Yunanistan'ın Ege'de kışkırtmaları devam ediyor. Yunan savaş gemileri Türk araştırma gemisi TCG Çeşme'ye yönelik taciz girişiminde bulundu.

Amiral Cem Gürdeniz Yunanistan tarafından Türk gemisine yapılan tacizi değerlendirdi:

Buradaki amaçta sadece Türkiye'yi düşünmemek lazım. Ege gibi kritik bir deniz alanında provokasyon yapılması sadece TürkYunan ilişkileri açısından değil Ege gibi uluslararası deniz ticareti, özellikle Rusya'nın yüzde 65 ithalat ve ihracat yüklerinin geçtiği bir deniz alanının bir kriz alanına dönüştürülmesi perspektifinde de görülmesi gerekir. Dedeağaç'taki diğer bölgelerdeki ABD üslenmelerini de bundan ayıramayız.

Bu Yunanistan'ın kendi stratejik aklı ile yapabileceği bir şey değil. Yunanistan bugünkü içinde bulunduğu durumla Türkiye'yi bu şekilde çarpıcı bir kışkırtmaya cüret edebilecek bir ülke değil. Belli ki bir üst akıl Yunanistan'ı bir piyon gibi kullanıyor.

Jeopolitik bir fırtına başladı. Bütün ülkeler kendi ulusal çıkarlarının korunması için pozisyon alıyor. Yunanistan Türkiye'ye karşı hayalperest hedeflerini ayakta tutabilmek için bu tuzaklara düşüyor olabilir. Önemli olan Türkiye'nin bu kışkırtmalara düşmemesi.

Türkiye suyla ilgili, denizle ilgili alanda araştırma yapıyor. Kıta sahanlığına yönelik sismik bir çalışma değil. 1976 Bern Mütabakatı ile bu yasaklandı. İki taraf da sismik yapmıyor. Yapılan rutin bir çalışma.

''YUNANİSTAN ATLANTİK SİSTEMİN SÖMÜRGESİ HALİNE GELDİ''

Cem Gürdeniz Yunanistan'ın Ege'ye bakış açısıyla ilgili de konuştu. Gürdeniz Yunanistan'ın Atlantik sisteminin sömürgesi haline geldiğini belirtti:

Onlar Ege'yi kendi gölleri gibi görüyor. Geminin araştırma yapmasını 'Benim kıta sahanlığıma girmiş gemi' gözüyle bakıyorlar.

Bunu da kışkırtan güçler var. Bu kışkırtmalar Yunanistan'a avantaj sağlamaz. Aksine bu çelişki üzerinden kendilerini bir nevi Atlantik sistemin sömürgesi haline getirdiler.

Yeni ikili askeri iş birliği anlaşmaları, üs görüşmeleri tartışılıyor, daha da genişletiliyor. NATO'nun en antiamerikancı olan ülkesi şu an tamamen Amerika'nın bir sömürgesi oldu.

Amerika 'Biz Akdeniz'de Girit'i, Ramstein yapacağız' diyor. Bu büyük bir oyunun parçası. Yunanistan gönüllü olarak burada rolünü alıyor, kendini kullandırtıyor. ABD bu fırsatı iyi kullandı.

Cem Gürdeniz, ABD'nin bölgede ülkelerini kullanarak Akdeniz üzerinde etkin bir rol olmaya çalıştığını da vurguladı:

ABD, tek kutuplu dünyadan çok kutuplu dünyaya evrildiğimiz aşamada, Akdeniz'de Yunanistan üzerinden, Güney Kıbrıs Rum yönetimi üzerinden, RomanyaBulgaristan üzerinden pozisyon alıyor. Bunu böyle okumak lazım.

Türkiye'nin Yunanistan'ın kışkırtmalarına aldanıp asla Ege'de bir çatışmada tetiği çeken taraf olmamalıdır.

''DOĞU AKDENİZ TÜRKİYE'NİN ANA CEPHESİDİR''

Amiral Cem Gürdeniz açıklamalarında Doğu Akdeniz'in Türkiye için önemine de vurgu yaparken Türkiye'nin büyük bir kuşatma altında olduğunun altını çizdi:

Doğu Akdeniz Türkiye'nin ana cephesidir. Doğu Akdeniz'i kaybettiğimiz takdirde bütün dünya ile iletişim kopar. Ege en hayati alanlarımızın başında geliyor.

Yunanistan'ın yaptığı Türkiye'yi Doğu Akdeniz'deki mücadeleden uzaklaştırıp Ege'de kalmasını sağlamak. O zaman boş kalan Doğu Akdeniz'i AB ve ABD güçleriyle doldurmak. Bunu sağlamaya çalıştıklarını gözardı edemeyiz.

Türkiye büyük bir kuşatma altında. Türkiye gibi Rusya'da kuşatma altında. Türkiye ve Rusya'nın jeopolitik çıkarları örtüşüyor.

ABD'nin kışkırtmalarına gelerek Türkiye'nin Rusya ile ve Asya güçleriyle ilişkilerinin bozulmaması gerekir. Yüz yıl önce olduğu gibi bizim de karşı güç odaklanmalarıyla hareket etmemiz gerekir.

''DOĞRUDAN BİR KUŞATMA ŞU AN BAŞLAMIŞTIR''

Amiral Cem Gürdeniz, Türkiye'nin ABD ile yaptığı ortak eğitimleri anlamsız bulduğunu belirterek, 'bu tuzaklara düşülmemeli' dedi.

İki hafta önce Türk savaş gemilerinin Amerikan savaş gemileriyle Karadeniz'de geçiş eğitimleri yapmasını anlamış değilim. Türkiye bu tip tuzaklara, hatalara düşmemeli.

Doğrudan bir kuşatma şu an başlamıştır. NATO'nun kararları, ABD ve Yunanistan'ın tatbikatları bunlar yenilir yutulur gelişmeler değil.

Cem Gürdeniz benzer gelişmelerin sürebileceğini de ifade etti:

Türkiye'yi kışkırtmak, Doğu Akdeniz'den uzaklaştırmak için bu krizlerin artacağını düşünüyorum. Türkiye'nin bu tuzaklara düşmemesi gerekir. Yunanistan yaramaz bir çocuk gibi. Bunu kışkırtanlara cevap verilmeli.

Yunanistan halkıyla, devletiyle büyük güçler mücadelesinde kullandırılıyor. Türkiye'nin vereceği cevaplar Yunanistan üzerinden değil büyük güçler üzerinden olmalı.

Türkiye 70 yıldır coğrafyasını AB ve ABD'ye kullandırttı. Türkiye'nin kendi çıkarları doğrultusunda coğrafyasını kullandığı anda krizler başlıyor.

'Ben Türkiye'nin jeopolitiğini öne almasına izin vermem. Türkiye ne istersem onu yapacak' sürecine Türkiye artık evet diyemez. Bu Türkiye'nin iç politikasının da üstündedir. Olay artık beka sorununa dönüşmüştür.

Hegemonya sonrası dünyaya hazırlık var. Türkiye artık tarafını seçmelidir. Asya güçleriyle Batı'nın bu saldırıları bence dengelenmelidir. Türkiye, Çin gibi Rusya gibi saldırı altında olan güçlerle iş birliği yapıp kendi jeopolitik çıkarlarını koruyabilecek yetenekte bir devlettir.

S400'LER İÇİN GİRİT MODELİ

Cem Gürdeniz S400 için konuşulan Girit modeli hakkında da değerlendirmelerde bulundu ve Türkiye'nin egemenliğine dikkat çekti:

Bence çok gereksiz bir model önerisi. Türkiye egemen bir ülke. Hangi silahı ne şekilde temin edip kullanacağını hiçbir güce anlatmasına, hesap vermesine ihtiyaç yok. Türkiye'nin bağımsızlığını bir kez daha vurgulayalım.

Cem Gürdeniz, Yunanistan tarafından yapılan tacizler sonrası Türkiye ile Yunanistan arasındaki diplomatik görüşmelerin durumuyla ilgili konuştu:

Diplomasisi masası savaşta bile devam etmelidir.

Diplomasi masasından hiçbir beklentim yok. Yunanistan'ın hayalleri yürürlükte olduğu sürece, TürkYunan düşmanlığı körüklendiği sürece bunlardan hiçbir sonuç çıkmaz.

Türkiye sabırla davranacak. Belki önümüzdeki 10 yılda 20 yılda çözülemeyecek ama illaki bir noktada çözülecek.

En uygun çözüm Türkiye'nin ve Yunanistan'ın 192355 yılları arasındaki dostluk dönemindeki gibi bir dostluğun oluşması.

Büyük güçler mücadelesinde Türk boğazları, Ege Denizi jeopolitik önem arz eden alanlar olduğu için, yeni dönemde Türkiye ile Yunanistan'ın dostluğunun da isteneceğini sanmıyorum. Bu kışkırtmalar devam edecektir.