Son bir ayda bunları yaşadık:

İdlib’deki terör grupları Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın fotoğrafını yaktı.

PKK’ya yakın haber siteleri Fırat’ın doğusuna TSK’nın girmesinden Suriye’nin memnun olacağını yazdı.

Diyanet, tarikat ve cemaatlerin holdingleştiklerini, bazılarının yabancı istihbarat örgütleriyle ilişkili olabileceklerine dikkat çekti.

Tarikatlar Diyanet’i hedef aldı.

Kürt kökenli yurttaşlarımız HDP’nin kapısına dayandı. “Başlarız sizin Kürdistan davanıza” diye haykırdı.

Dört yıl önce kürsüden indirilen Metin Feyzioğlu tekrar kürsüye çıktı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Çin’de “Uygur konusunu istismar edenler var. Çin’le dostluğumuz gelişecek.” dedi.

Milli Eğitim Bakanı, eğitimde milli kimliğin önemli olduğunu vurguladı.

 Kamulaştırma yetkisi içeren kararname yayınlandı.

Ermenistan’da Talat Paşa’nın kafasını, ayağının altına alan katilin heykeline Osmanlı Ocakları tepki gösterdi...

Gelişmenin ve değişmenin yönünü görenler için bunların hiçbiri “ezber bozan olay”

değil.

ABD Türkiye’de iktidarını kaybetti. Saflaşma değişti.

İkinci Dünya Savaşı’nın bittiğinden habersiz Japon askeri Hiroo Onada ormanlarda 30 yıl “savaşmıştı”.

Yukarıda sıraladığımız mücadelelerde doğru mevzide bulunmayanlar “ormanda kaybolmuş” olabilir.

2014’de Silivri duvarlarının yıkılmasından sonraki yeni süreci kavrayanlar ise doğru mevzide programlarını kararlılıkla savunmaya devam ediyor.


Aydınlık