'nin 'dan  hava savunma sistemini teslim alması  basınında geniş yer buldu. ABD'li istihbarat firması Stratfor pazar günü itibariyle Türkiye'ye teslimatına başlanan Rus yapımı hava savunma sistemi S400'lerin artıları ve eksilerine ilişkin bir analiz ortaya koydu.

UÇAĞIN LOKANSONUYLA İLGİLİ 3 KEZ PAYLAŞIMDA BULUNDU
Fetullahçı Terör Örgütü'nün () 'daki darbe girişimi esnasında Başkan 'ın uçağının lokasyonuyla ilgili 3 kez paylaşımda bulunarak dikkatleri üzerine çeken ABD'nin özel istihbarat örgütü Stratfor, kuruluşu, çalışma yöntemleri ve topladığı istihbaratlarla oluşturduğu raporlarla dünyada tartışılmaya devam ederken şimdi de S400'lerin nasıl yok edileceğine dair akıl vermeye başladı. Stratfor'daki analizde yer alan ifadeler ise Türkiye'nin S400 alımıyla bölgedeki güç dengesinin değişeceğinden duydukları rahatsızlığı ortaya koydu.

İŞTEO PAYLAŞIMLAR:

STRATFOR'A GÖRE S400'LERİN ARTILARI ŞÖYLE:
"S400'ler çok yönlü sensörlere, geniş ulaşım ve isabet alanına sahip. Uçakları, daha az oranda ise seyir ve balistik füzelerini vurabiliyor. Esnek hedef alma kabiliyetleri S400'lerin çeşitli tehdit ve saldırılara karşı savunma sağlamasına imkan veriyor.
S400'lerin gizlilik karşıtı kabiliyetleri düşmanın en ileri teknoloji uçaklarını bile vurabilmesine imkan tanıyor. Uzun menzili sistemin tekrar benzin doldurmaya imkanı sunan tankerler ile havadan erken uyarı ve kontrol uçaklarını hedef alabilmesini sağlıyor.
Rus yapımı S400'ler bugün her yönüyle kullanılan en iyi stratejik hava savunma sistemlerinden biri"

STRATFOR'A GÖRE S400'LERİN EKSİLERİ ŞÖYLE:
Eğer bir S400 müfrezesi izole durumdaysa veya başka modern hava savunma araçları tarafından korunmuyorsa kararlı bir bombardımana karşı koyacak kadar füzesi yok. Bir S400 müfrezesinin sekiz roket fırlatıcısı var.

Her fırlatıcıya dört füze yerleştirilebiliyor. Bunlar sadece sınırlı bir düşman saldırısında hasar yaratabilir. Uzaktan gelen füze saldırılarına açıklar.
S400 sensörleri dağlık araziler gibi bazı alanlarda "kör" olabiliyor.

Bu yüzden S400'ler alçak uçan seyir füzelerine karşı yüksekten uçanlara kıyasla daha başarılı. Sonuç olarak izole olmuş bir S400 veya müfreze, tek bir uçak düşürmeden bile yok edilebilir.

STRATFOR'UN KARANLIK DÜNYASI
Stratfor, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminin kritik dakikalarında  Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan paylaşımları ve darbeciler lehine yönlendirmelerle dikkati çekti.

Stratfor yetkilileri, uçağı hızla nasıl tespit ettiklerini ve darbe girişiminin yaşandığı bir ortamda bunları sosyal medyada neden paylaştıklarını tam anlamıyla açıklayamadı.

Stratfor, darbe girişimi gecesi, Erdoğan'ın "'dan sığınma istediği" şeklindeki Amerikan MSNBC kanalının yalan haberini de Twitter hesabından paylaşarak tepki topladı.

"16 TEMMUZ'DA, TWİTTER HESABINDAN ERDOĞAN HAKKINDA GERÇEKLERİ YANSITMAYAN BİR PROFİL PAYLAŞTI"
O gece Erdoğan'ı hedef göstermekle yetinmeyen Stratfor, bir gün sonra 16 Temmuz'da, yine Twitter hesabından Erdoğan hakkında gerçekleri yansıtmayan bir profil paylaştı.

Profilde, Erdoğan'ın 1999 yılında " tarafından hapse atıldığı" ifade edildi. Stratfor, Erdoğan'ın mahkumiyetinin sebebi olarak "şiddet ile dini veya ırksal nefreti teşvik ettiği" iddiasını gösterdi.

TEPKİLERİN ARDINDAN PAYLAŞIMLARI SİLDİ
Erdoğan'ın 2000'li yıllar boyunca "ordunun gücünü azaltmak için çalıştığı" vurgusu yapılan profilde, Cumhurbaşkanı'nın orduya karşı geçmişten gelen kişisel husumetle hareket ettiği imasında bulunularak, takipçilere darbeyle ilgili olağan bir sebepsonuç ilişkisi mesajı verildi.

Kuruluş, uluslararası kamuoyunu yönlendiren açıklamalarına tepkilerin gelmesinin ardından söz konusu paylaşımını sildi.

BU İLK DEĞİL
Darbe girişiminde bir ülkenin liderini hedef göstermesi gibi skandal paylaşımlarda bulunmak Stratfor için olağan bir durum. Zira kuruluşun Güvenlik Başanalisti Fred Burton, analistlerden birine gönderdiği epostasındaki eski Venezüela Devlet Başkanı  ile ilgili ifadeleri kamuoyunda tepkiye neden olmuştu.

Burton epostasında, "Bir zamanlar, onun (Hugo Chavez) helikopter 'kazasını' planlardık." ifadesini kullanmıştı. Bazılarına göre "Gölge " diye tanımlanan, bazılarına göre ise haftalık ekonomifinans dergisi "'in 1 hafta geriden geleni, 45 yüz katı daha pahalısı" denilen Stratfor'un skandal paylaşımlarının Amerikan medyasında alıcısı oldukça fazla.

ÇALIŞANLARIN GEÇMİŞLERİ DİKKAT ÇEKİCİ
Stratfor'un kurucusu olan siyaset bilimci George Friedman, yeni muhafazakar (neocon), İslam karşıtı ve İsrail yanlısı kimliğiyle biliniyor. Macaristan asıllı Yahudi bir ailenin çocuğu olan Friedman, küçük yaşta geldiği ABD'de istihbarat, savaş teknikleri ve askeri teknolojiler konusundaki uzmanlığıyla tanınıyor.

Friedman, 2015'te Stratfor'dan ayrılırken, kuruluşun başına David Sikora getirildi. Sikora, cep telefonu bazlı satışlar olarak tanımlanan mobil ticaret üzerine kurduğu Digby'den ayrılarak Stratfor'un başına geçti.

Digby'ı kısa sürede büyük bir şirket haline getiren Sikora'nın, istihbarat ve savaş teknolojileri gibi konularda uzmanlığı bulunmasa da dijital ortamda daha fazla istihbarat edinmeyi Stratfor'a kazandırmak için şirketin başına getirildiği iddia ediliyor.

Stratfor'un üst kademesindeki çalışanlarının istihbarat konularındaki geçmişi dikkati çekiyor.

Örneğin, 25 yıl CIA'nin dünya genelindeki operasyonlarını yürüten ekibin içinde yer alan Jon Sather, Kasım 2015'te Stratfor'un baş istihbarat sorumlusu olarak işe alındı.

Stratfor'un istihbarattan sorumlu başkan yardımcısı Bret Boyd da ABD Özel Kuvvetler Komutanlığındaki geçmişiyle ön plana çıkıyor.

İstihbarat operasyonları, gelişmekte olan ülkeler ve devletordu ilişkilerinde uzmanlaşan Boyd, ABD ordusundaki görevinde Irak operasyonlarında görevler üstlendi.

Stratfor'un Genel Yayın Müdürü olan David Judson ise Türkiye'deki 8 yıllık geçmişiyle dikkati çekiyor. Doğan Medya Grubu altındaki Referans gazetesinde genel koordinatör olarak çalışan Judson, daha sonra Hurriyet Daily News'in yayın yönetmeni olarak görev yaptı.

Stratfor'un güvenlik ve terör başanalistlerinden Scott Stewart da kuruluşa katılmadan önce ABD Dışişleri Bakanlığında yaklaşık 10 yıl özel ajan olarak çalıştı. Stewart'ın uzmanlık alanları arasında terörist organizasyonlar, onların taktikleri, koruyucu istihbarat ve terörizm eğilimleri bulunuyor.

Stratfor'da başka ne kadar eski CIA veya istihbarat uzmanı çalışanın olduğu bilinmezken, kuruluşun birçok ülkede istihbarat birimleri ve istihbaratçılarla iç içe çalıştığı yönündeki göstergeler, beraberinde soru işaretleri getirmeye devam ediyor.

.