MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Antalya’da Belediye Başkanları toplantısında konuştu. Partisinin Stratejik hedeflerini açıklayan Bahçeli Kılıçdaroğlu’nun baraj açıklamalarına da yanıt verdi.

İşte Bahçeli’nin konuşmalarından öne çıkanlar:

MHP’NİN 5 STRATEJİK HEDEFİNİ AÇIKLADI

Milliyetçi Hareket Partisi Cumhur İttifakı’nın vatan ve millet sevgisiyle pekişmiş ahlaki ilkelerine bağlı ve sadık kalacaktır.

Bu bizim birinci stratejik hedefimizdir.

Milliyetçi Hareket Partisi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin bütün kurum ve kurallarıyla işlerliği ve ilerleyip güçlenmesi için insanüstü bir çaba gösterecektir.

Bu bizim ikinci stratejik hedefimizdir.

Milliyetçi Hareket Partisi, 2023 yılının Haziran ayında TBMM’nde milletvekili sayısını azami düzeye çıkarıp Cumhur İttifakı’nın Anayasa’yı değiştirme çoğunluğuna ulaşması, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrardan ve açık ara farkla Cumhurbaşkanı seçilebilmesi için olağanüstü bir mücadele azmi sergileyecektir.

Bu bizim üçüncü stratejik hedefimizdir.

Milliyetçi Hareket Partisi, terörün kökünü kazıma, bölücülüğün kafasını koparma seferberliğinde her fedakârlığı seve seve yapacak, desteğini önşartsız verecek, bilahare milli ve yerli bir ekonominin tesisi için üzerine düşen sorumlulukları gecikmeksizin icra edecektir.

Bu bizim dördüncü stratejik hedefimizdir.

Milliyetçi Hareket Partisi, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle uyumlu, en geniş demokratik katılımın sağlandığı, toplumun her kesiminin önerilerinin dikkate alındığı, Başkanlık Sistemi’ni kurumsallaştıran yeni bir anayasanın hazırlanması konusunda çalışacak ve bu uğurda siyasi faaliyetlerini yoğunlaştıracaktır.

Bu bizim beşinci stratejik hedefimizdir.

Biz bu stratejilerin istikametinde ne gerekiyorsa yapacağız.

KILIÇDAROĞLU’NA BARAJ YANITI

CHP Genel Başkanı, son grup toplantısında şahsımı hedef alıp, “Sen barajı geçemeyince nereye yüzeceksin, merakım o” diye soru sormuş.

Milliyetçi Hareket Partisi’nin baraj diye bir sorunu olmadığını sen de, senin efendilerin de, hatta bölücü ortakların da açıkça biliyor.

 HDP İLE CHP ARASINDA FARK KALMADI

HDP’nin bir eşbaşkanı grup toplantısında “iktidarın küçük ortağı eriyor” diye konuşmuş.

Ağız aynı, üslup aynı, usul aynı, siyaset aynı, kan bile aynı.

CHP ile HDP arasında herhangi bir fark kalmadı, alın birini vurun ötekine.

Tencere yuvarlana yuvarlana kapağını sonunda buldu.

HDP, CHP’nin paslı anahtarı oldu.

Terörist Demirtaş’ı cezaevinden çıkaracağım diyen Kılıçdaroğlu, bize küstahça baraj hatırlatması yapıyor.

Çünkü canı öyle istiyor, çünkü Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı uykularını kaçırıyor.

Sayın Kılıçdaroğlu, bizi bırak da, maşeri vicdanın barajını nasıl geçeceksin, milli ahlakın barajını nasıl geçeceksin, milli onurun barajını nasıl geçeceksin, milli ve manevi emanetlerin barajını nasıl geçeceksin? Sen onu söyle, ona cevap ver.

YOKSULLUKTAN MEDET VE MENFAAT UMUYORLAR

Pazarı bilmezler, çarşıyı bilmezler, manavı bilmezler, vatandaşlarımız ne yer ne içer kaygı duymazlar; ama konu istismarsa, konu provokasyonsa, konu yalansa, konu dedikoduysa bunlardan daha kabiliyetlisi çıkmaz, çıkamaz.

Yoksulluktan medet ve menfaat umuyorlar. Zira işlerine böyle geliyor.

Enflasyon canavarı başını kaldırdı mı mutlu oluyorlar.

İşsizlik oranı ve işsiz sayısı arttı mı sevinçten havalara uçuyorlar.

Bütçe açık verdi mi bayram ediyorlar.

Dış ticaret açığı artmaya görsün, gülmekten kendilerini alamıyorlar.

Hele dövizin fiyatı bir yükselsin, felaket tellalları hemen ortalığa üşüşüyor.

Onursuz bir kazancı, onurlu bir kayba üstün tutuyorlar.

Varsın Türkiye zarar görsün, hiç umursamıyorlar.

Ne yapsalar boştur, ömürlerinde bir kez olsun adam gibi adam olmayı beceremezler.

Bir kez olsun yerli ve milli duruş sergileyemezler.

Bugün açsak yarın doyarız. Hayatın şaşmaz gerçeği budur.

Bugün işimiz yoksa yarın buluruz. Haysiyetli yaşamın doğası budur.

Şeker yoksa pancar ekim alanını genişletiriz, yağ yoksa ayçiçek ekim alanını artırırız, un yetersizse buğday üretimini yükseltiriz, yine de hiç kimseye mihnet etmeyiz.

Türkiye tarım ürünlerinde dünyada kendi kendine yetecek nadir ülkeler arasındadır.

 MUHALEFET RUSYA’YA YAPTIRIM UYGULANSIN DİYE DAYATIYOR

Rusya ile Ukrayna arasında süren savaşın dünyaya çıkardığı fatura çok ağır olmuş, ülkemiz de bundan etkilenmiştir.

Türkiye, bu savaşın diyalog ve diplomasiyle çözümü için muazzam bir faaliyet yürütüyor.

Ancak zillet ittifakı bunu görmüyor, göremiyor; Rusya’ya yaptırım uygulansın diye dayatıyor.

Gelsinler de bunu otelcilerimize söylesinler.

Gelsinler de bunu Antalya’ya anlatsınlar.

Domates üreticilerimizden tutun da turizm sektöründe çalışan kardeşlerimize varıncaya kadar yaptırımların olması gerektiğini paylaşsınlar, hodri meydan.

Bunları kumanda eden güçler, ne konuşacaklarını, neleri söyleyeceklerini de sipariş veriyorlar.

“ATATÜRK’ÜN PARTİSİ TERÖR ÖRGÜTLERİYLE DÜŞÜP KALKMAKTADIR”

Zillet ittifakı figürandır, üstelik emperyalizmin, Türk düşmanlarının figüranıdır.

Nerede fitne varsa zillet oraya yuvalanmıştır.

Zillet İttifakı Türkiye’ye karşı inancını kaybettiğinden kalben çoraklaşmış, kafa olarak çölleşmiştir.

CHP –İP – HDP – SP – ÖDP Devası Geleceğine yetmeyen partiler aynı kervana girmişler, aynı kafilede yerlerini almışlardır.

Atatürk’ün partisi terör örgütleriyle düşüp kalkmaktadır.

FETÖ bunların yanındadır.