İstanbul seçimi bitti.

Ben bu satırları yazarken henüz sonuçlar belli değildi.

Ama fark etmez.

Kim kazanırsa kazansın Türkiye’nin gündemi belli.

İlk sırada ekonomi var.

Diğer gündem maddeleri de şunlar:

Doğu Akdeniz, Kıbrıs, Fırat’ın doğusu, S400, terör, …

Hepsinin arkasında ABD var.

Aslında Türkiye, “ABD sorunu” ile karşı karşıya.

İYİLER

Doğu Akdeniz’de gidişat olumlu.

Kararlılık var.

Fatih’ten sonra Yavuz sondaj gemisi de görev başında.

Kıbrıs’ta da gelişmeler iyi.

Maraş’ı yerleşime açma hamlesi.

Yeni deniz üssü çalışması.

S400’ler de aynı.

Erdoğan bir ay içinde geleceğini açıkladı.

ABD’nin tüm engelleme çabaları boşa çıkıyor.

PKK terörü konusunda da başarı yüksek.

Terör örgütü bölünmüş durumda.

FETÖ’yle mücadelede zafiyetler görülse de örgüt zorda.

KARARSIZLIK

Suriye’de ise kararsızlık yaşanıyor.

Şam’la doğrudan ve açık temasa geçilmemesi en büyük zafiyet.

İdlib operasyonu gecikiyor.

Bu gecikme Fırat’ın doğusunda PKK/PYD’ye yarıyor.

ABD ve PKK/PYD zaman kazanıyor.

KÖTÜ

Ekonomi ise çok kötü.

Ekonomi yönetimi çıkmazda.

Seçimler nedeniyle bütçe disiplini falan kalmadı.

Öngörülen yıllık bütçe açığı 5 ayda verildi.

Sosyal güvenlikteki açık da ayrı.

İpin ucu iyice kaçmış durumda.

Böyle gitmez.

Bütçenin toparlanması zorunlu.

BANKALAR

Kriz bankaları zorluyor.

Yaşanan durgunluk ve küçülme kredilerin geri dönüşünü olumsuz etkiledi.

Toksik krediler” diye adlandırılıyor.

Yabancılar “bad bank” (kötü kredi) ifadesini kullanıyor.

Batmış krediler çözüm bekliyor.

Kulağımıza gelen bilgiler var.

Batık kredileri devlet üslensin;

Bankalar da karşılığında devlete hisse versin.

Son günlerde bu formül dillendiriliyor.

Sektörün önemli bölümü yabancılarda.

Ne yapacakları henüz belli değil.

ACİL ÖNLEM

Hemen hemen her sektörde sıkıntı yaşanıyor

Acil önlem” kapıya dayandı.

Ama iktidar ne yapacağını bilmiyor.

Hâlâ borcu borçla çevirme hesapları yapıyor.

Günü kurtarma çabası önde.

Karar alacak kadrolara ise güven yok.

23 Haziran geçti.

Artık iş ertelenecek boyutu aştı.

Sorunlar büyük olsa da çözümsüz değil.

Ancak iktidar “Türkiye ittifakı” için ayak sürüyor.

Çok geç olmadan adım atmak zorunlu…

Yoksa..!

Düşünmek bile istemiyorum…


Aydınlık