AYDINLIK / ANKARA

Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı, Seyit Rıza'nın idam edilişinin 84. yıl dönümü anma etkinlikleri çağrısının yer aldığı el ilanlarını dağıtanlar hakkında soruşturma başlattı. Savcılığın bu kararını değerlendiren Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Avukat Nusret Senem, "Bu tip haddini bilmez fiillere müsamaha göstermemek lazım. Bunun Ceza Kanununda, 'Suçu ve suçluyu övmek' şeklinde müeyyidesi vardır. Savcılar da bunu uygulamaktadır" dedi.

Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilişlerinin 84. yıl dönümü nedeniyle Dersim Emek ve Demokrasi Platformu’nun düzenlediği anma etkinliği için el ilanı dağıtanlar hakkında “suç ve suçluyu övme” suçundan soruşturma başlattığı belirtildi. Soruşturma kapsamında aralarında HDP Tunceli İl Eş Başkanları ile HDP yöneticilerinin de olduğu siyasi parti, sendika ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin Tunceli İl Emniyet Müdürlüğü’ne ifade işlemleri için çağrıldığı öğrenildi.

‘MÜSAMAHA

GÖSTERMEMEK LAZIM'

Savcılığın kararını Aydınlık’a değerlendiren Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Avukat Nusret Senem, "Bu ilk kez olan bir olay ve önemli bir soruşturma. Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı, görevini yapmış. Cumhuriyete karşı o ayaklanmaya önderlik eden feodal ağalar cezalandırılmıştı. Türk yargısı tarafından bu kişiler suçlu bulunmuştu. Seyit Rıza'nın heykelini dikmek, onunla ilgili anmalar yapmak suçu ve suçluyu övme kapsamındadır. Savcılığın bu konuda soruşturma başlatması, Cumhuriyet değerlerini savunma eğilimidir. Benzer fiiller Diyarbakır'da HDP'liler tarafından işlenmişti. Fakat o zaman savcılar harekete geçmemişti. Savcılığın şimdi bu şekilde bir soruşturma başlatması, bir ilk olarak önemlidir. Atatürk devrimlerini savunma yolunda savcıların görevini yaptığı şeklinde değerlendirilebilir. HDP ve HDP'ye yakın kesimlerin Şeyh Said'le ilgili, Said Nursi ile ilgili eylemleri olmuştu. Hatta CHP'liler Tunceli'de Seyit Rıza heykeli önünde toplantılar düzenlemişlerdi. Bu tip haddini bilmez fiillere müsamaha göstermemek lazım. Bunun Ceza Kanununda, 'Suçu ve suçluyu övmek' şeklinde müeyyidesi vardır. Savcılar da bunu uygulamaktadır" ifadelerini kullandı.

'KEMAL BEYDEN

CESARET ALIYORLAR'

Avukat Ceyhan Mumcu da, "Seyit Rıza bir kalkışmanın önderi olmuş kişidir. Ülkeyi bölmek istemiştir. Seyit Rıza'nın iddiaları nedir? Birincisi askere gitmemek, ikincisi vergi ödememek. Seyit Rıza, Tunceli Kanununa itiraz ediyor. Tunceli Kanununda 'herkese toprak dağıtılacak, herkes eğitime gidecek, herkes silah bırakacak' deniliyordu. Seyit Rıza, 'Hayır biz silah da bırakmayız' diyordu. Ayrıca karakol basıp 28 Mehmetçiği şehit eden biri. Pişkin de biri. İdama giderken 'bir hatadır oldu' diyor. Bir hatadır dediği, 28 Mehmetçiği şehit etmiş. Bu adamı anmakla bu toplumun geleceği için bir şey kuramayız. Birileri bu işi kışkırtıyor. Kemal beyden de cesaret alıyorlar 'Helalleşme' diye. Seyit Rıza ile bu toplum ne kazanacak? Heykelini oraya koymak bile suçluyu övmektir. Bu heykel de kaldırılmalıdır. 'Suç ve suçluyu övmek' diye Ceza Kanunumuzda bir yaptırım vardır. Savcılığın da bu noktada soruşturma açması doğrudur" şeklinde konuştu.

VATAN PARTİSİ  BAŞVURU YAPMIŞTI

Vatan Partisi daha önce, Tunceli’nin Kışla Meydanı’na 29 Temmuz 2010 tarihinde Tunceli Belediyesi tarafından dikilen Seyit Rıza heykeli başta olmak üzere, il sınırları içinde bulunan bütün cadde, sokak, meydan ve diğer tabelalardan Seyit Rıza isim ve sembollerinin kaldırılması için Tunceli Valiliği’ne ve Tunceli Belediyesi’ne başvurmuştu. Seyit Rıza’nın, elebaşılığını yaptığı kalkışma sonucunda yakalanıp, yargılandığı ve 'Vatana İhanet ve Halkı İsyana Teşvik' suçlarından hüküm giydiği belirtilen başvuru dilekçesinde, Seyit Rıza’nın, Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren devletin otoritesini tanımadığı bütün ikaz ve ikna çabalarına karşı feodal beyliğini sürdürmek kararından vazgeçmediği için Mustafa Kemal Atatürk’ün kararlı önderliğinde Dersim Harekâtı ile kalkışmanın ezildiği belirtilmişti.

‘ANMA HUKUK  DEVLETİYLE BAĞDAŞMAZ’

Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Hüsnü Bozkurt, Seyit Rıza'nın devlete isyan ettiğini vurguladı, Seyit Rıza'yı anmanın hukuk devletiyle bağdaştırılamayacağını belirtti. Bozkurt şunları söyledi:

“Seyit Rıza 1937'de Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne başkaldıran ve o bölgede karakol basarak askerlerimizi şehit eden, bölgede ayrı bir hükümet kurmaya çalışan, oradaki 40'a yakın aşiretin altısını yanına çeken devlete isyan eden bir asidir. Daha sonraki olaylar malumdur bilinmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti kendine isyan eden bu şakirtleri gereken şekilde cezalandırmıştır. Tabi ki birtakım istenmeyen olaylar da olmuş olabilir. Bunları tarih kaydetmiştir. Ama aradan 84 yıl geçtikten sonra Seyit Rıza'yı anmak devlete isyan etmiş bir asiyi anmak anlamına gelir. Ve bunun da Cumhuriyetimizle bağdaştırılması, hukuk devletiyle bağdaştırılması mümkün değildir.”