Star gazetesi yazarı Ardan Zentürk köşesinde “Sayın Erdoğan, anketleri şaşırtan her zaman ‘dip dalga’ oldu” başlıklı yazısında, “Erdoğan, kendi ifadesiyle, 1989’daki Beyoğlu Belediye Başkanlığı adaylığından bu yana anketlerle çalışan bir siyasetçi. Son günlerde, anketlerdeki karmaşadan söz ediyor, güvenilmez bulduğunu ifade ediyor” ifadelerini kullandı.
“Anadolu’nun bilge kimliği, PKK ile mücadeleyi her zaman devletin meşru silahlı güçlerine bıraktı. Millet, Kürt komşusuna asla düşman olmadı, emperyalizmin bu topraklarda beklediği “iç savaş” senaryosuna da izin vermedi” diyen Zentürk, şöyle devam etti:
“Ama FETÖ’ye bakış farklıdır.
1 Muhafazakardindarlar, yıllarca kendinden bildiği insanların aslında Amerikan ajanı olduğunu gördü.
2 Eğitim, kardeşlik, diyalog gibi kavramların TSK içinde yapılanma, hukuku teslim alma, sonrasında da ülkeyi Amerikanİsrail ittifakına peşkeş çekme amaçlı kullanıldığını anladı.
Milletin düne kadar yüzlerine yerleştirdikleri mütedeyyin gülümseme ile bu kadar büyük bir ihaneti gerçekleştiren bir örgüt çerçevesinde siyaseti sorgulaması kaçınılmazdır.”
“TESTİ KIRILDIKTAN SONRA KONUŞAN ÇOK OLUR”
Ardan Zentürk, “Sözü uzatmadan söyleyeyim” diyerek yazısını şöyle sonlandırdı:
“Millet, FETÖ ile mücadelenin TSK, İçişleri ve Adalet Bakanlıkları ile sınırlı kaldığına, özellikle siyasetin (hangi parti olursa olsun)FETÖ’den temizlenmediğine, sivil bürokrasinin de ihanet zamanını bekleyen, güvenilmez kriptolarla dolu olduğuna inanıyor.
Bu güçlü bir duruş, yarının siyasetini de bu duruş belirleyecek.
Eğer, mütedeyyin muhafazakar kesimde güçlendirilen mağduriyet edebiyatı siyaset olarak beni zora sokar, FETÖ’nün silahlı adamlarıyla yargıdaki unsurlarını temizleyelim, geri kalanını da kazanmaya çalışalım diye bir düşünce varsa, tarihi yanılgıdır.
Bu tür bir strateji, Anadolu’nun geleneksel muhafazakar oy depolarında küçük bir etki yapabilir, (ters tepme eğilimi de yüksektir) amametropol orta sınıfının büyük ölçüde kaybına yol açar.
ErdoğanBahçeli ikilisin samimiyetine inanmasam ben de kolay yolu seçer, eyyamcılık yapabilirdim ama olmuyor ufukta beka mücadelesi var!..
Daha önce de söyledim, testi kırıldıktan sonra konuşan çok olur, (1) önemli olan testinin kırılmasını önlemektir.”