Aydınlık İdlib için uyarıda bulunmuştu. “Kontrolsüz gerginlik” manşeti atmıştı.

Aynı gün sıcak çatışma yaşandı.

“Silahlı muhalifler”(!) saldırıya geçti.

Rus savaş uçakları devreye girdi.

Moskova’dan Türkiye’ye;

“Teröristlere desteği kesin” mesajı geldi.

Sonrasında ortalık biraz sakinlese de gerilim yüksek.

Erdoğan 28 Şubat tarihini vermişti. O tarihe kadar gerilim daha da yükselecek gibi.

NATO KARTI

Bu gelişmeler yaşanırken NATO tartışması başladı.

NATO’cular harekete geçti.

Durumdan vazife çıkarmaya çalışıyorlar.

Türkiye de NATO’yu aktif tutum almaya çağırdı.

Bir anlamda Rusya’ya karşı “NATO kartına” sarıldı.

ABD’den istendiği söylenen Patriot da cabası.

Fırat’ın doğusunda yaşananlar çabuk unutuldu.

ABD VE NATO’NUN TAVRI

ABD ve NATO gelişmelerden memnun.

Ama hemen atlamıyor.

Ağır davranıyor.

Ama ateşe odun atmayı da ihmal etmiyorlar.

DİPLOMATLAR UYARISI

Duayen bir diplomat da tuzak uyarısı yaptı.

ABD’nin niyetini şöyle değerlendirdi:

“ABD doğrudan müdahil olmaz.

Müdahil olursa Rusya ile çatışır.

Bunu istemez.

Türkiye’nin sırtını sıvazlar.

Küçük bazı destekler verir.

Bunlar işin bir yanı.

Diğer yanı daha önemli:

Türkiye’yi yalvartma politikası izliyor.

Erdoğan’ın itibarını sarsma taktiği uyguluyor.

İktidarı zora sokma planı devrede.

Bir sonraki adım da belli.

‘ABD dostu’ muhalefeti iktidara taşıma.

Pentagon için hazırlanan;

RAND Corporation raporunun özü de bu.”

TUZAK

Suriye yönetimi ile doğrudan temasa geçmemenin sonuçları.

Sıfır maliyetli hamleler yapılmayınca;

Yüksek maliyetli hamleler öne çıktı.

NATO’dan, ABD’den yardım çabaları;

Yanlışı, bir başka yanlışla düzeltme gayreti.

Yılbaşından bu yana yaşananlar bile her şeyi özetliyor.

Hepsi ilk düğmeyi yanlış iliklemenin sonucu.

UYARDIK, DİNLETEMEDİK

“Cumhurbaşkanlığı sistemi” tuzak dedik.

Şimdi daha iyi anlaşılıyor.

“İstanbul seçimlerinin yenilenmesi” tuzak dedik.

Gerçek ortaya çıktı, ama bedeli ağır oldu.

7 ay önce “TürkRus ilişkilerine İdlib tuzağı” uyarısı yaptık.

Sanırım artık tartışmaya gerek yok.

Her şey ortada.

“NATO ve ABD’yi bölgeye davet” de aynı.

Tuzak! Hem de çok tehlikeli bir tuzak!

AK PARTİ’NİN HALİ

Ak Parti’de de gerilim artıyor.

Parti toplantılarında destek verilse de;

Kulislerde durum farklı.

Gelişmelerden kaygı duyanların sayısı yüksek.

Hele Akdeniz ve Ege bölgesi milletvekilleri;

Tarım ve turizmden çok endişeli.

“Uçak krizi günlerine dönersek biteriz.

Taban Rusya konusunda uyarıyor.

‘Sakın ha!’ tepkisi gösteriyor” diyorlar.

Milli Savunma Bakanı Akar’ın;

“Rusya ile çatışma niyetimiz yok” açıklaması rahatlatmış.

Ama yine de kaygı sürüyor.

BAKANLAR, BÜROKRATLAR

Dünyada bazı yorumcular;

“Erdoğan sinirle bir şey söylüyor.

Alttakiler ikballeri için susuyorlar, hatta alkışlıyorlar” yorumu yapıyor.

Bunu Ak Partili önemli isimlere sordum.

İtiraz eden olmadı.

Onların değerlendirmesi de şöyle:

“Bakanlarla baş başa görüşüyoruz.

Çoğu yanlışları görüyor.

Ama Reis ne derse onu tekrarlıyorlar.

Hepsi koltuklarında kalma derdinde.

Kabine değişikliği sürekli gündemde.

‘Demokles’in kılıcı’ gibi.”

Durum kritik.

“Devlet aklı”nın devreye girmesi şart.

Aksi halde ...

Düşünmek bile istemiyorum..!


İsmet Özçelik

Aydınlık