Ankara'nın Ayrancı semti Portakal Çiçeği Sokak'ta 20 yıl önce gerçekleşen suikastın perde arkası, MİT'in eski Özel Kuvvetler mensubu Nuri Gökhan Bozkır'ı yakalayıp Ukrayna'dan Türkiye'ye getirmesiyle hızla aralanmaya başladı.

Sabah'ın haberine göre artık aydınlanan Hablemitoğlu suikastı dosyasında bir numaralı şüpheli, FETÖ'nün elebaşı Gülen'den sonraki ikinci isim olan Mustafa Özcan. İkinci şüpheli ise Enver Altaylı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, toplanan deliller, alınan ifadeler ve cep telefonlarına ait Historical Traffic Search (HTS) kayıtlarından yola çıkarak FETÖ'nün iki numaralı ismi olan ve Gülen'den sonra örgütün başına geçmek için çabalayan Türkiye İmamı Mustafa Özcan'ın 2002'de Hablemitoğlu ile görüşmeye çalıştığını belirledi. Savcılığın tespitlerine göre bu görüşmeye halen cezaevinde olan FETÖ şüphelisi eski istihbaratçı Enver Altaylı yardımcı oldu. Altaylı'ya bu süreçte yardım eden kişi ise Nizamettin Avşar idi. Bu kapsamda Avşar'a yurtdışına çıkış yasağı kondu.

Kitabını yazdığı Ruzi Nazar üzerinden CIA'ya da hizmet veren Altaylı ile Özel Kuvvetler Komutanlığı arasındaki bağlantıyı sağlayan bir isim daha vardı: Aydın Köstem. Köstem'in de tıpkı Bozkır gibi Özel Kuvvetler'de görevli Mehmet Narin ile bağlantıyı sağlayan kişi olduğu tespit edildi. Bu kapsamda şüpheliler Aydın Köstem ve Mehmet Narin hakkında da yurtdışına çıkış yasağı kondu.

Savcılığın 20 yıllık Hablemitoğlu suikastı düğümünü çözmeye yaklaştıran son önemli gelişme ise maktulün evinin yakınında iki farklı tarihte ve son olarak cinayetten bir gün önce keşifistihbarat yaptığı anlaşılan aracın plakasının bulunmasıyla birlikte maktulü takip eden iki kişinin kimliklerinin belirlenmesi oldu.

Suikasttan sonraki yıllarda vefat eden kilit görgü tanığı, Hablemitoğlu'nun komşusu Nurhan Yıldırım'ın eski ifadesi sayesinde, Hablemitoğlu'nun öldürülmeden önce gözlendiği 06 TBZ 08 plakalı beyaz Doğan S marka aracın ruhsat sahipleri de bulundu.

Bu kişiler, Bozkır'la birlikte altı kişilik hücrede keşifistihbarat timinde görev yapan İrfan Birkan ile Birol Ercan'dı.

Şüpheliler İrfan Birkan ve Birol Ercan'ın, Nurhan Yıldırım'ın tanıklığı üzerine polis tarafından "Burada ne arıyorsunuz?" diye sorgulandığı ve bu sorgudan sonra da Nuri Gökhan Bozkır'ı telefonla aradıkları tespit edildi. Birkan ve Ercan'ın ifade verdikten 1.5 saat sonra da Bozkır'ı telefonla aradıkları ortaya çıktı. Bunun üzerine Bozkır'ın ismi de dosyaya dâhil edildi.

Bozkır'ın Hablemitoğlu cinayetinden iki saat önce ağabeyinin üzerine kayıtlı olan sim kartın bulunduğu telefonunu kapattığı ve ertesi güne kadar açmadığı belirlendi.

Bozkır'ın, telefonu açtıktan sonra cihazına Özel Kuvvetler'den bir astsubayın sim kartını taktığı, kendi sim kartını ise bir ay boyunca kapalı tuttuğu tespit edildi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, 7 Şubat darbe girişiminin, karanlık örgüt FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine kadar ülkemizin milli güvenliğini ve egemenliğini hedef alan bir dizi terör faaliyetinin ilk halkası olduğunu söyledi.

Çelik, "FETÖ, 7 Şubat'ta ve sonrasında Türkiye'nin bölgesel ve uluslararası politika geliştirme kabiliyetini hedef almıştır. Türkiye düşmanlarının maşası olduğunu ortaya koymuştur" dedi.

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş da "Yeniden büyük Türkiye hedefimizin gerçekleşmesine engel olmak isteyenler, 7 Şubat'ta, 1725 Aralık'ta, Gezi kalkışmasında ve en son 15 Temmuz'da aziz milletimizin sağduyusunu, milli iradeye ve demokrasiye sahip çıkışını gördüler" diye konuştu.

Ankara Cumhuriyet Savcısı Zafer Ergün'ün eski, yeni bütün delilleri göz önünde bulundurarak yürüttüğü hummalı, titiz soruşturma sürecinin sonunda Hablemitoğlu'nun katil zanlıları hakkında geçen hafta gözaltı kararı verildi. İrfan Birkan, Birol Ercan, Aydın Köstem, Nizamettin Avşar, Mehmet Narin geçen hafta Ankara'daki adreslerinden gözaltına alınarak sorgulanmaya başlandı. Savcılık sorgularında hem Birkan, hem de Ercan olay yerine hiç gelmediklerini beyan ederek savcılığı yanıltmaya çalıştı. Savcılık soruşturmasının ardından suikastta tetiği kimin çektiği belirlenecek.