Türkiye Gençlik Birliği (TGB), son zamanlarda yaşanan orman yangınları üzerine bir açıklama yaptı. Kamuoyunun vicdanını yaralayan, son olarak PKK’nın üstlendiği orman yakma eylemleri üzerine TGB yaz kampından açıklama yapan TGB Genel Başkanı Yıldırım Gencer, "Milletimizin gönlü ferah olsun. Orman yakan bir PKK ve bu katliama ortak olan stratejik ortakları olsa da, bu ülkenin sonsuza dek, birlik bütünlük içerisinde yaşaması için savaşan vatansever gençleri var, Atatürkçüleri var" dedi.
Gençer, bölücü terör örgütü PKK’nın 5 gün önce sabotaj düzenlediği Antalya'nın Manavgat İlçesi'nden yaptığı açıklamada, eylemlerin PKK’nın yaşadığı ağır yenilginin sonucu olarak gerçekleştiğini belirtti. Gençer, orman yakma eylemlerinin nedenlerini şu sözlerle vurguladı:
"Gelinen noktada PKK terör örgütü son çırpınışlarını yaşamaktadır. Yok olma seviyesine gelen terör örgütü, yasal uzantısı HDP aracılığıyla yönettiği belediyeleri de kaybedince memleketimize olan nefretlerini ormanlarımızdan çıkarmıştır."
BU ÇARESİZLİĞİ BİLİYORUZ
Orman yakma eylemlerini, Kurtuluş Savaşı sırasında yenilgiye uğrayarak kaçan Yunan Ordusu'nun şehirlerimizi yakmasına benzeten Gençer, "Büyük Taarruz Zaferi'yle rezil olan ve hezimete uğrayan işgal kuvvetleri ülkemizi yaralı bir şekilde bırakmak için nasıl şehirlerimizi ve kasabalarımızı yaktıysa; terör örgütü PKK yeryüzünden silinirken son bir hamle olarak ormanlarımızı yakmaktadır. Ancak sonları daha kötü olacaktır" dedi.
SÖZ KONUSU PKK OLUNCA NEDEN SESSİZLER
HDP’nin PKK’nın yasal uzantısı olduğunu kaydeden Gençer’in hedefinde, HDP ile işbirliği içinde eylemler yapan kişi, kurum ve kuruluşlar da vardı. "Binlerce hektar alanımız yanarken, insanlık ve doğa düşmanı HDP/PKK’nın yanında olan; siyasal partiler, gazeteciler, sözde aydınlar, tivitır fenomenleri söz konusu PKK olunca çok söz ettikleri vicdanlarını kuma mı gömmüşlerdir" diyen Gençer, Avrupa Birliği fonlu derneklerle çevre eylemi yapan kuruluşların konu PKK eylemleri olunca sessiz kalmasını sert sözlerle eleştirdi.
Bazı medya kuruluşlarının da batının stratejik taşeronu olduğunu belirten Gençer, yapılan haberlerde orman yangınlarını PKK’nın gerçekleştirdiğini görmezden gelen basın kuruluşlarına tepki gösterdi.
FİDAN SEFERBERLİĞİ BAŞLATIYORUZ
Türk Gençliği olarak seferberlik başlattıklarını aktaran Gençer, "Vatan sevgisi ve doğa sevgisi bir bütündür. Türkiye Gençlik Birliği olarak, ağaçlarımızın, insanlarımızın ve hayvanlarımızın yaşam alanlarına kastedenlere asla müsaade etmeyeceğiz. Kendimize güveniyoruz. Çünkü vatan sevgimizde de, doğa sevgimizde de tutarlıyız" diyerek TGB’nin 19 Mayısımızın 100. Yılı itibariyle başlattığı fidan kampanyasını büyütme çağrısı yaptı.
TGB Genel Başkanı Yıldırım Gençer’in yaptığı açıklamanın tam metni şöyle:
"Saygıdeğer Türk Milleti, Türk Gençliği ve Değerli Basın Mensupları,
Sizlere cennet vatanımızın bir köşesinden, Antalya’da düzenlediğimiz TGB Yaz Kampından sesleniyoruz. 5 gün önce PKK terör örgütü tarafından ciğerleri yakılan Manavgat’tayız. Türk Gençliği olarak şehirlerimizin ve ormanlarımızın ateşler içinde yakılmasına seyirci kalmıyoruz. Memleketimizin havasına, suyuna, toprağına, taşına ayrıca vatanseverlik ve insanlık değerlerine sahip çıkıyoruz!
ABD’nin taşeronu, ülkemizi bölmek üzere konumlandırılan PKK terör örgütü; 2015’ten bu yana Mehmetçiğin pençesi altında hendeklere gömülmektedir ve ezilmektedir. Türk ordusu yaptığı sınır ötesi operasyonlarla canı pahasına terörün ve emperyalizmin kökünü kazımaktadır. Terör örgütü tarihinin en ağır darbesini almaktadır. Bugün de devam eden Pençe Harekatı, PKK’yı tarihten silme kararlılığıyla sürdürülmektedir. Gelinen noktada PKK terör örgütü son çırpınışlarını yaşamaktadır. Yok olma seviyesine gelen terör örgütü, yasal uzantısı HDP aracılığıyla yönettiği belediyeleri de kaybedince memleketimize olan nefretlerini ormanlarımızdan çıkarmıştır. Mehmetçiğimize kurşun olan belediye adı altındaki PKK üsleri ellerinden alınmıştır. Telaşları bundadır.
Çocuk, kadın, işçi, öğretmen, sivil ve asker katili, vatan ve millet düşmanı olan PKK terör örgütü aynı zamanda doğanın ve yaşamın da düşmanı olduğunu son eylemleriyle bir kez daha kanıtlamıştır. Son 1 ayda PKK terör örgütü tarafından; Muğla, Balıkesir, Uşak, İzmir, İstanbul, Mersin, Çanakkale, Manisa, Nazilli gibi il ve ilçelerimiz başta olmak üzere çok sayıda ormanımız eş zamanlı olarak yakılmıştır. Ülkemizin binlerce hektarlık nefes kaynağı yok olmuş, içinde yaşayan birçok canlı küle dönmüştür.
PKK’nın bu çaresizliğini, tarihimizden tanıyoruz. İşgalci Yunan ordusunu hatırlayalım. Büyük Taarruz Zaferiyle rezil olan ve hezimete uğrayan işgal kuvvetleri ülkemizi yaralı bir şekilde bırakmak için nasıl şehirlerimizi ve kasabalarımızı yaktıysa; terör örgütü PKK yeryüzünden silinirken son bir hamle olarak ormanlarımızı yakmaktadır. Ancak sonları daha kötü olacak. Kaçacak yerleri dahi olmayacak. Ordumuzun ve milletimizin büyüklüğü ve dirayetiyle bizim yaralarımız sarılacak; ancak onlar ebedi ve unutulmaz bir mağlubiyetin öznesi olacaklar.
PKK’yı tanıyoruz ve sonunu görüyoruz. Şimdi soracağımız sorular ise, her durumda HDP/PKK’ya göğsünü siper eden, insan ve doğa katili olan bu teröristleri görmezden gelenleredir.
Türkiye Gençlik Birliği olarak soruyoruz:
Binlerce hektar alanımız yanarken; İnsanlık ve doğa düşmanı HDP/PKK’nın yanında olan; siyasal partiler, gazeteciler, sözde aydınlar, tivitır fenomenleri söz konusu PKK olunca çok söz ettikleri vicdanlarını kuma mı gömmüşlerdir?
Konu ekoloji olunca mangalda kül bırakmayan Avrupa Birliği fonlu sözde dernekler, PKK orman yakınca neden tek bir tepki bile göstermemekte ve vicdanlarımızı yaralayan bu doğa katliamını yapanları görmezden gelmektedir?
Tek gayeleri içeriksiz muhalefetle batının stratejik taşeronu olmak olan malum medya kuruluşları İzmir’i 53 saat boyunca yakan alevleri hangi görevle görmezden gelmektedirler?
Bütün bunlar yaşanırken, görevden alınan HDP Belediye başkanlarına sahip çıkmak, teröre el verenlere sarılmak hangi demokrasinin tanımına sığmaktadır?
Bu sorular yanıtlıdır. Ve bu soruların muhataplarını Türk milleti çoktan mahkum etmiştir. Türkiye düşmanlıkları, halk düşmanlığından, doğa düşmanlığına kadar düşmektedir. Ayrıca bu fiillerin merkezi olan PKK’nın uzantısı HDP derhal kapatılmalıdır. İnsanımızı ve doğamızı katleden böyle bir yapıya özgürlük tanınamaz.
Vatan sevgisi ve doğa sevgisi bir bütündür. Türkiye Gençlik Birliği olarak, ağaçlarımızın, insanlarımızın ve hayvanlarımızın yaşam alanlarına kastedenlere asla müsaade etmeyeceğiz. Kendimize güveniyoruz. Çünkü vatan sevgimizde de, doğa sevgimizde de tutarlıyız!
Buradan bir kez daha cephede büyük fedakarlıklarla bölücü terörü tarihe gömen Mehmetçiğimize, polisimize selamlarımızı ve başarı dileklerimizi gönderiyoruz. Onları asla yalnız bırakmayacağımızın sözünü seviyoruz.
Seferberlik başlatıyoruz! Türk Gençliği olarak PKK terörünün zarar verdiği ormanlarımızı yeniden canlandırmak için binlerce fidan dikerek, geleceğimize vatanseverliğin tohumlarını serpeceğiz. 19 Mayısımızın 100. Yılı itibariyle başlattığımız fidan kampanyamıza daha çok sarılacağız.
Kütahya’nın, Çanakkale’nin ve İzmir’in dağlarında yeniden çiçekler açtıracak, yurdumuzun bütün alanlarında yalnız ormanlarımızı değil, geleceğe dair umudumuzu da yeşerteceğiz.
Milletimizin gönlü ferah olsun. Orman yakan bir PKK ve bu katliama ortak olan stratejik ortakları olsa da, bu ülkenin sonsuza dek, birlik bütünlük içerisinde yaşaması için savaşan vatansever gençleri var, Atatürkçüleri var!
Tüm Milletimizi fidan seferberliğimize omuz vermeye davet ediyoruz."