Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) Meclisi, 32. oturumunu tamamladı. Oturumun ardından yapılan açıklamada, 18 Mayıs tarihinin “Uluslararası Denizcilik Kadınları Günü” olarak belirlendiği bildirildi. Açıklanan karar, denizcilik sektöründe kadın istihdamının teşvik edilmesini, sektörde kadın profilinin yükseltilmesini ve IMO’nun Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi 5’e (kadınlara karşı ayrımcılığı ortadan kaldırmak) olan bağlılığını güçlendirmeyi, cinsiyet eşitliğini sağlamayı ve denizcilikte mevcut cinsiyet dengesizliğini gidermek için gerekli çalışmaların desteklenmesini kapsıyor.

IMO Genel Sekreteri Kitack Lim, açıklanan karardan duyduğu memnuniyeti belirterek, 18 Mayıs tarihinin denizcilikteki kadınlar için toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşma çabalarını daha da artıracağını ifade etti. Lim şunları söyledi:

“Karar, denizcilikte kadınların güçlendirilmesine ilişkin 2019 temasının ve 2019’da kabul edilen Meclis kararının mükemmel bir devamı niteliğinde. Üye devletlerin kadınlar için engelsiz bir ortam elde etme çağrısına katılmalarından memnuniyet duyuyorum. Tüm kadınlar, denizcilik ve gemi yapımı da dahil olmak üzere denizcilik camiasının faaliyetlerine tam, güvenli ve herhangi bir engel olmaksızın katılabilmeli.”

AYRIMCILIK ÇOK BARİZ

Denizcilik sektöründe cinsiyet ayrımcılığına ilişkin Türkiye’de yapılan bir araştırma, şu bulguları ortaya koymuştu:

“Denizcilik sektöründe çalışan kadınlar; başta marina ve liman işletmeciliği, gemi kaptanlığı ve deniz turizmi gibi alanlarda çeşitli pozisyonlarda görev almaktadır. Kadın çalışanların ağırlıklı olarak karasal alanlarda çalışması cinsiyet temelli ayrımcılığı gösterse de, özellikle son yıllarda denizcilik sektöründe kadın çalışanların sayısının arttığı gözlemlenmektedir. Denizcilik işletmelerinde kadınlar daha çok insan kaynakları, satışpazarlama, muhasebe gibi kara alanlarında istihdam edilirken, gemi işletmelerinde istihdam edilen kadın sayısı yok denecek kadar azdır ve genel olarak sektörde erkeklerin baskınlığı söz konusudur. Sektörde kadın çalışanların en yoğun olduğu deniz turizmi ve marina işletmelerinde dahi kadın çalışanların oranı %1015’i geçmemektedir. Bu durumun temelinde sektörün erkek gücüne dayalı, çalışma şartları zor ve iş tatmini düşük olduğu düşüncesi bulunmaktadır. Özellikle kadın çalışanların, ‘mesleğin bir erkek mesleği olduğu’, ‘mesleğe uygun olmadıkları’ ve ‘gemiye uğursuzluk getirdikleri’ gibi gerekçelerle ayrımcılığa dayalı söylemler ve kalıplaşmış önyargılarla denizde çalışmadan uzaklaştırıldıkları gözlemlenmektedir. Dolayısıyla sektörde kadın çalışanlara önyargıyla yaklaşılmakta, işe alım, ilerleme ve yükselmede sorun yaratan bir durum olarak ortaya çıkmaktadır. Bu konuda sektörde çalışan kadınlarla yapılan bir röportajda yönetimde yer almak istediklerinde tepki çektiklerini, yükselmek için erkeklere göre daha fazla çalışmak zorunda olduklarını, ayrımcılığın önce iş ilanlarından başladığını, sektörde erkek düşüncesinin hâkim olduğunu, ayrımcılığına yönelik sürekli mücadele etmenin insanı yorduğunu belirtmektedirler.”

TÜRKİYE İLK ADIMI ATTI

Türkiye, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde imzalanan önemli bir protokol ile kadınların denizcilik sektöründe daha fazla istihdam edilmesi yönünde çalışmalarını başlatmıştı. Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından organize edilen Denizcilik Bölümü Kız Öğrencilerine Yönelik Fırsat Eşitliği İş Birliği Protokolü, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu tarafından imzalanmıştı. Bakan Karaismailoğlu burada yaptığı konuşmada şu bilgileri vermişti:

"Bugün burada denizcilik eğitimi alan çok değerli arkadaşlarımızın stajlarına ilişkin güzel birlikteliklere şahitlik ediyoruz. Lisans düzeyinde eğitim veren üniversitelerimizde eğitim gören kız öğrencilerimize mevzuat gereği zorunlu deniz stajlarını yapmaları hususunda üniversitesanayi iş birliğinin güzel bir örneğini hayata geçirmiş oluyoruz. Protokol kapsamında 12 denizcilik şirketimizdeki stajyer kontenjan sayısı 306 olarak belirlenmiştir. Bugün imzaladığımız protokolümüzle kadınların konumunun iş ve toplum yaşamında güçlendirilmesine katkı verirken, denizcilik sektöründe kadınlarımızın daha fazla yer almasına imkan sağlamış olacağız. Zira ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve kadınların güçlendirilmesine yönelik yürütülen politika ve programlar kapsamında denizcilik sektöründe kadın istihdamının artırılması en önemli hedeflerimizden biridir. Denizciliğe gönül vermiş kadınlarımızın da Mavi Vatanımızda üstlenecekleri görevlerle üzerlerine düşenin fevkinde bir başarı göstereceklerine inancım tamdır."