Türkiye ile Rusya ve Suriye arasındaki gerginlik, 14 Ocak’taki Hakan Fidan ve Ali Memlük arasındaki görüşmenin hemen ertesine denk geldi. Görüşmenin gündemi, “Fırat’ın doğusundaki PKK/PYD” varlığına karşı Türkiye ve Suriye’nin önümüzdeki dönemde yapabileceği işbirliği idi.
Türkiye ile Suriye arasında üzerinde anlaşıldığı belirtilen bu yol haritası, bölge ülkelerinde olumlu karşılanırken ABD ve İsrail’de alarm zillerinin çalmasına neden oldu. Çünkü, böyle bir ortaklık ABD’nin kara gücü PKK/PYD’yi nihai olarak bitirebilecek yolu açacaktı.
9 MADDELİK YOL HARİTASI
Libya’da ateşkes için yapılan görüşmeler sırasında Moskova’da bulunan Türk heyetinde yer alan MİT Müsteşarı Hakan Fidan; Suriye’de Devlet Başkanı Beşar Esad’a en yakın yöneticilerden Suriye Ulusal Güvenlik Büro Başkanı Tümgeneral Ali Memlük ile 14 Ocak’ta bir araya geldi. Bu sürpriz görüşmede ismi açıklanmayan önemli bir yetkili de yer aldı. Rusya Federasyonu temsilcilerinin de bulunduğu toplantı Suriye resmi ajansı SANA tarafından resmen duyuruldu. Suriye ile ilişkilerin koptuğu 2011 yılından sonra gerçekleşen üst düzeyde ilk resmi temas oldu.
Aydınlık’ın edindiği bilgilere göre, Türkiye, Suriye ve Rusya arasında yapılan toplantı çok sakin ve seviyeli geçerken taraflar taleplerini birbirlerine dostane bir tavırla iletti. Görüşmelerde İdlib konusu uzun uzun ele alınırken 10 maddelik Soçi mutabakatında Türkiye’nin yapması gereken, ama çeşitli nedenlerle yerine getiremediği taahhütlerin de ele alındığı öğrenildi. Görüşmede önümüzdeki döneme ilişkin 9 maddelik bir çerçeve çizildi. Bu 9 maddenin biri de Fırat’ın doğusunda terör örgütlerine karşı işbirliği yapılmasıydı. Görüşmede bazı konularda anlaşma sağlanamadığı ancak sorunların çözümü için görüşmelerin bir sonraki ay içinde (Şubat) tekrarlanması kararlaştırılmıştı.
Reuters de abonelerine servis ettiği haberlerinde Memlük ve Fidan’ın, “Fırat’ın doğusunda terör örgütlerine karşı işbirliğini” de görüştüklerini, görüşmede, “YPG’ye karşı iki ülkenin beraber çalışmasının” gündeme geldiğini duyurdu.
KIŞKIRTMAYA AÇIK ZEMİN
Hem Türkiye’de hem de Suriye’de iki ülke arasındaki ilişkilerin düzelmesini istemeyen kuvvetlerin bulunduğu biliniyor. Ayrıca sahada, Türkiye’nin denetimi altında gözüken çeşitli gruplar üzerinde, geçmişten bu yana Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, İsrail ve ABD ile doğrudan ya da dolaylı bağlantılı unsurlar bulunuyor. Sahadaki bu karmaşık ilişkiler zeminin yanısıra, Ankara’nın Esad yönetimini düşman kabul eden politikadan vazgeçmemesi kışkırtmalara açık bir ortam yaratıyor.
OLAYLAR ÇOK HIZLI GELİŞTİ
Aydınlık’a açıklama yapan emekli bir istihbaratçı, İdlib’de yaşananların dikkatle incelenmesi ve araştırılması gerektiğini belirterek, “Olaylar çok hızlı gelişti. Bu kadar hızlı gelişme kuşku yaratıyor. Moskova’da yapılan resmi temas sırasında ve sonrasında olumlu bir hava esmişti. Bundan rahatsız olan ülkeler oldu. Özellikle Fırat’ın doğusunda Türkiye ve Suriye’nin işbirliği yapma iradesi çok önemliydi. Ama bizim için çok önemli olan şey ABD için de önemliydi. Yaşananların Moskova mutabakatı sonrasına rastlaması dikkat çekici. Burada hemen sahada provokasyon düşünülmemeli. Provokasyon güçleri hiç umulmadık bir yerde olabilir” dedi.
PEKİN: CIA VE MOSSAD’A DİKKAT
Eski Genelkurmay İstihbarat Başkanı İsmail Hakkı Pekin de Aydınlık’a yaptığı değerlendirmede Moskova’da MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile Suriye Ulusal Güvenlik Büro Başkanı Tümgeneral Ali Memlük arasında yapılan görüşme ve varılan mutabakatın çok önemli olduğunu kaydederek şunları söyledi: “Moskova’da varılan mutabakat önümüzdeki dönem ve Fırat’ın doğusu için kritikti. Sürpriz bir görüşme oldu. Tabi bu birilerini rahatsız etti. Yaşanan olaylarla ilgili bir sürü gerekçe sıralanıyor. Ama bu tür gelişmeler çok farklı seyreder. ABD’nin bölgede özel kuvvetleri var. Bunların dışında paralı askerleri var. İdlib’deki radikal gruplardan bazılarını onlar kontrol ediyor. ABD dışında İsrail de bölgede. MOSSAD da faaliyet yürütüyor. Suriye güçlerine İdlib’den yapılan saldırıları onların organize ediyor olması büyük ihtimal. Bu kesimlerin ortamı germek için faaliyet yürütüp bugünkü ortamı hazırlamaları ihtimal dahilinde. Amaç Türkiye ile Suriye arasında Moskova’da varılan mutabakatı etkisiz kılmak olabilir. ABD ve İsrail’in bölgedeki elemanlarının asıl görevi TürkiyeRusyaSuriye arasında sorun yaratmak. Türkiye Suriye ile doğrudan temasa geçseydi bunlar yaşanmazdı. Bölge kritik bir noktada. Türkiye çok dikkatli hareket etmeli.”