Aradan 49 yıl geçti. Asya'nın yükselen ülkesi Çin ve Türkiye arasındaki ilişkiler her geçen gün güçlendi.

Türkiye ile Çin Halk Cumhuriyeti arasındaki diplomatik ilişkiler 1971 yılında başladı. İşbirliği her iki ülkenin de dışa açıldığı, ekonomik ve siyasi olarak yükseldiği 1980’lerden itibaren hareketlilik kazandı. 2010 yılında "Stratejik İşbirliği" düzeyine yükseltilen ilişkiler, karşılıklı üst düzey ziyaretlerin de katkısıyla gelişti.

Sürmekte olan ilişkiler Çin Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Şi Cinping’in 2013 yılında, bizim tarihi İpekyolu adıyla andığımız girişimi Bir KuşakBir Yol adıyla yeniden gündeme getirmesi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu projeyi benimsemesiyle yeni bir ivme kazandı.

2014 yılından sonra ldünyanın tek kutuplu çizgiden çok kutplu eksene evrilmesi dünya siyaset arenasını da ona göre şekillendirdi. Bu süreçte Atlantik ekseni gerilemeye başlarken başta Çin olmak üzere avrasya ülkeleri öne çıktı. 

Avrasya'nın yükleşini sağlayan itici güç Çin Halk Cumhuriyeti'nin büyük ekonomik kalkınma sağlayan Kuşak yol inisiyatifi oldu. Türkiye'nin merkezi konumda ülkelerden biri olduğu bu proje için mutabakat zaptı 2015 yılında imzalandı. 

Yıllar geçtikçe Atlantik sisteminin saldırganlığına karşı güçlenen Asya cephesi, Türk Dış Politikasının resmi rotası olarak belirlendi. Bu kapsamda Ankara 2019'da "Yeniden Asya" adıyla bir açılım başlattı.

"Yeniden Asya" açılımının ilan edildiği gün, 21'inci Yüzyılın yükselen cephesi Asya'da yer almak, Türk Dış Politikasının resmi bir hedefi olarak kayıtlara geçirilmiş oldu.

Buna göre; Savunma sanayi, eğitim, ticaret, teknoloji, yatırım ve siyasi diyalog gibi geniş bir yelpaze üzerine inşa edilecek. Asya coğrafyası bir bütün olarak kucaklanacak. 

ulusal.com.tr