Ekonomik gelişmeler, hammadde girdi fiyatlarındaki dalgalanmalar ile ithalat ve ihracata getirilen düzenlemeler gözlerin tarım ve gıda sektörüne yönelmesine neden oldu. Tarımın başkenti Antalya’da Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (Askon) Antalya şubesi tarafından düzenlenen ‘Tarım Paneli’nde tarımın güncel sorunları ve çözüm önerileri konuşuldu. Manavgat’ta bulunan Tropik Sepeti Tesisleri'nde gerçekleşen panelde, 80 sonrası tarımdan vazgeçildiği, bugün ise en önemli adımın çiftçiyi yeniden üretime kazandırmak olduğu ifade edildi.

20 YILDA ÇİFTÇİ SAYISI YARIYA DÜŞTÜ

Tarımın beka meselesi olduğunu söyleyen Askon Antalya Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Urfan, özellikle tarımda iş gücünün azaldığında dikkat çekerek, “1980 sonrasında ülkemiz tarımında atalet söz konusu. Son 20 yılda çiftçi sayımızın yaklaşık yarısını kaybettik, çoğu şehre göç ettiler. Bugüne bakıldığında en hızlı çözmemiz gereken konu başlığı, çiftçiyi üretime geri kazandırmak olmalı. Bunun içinde çiftçinin finansal gücünü arttırmalı ve girdi maliyetlerini düşürmeliyiz. Tarım bir beka meselesidir ve pandemi bize kendine yetebilen toplumların başarılı olabileceğini öğretmiştir. Tarımda bekayı sağlamanın yegâne koşulu üretmektir” diye konuştu.

ZİRAİ MESLEK LİSELERİNİN SAYISI ARTMALI

Aroma Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mahmut Atom Duruk da şöyle konuştu: “Türkiye'nin geleceği tarımda. Tarımın sürdürülebilir olması ise planlamadan geçiyor. Toprağın metrekare kullanımı, iklim ve ölçek gibi her faktörün birlikte planlanması gerekiyor. Ölçümlerde çok önemli su ve iklim ölçümü doğru yapılmalı. Uzun zamandır üzerinde çalışılan ancak çözülemeyen konu başlıkları var. Toprak kullanımının toplulaştırılması, genç nüfusun üretime kazandırılması… Genç nüfus, tarım ve hayvancılığı kabullenmiyor, eğitimin yaygınlaştırılması ve bunun için zirai meslek lisesi sayısını arttırmamız gerekiyor. Biz tarımda geleceği görebilmeliyiz ancak kulaktan dolma bilgilerle tarımı öngörmek mümkün değil.”

BÜYÜK OVA PROJESİ

Antalya Tarım İl Müdürü Gökhan Karaca ise tarımda dünün yöntemleri ile bugünün sorunlarının çözülemeyeceğini, geleceğin şartlarına uygun planlama yapılması gerektiğini belirterek, “Bakanlık olarak uyguladığımız yol haritalarında buna dikkat ediliyor. Özellikle üzerinde durulması gereken konulardan biri de kırsalda ölçeği büyütmek. Bakanlığın Büyük Ova Projesi gibi projeleri var. Buna göre tarımsal üretim potansiyeli yüksek ancak çeşitli nedenlerle toprak kaybı ve arazi bozulmalarının geliştiği ovalar, koruma alanı olarak belirlendi” dedi. “Türkiye'de yılda 120 milyon ton bitkisel üretim gerçekleşiyor bunun 30 milyon tonunu Antalya tek başına üretiyor” diyen Karaca, şöyle devam etti: “Özellikle bazı baklagil ve hububat çeşitlerinde düşüş olduğunu söyleyebilirim ancak genele bakıldığında üretim artıyor. Üretimi arttırmak için atılabilecek en önemli adımların başında tarım arazilerinin etkin kullanımı ve tarımda arge ve inovasyonun arttırılması geliyor.”