçbir ülkeden yardım istemedik.”

'AÇIKTAN YAPIYORLAR'

Prof. Dr Emin Gürses, daha önce bu çalışmaların Açık Toplum Vakfı, Fullbrigt gibi kuruluşlar üzerinden yapıldığını, şimdi ABD hükümetinin işin içinde görüldüğünü vurguladı. Hedefin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gözdağı vermek olduğunu belirten Gürses şu ifadeleri kullandı:

“Bugüne kadar ne yapıyorsa yine öyle yapacak. Açık Toplum Vakfı, Soros’un yaptıkları. Şimdi yapmak istediği Tayyip Erdoğan’a gözdağı vermek. Bunu nasıl yapardı? Fullbrigt’tan şunun bunun üzerinden yapardı. Ama şimdi ABD hükümeti açıklıyor. Bu da Tayyip Beye karşı hem Avrupa’da hem ABD’de başlatılan kampanyanın uzantısı.”


Aydınlık