İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasının ardından yeni gelişmeler yaşanmaya devam ediyor.
ONGUN'DAN SKANDAL PAYLAŞIM
TRHABER'in haberine göre İBB Basın Danışmanı Murat Ongun sosyal medya hesabından algı operasyonuna başladı.
Ongun, yaptığı paylaşımında, "Savcı Bey, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen 2 yıl 7 ay 15 gün hapis ve siyasi yasak kararını yeterli bulmadı. 24 saat geçmeden karara üst mahkemede itiraz etti. Hukukçulara göre; verilen ceza Savcı Bey tarafından az bulunmuş. Kamuoyu bilgisine sunarız." diyerek büyük bir skandala imza attı.
Hukukçular ise konu ile ilgili yaptıkları açıklamalarda, söz konusu bilginin doğru olmadığının altını çizerek, savcının yaptığı işlem usuli bir işlem olduğunu ifade ettiler.
CEZA İLE ALAKALI BİR DURUM DEĞİL!
Hukukçular, Türkiye’deki birçok davada da aynı yöntem uygulandığını ifade ederek, şunları söyledi;
"Savcının verdiği dilekçeye süre tutum dilekçesi denir. Bu dilekçenin içeriğinde cezayı az bulma ya da çok bulmaya ilişkin hiç bir ifade yoktur. Taraflar (buna savcı da dahil) henüz mahkemenin gerekçeli kararını bilmedikleri için dolayısıyla kararın hukuka uygun şartları taşıyıp taşımadığını da bilmedikleri için sanığın lehine veya aleyhine olabilecek işleri sonradan gözetmek üzere bu işlemi yaparlar. İmamoğlu’nun avukatları da temyize başvuracakları için bu süre tutum dilekçesini önümüzdeki günlerde zaten vermek zorundalar."
HUKUKİ SÜREÇ SONA ERMEDİ
İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi 9. celsede davayla ilgili nihai kararını verdi ancak hukuki süreç sona ermedi.
Davayla ilgili hüküm kurulmuş olsa da İmamoğlu'nun yargı süreci devam ediyor.
Mahkemenin 15 gün içerisinde hükme ilişkin gerekçeli kararını açıklaması beklenirken İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı dosyaya süre tutum dilekçesi verdi.
"USÜL VE YASAYA AYKIRILIK" BAŞVURUSU
Başsavcılık, kararı veren İstanbul Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi'ne sunduğu dilekçede usül ve yasaya aykırı hususları içermesi sebebiyle kararın bozulması için istinaf yoluna gidileceğini belirtti.
Gerekçeli kararın hazırlanmasının ardından Başsavcılığın istinaf yoluna başvurup başvurmayacağı netlik kazanacak.