"DEĞİŞİM’ diye Kemal Kılıçdaroğlu’nun koltuğuna oturan, 2010’dan itibaren geçmiş 12 seçim mağlubiyetinin ortaklarından olan Özgür Özel, 20 gün içinde CHP’de hiçbir şeyin değişmeyeceğini hatta daha da kötüye gideceğini gösterdi.
Kimsenin Kürt kökenli yurttaşları daha az eşit görmesi söz konusu değilken Özgür Özel’in bu sözleri içine düştüğü siyasi acziyeti gösteriyor.
ÖNSEÇİM VAADİ YALAN
4 Kasım’daki Kurultay’da namus şeref sözü verip, dağıttığı broşürde; “Milletvekili, belediye başkan ve meclis üyeleri adayların belirlenmesinde önseçim temel olacaktır” vaadinde bulunmasına rağmen, iki hafta sonra “Önseçim konusunda terminolojik bir fark var” diye bundan vazgeçerken, “Önseçim demeyelim sonucuna uyulacak temayül yoklaması” diye bir şey uydurup parti üyelerini aldattı. Bu Özgür Özel’in kişisel ve siyasi ahlakı tutarlılığı ile ilgili olsa da en fazla partisi üyeleri ile onu ilgilendirir.
Parti üyelerine verdiği sözleri tutmaması, muhalefet ederken abartılı ve provokatif söylemleri bir kenara, Atatürk’ün kurucusu olduğu CHP’nin başında olan bir kişi olarak PKK’nın siyasi kolu HEDEP ile kurmaya çalıştığı ilişki biçimi sadece parti için değil Türkiye için de tehlikeler içeriyor.
Kişisel olarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun PKK/HDP ile kurduğu ilişkinin tehlikelerine zamanında dikkat çekmiştim, 31 Mart 2024’teki yerel seçim öncesi Özgür Özel’in PKK/HEDEP ile kurmaya çalıştığı ilişkinin daha da tehlikeli noktalara varacağı görülüyor.
PKK/HEDEP’LİLERLE OPERA
Bunun için ilk açık adımını, hafta içinde Kadıköy’de PKK/HEDEP’li Pervin Buldan ile “Kürtlerin devleti olmalı” gibi bölücü söylemleri olan bir opera sanatçısını dinlemeye gitmesi, ardından sahneye çıkıp elini öpmesi ile attı. Konuyla ilgili eleştiriler üzerine de, “Ben kendisini bir sanatçı olarak ve Kürt vatandaşların gurur duyduğu bir sanatçı olarak, yurtdışında başarılı bir sanatçı olarak elini nezaketen öptüm. Burada da hiçbir pişmanlığım yok” diye savunması ise PKK/HEDEP ile kurduğu ilişkiyi daha da geliştireceğinin işaretini verdi.
Yerel seçimleri kazanmanın yolunu PKK/HEDEP ile işbirliğine bağlayan Özgür Özel, tutumunu CHP genel başkanlığı koltuğuna oturmadan göstermişti.
KILIÇDAROĞLU’NUN BIRAKTIĞI YERDEN
Hatta, Kemal Kılıçdaroğlu’nu 24 Mayıs 2023 tarihinde Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ile imzaladığı, kamuoyuna da açıklanan protokol üzerinden şöyle eleştirmişti: “CHP’nin şu anki durumuyla iki ittifak potansiyelinde sıfırlama var. Bir, eski ittifak ortaklarımızla. İki, toplumsal ittifak. Buradan kastım Kürt seçmen. Ben Kemal Bey’e, Soylu’dan kurtulacağım diye oy verdim meğer Zafer Partisi’ne oy veriyormuşum diyor. Bu kırgınlığı aşmanın yolu o imzayı atan liderin değişmesi. Diyarbakır’da ‘Aman Özgür Başkan değişim yoksa oy vermeyeceğiz’ diyorlar.”
Sonunda “değişim” gerçekleşti ve Kılıçdaroğlu’nun koltuğuna Özgür Özel oturdu. Özgür Özel, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bıraktığı yerden devam edeceğini gösterdi.
SORUN KÜRT DEĞİL BÖLÜCÜ OLMAK
Tartışmanın bir tarafı olan Zafer Partisi Genel Başkanı, Kemal Kılçdaroğlu ile 24 Mayıs’ta imzaladığı ve kamuoyundan gizlediği gizli protokolü açıklarken konuya değindi ve Özgür Özel’in CHP’yi sürüklediği akıbeti şöyle tarif etti:
“... Bu projenin kabulünden HDP seçmeninin rahatsız olduğu iddiası maalesef CHP’nin yeni genel başkanı Özgür Özel tarafından ifade edilmiş, kongre sürecinde de siyaseten insafsızca istismar edilen bu açıklamalarını Türkiye’nin bir bölümü üzerinde Kürdistan kurmayı hedefleyenlerin elini öperek taçlandırmıştır. Öyle gözüküyor ki CHP liderliği geçmiş hatalardan ders çıkarmak yerine yeni vahim hatalar ile yeni bir başarısızlığa doğru yelken açmaktadır.”
Özgür Özel, elini öptüğü kişinin “Kürt kökenli” olmasını, “sanatçı” olmasını gündeme getirerek konuyu saptırmaya çalışsa da, o öpücüğün PKK/HEDEP ile işbirliği için atılmış bir adım olduğunu gizlemeye çalışıyor. Sorun adı geçen kişinin Kürt olması değil, “Kürt devleti” söylemiyle bölücülerle aynı söyleme sahip olması.
Kendisinden önceki genel başkan Kılıçdaroğlu nasıl Zafer Partisi ile yaptığı protokolü gizlediyse Özgür Özel de opera sanatçısı üzerinden siyasi amacını gizleyerek kamuoyunu aptal yerine koymaya çalışıyor ama artık kimseyi inandıramıyor.
Hürriyet