CHP’nin eski Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin parti kuracağı iddiası CHP'yi karıştırdı. GENAR Araştırma Şirketi Başkanı İhsan Aktaş, A Haber ekranlarında yayınlanan Memleket Meselesi programında, Muharrem İnce'nin yeni parti kurup kurmayacağını değerlendirdi. CHP içinde neoliberal, marjinal ve küreselci grupların hakim olduğunun altını çizen Aktaş, partinin Atatürkçülük çizgisinden uzaklaştığının altını çizerek, Muharrem İnce'nin Atatürkçülük iddiasında bulunarak yeni bir parti kurabileceğini aktardı.
CHP'nin eski Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin parti kuracağı iddiası CHP'yi karıştırdı. GENAR Araştırma Şirketi Başkanı İhsan Aktaş, A Haber ekranlarında yayınlanan Memleket Meselesi programında, Muharrem İnce'nin yeni parti kurup kurmayacağını değerlendirdi.
GENAR Araştırma Şirketi Başkanı İhsan Aktaş şu ifadeleri kullandı:
Öncelikle CHP'nin siyasi karakteri, kimliğiyle alakalı bir değerlendirme yapalım. Aslında CHP hizipleriyle var olan ve hizipleriyle yaşayan bir partiydi. Özellikle de AK Parti'den önce ülkenin bütün kurumları CHP'ye bağlı olduğu için Yargıtay'ından ordusuna kadar aslında CHP'yi elde tutmak iktidarı elde tutmaktan daha kıymetliydi. Dolayısıyla bütün kavgalar, savaşlar sadece CHP'li olmak için verilirdi. CHP'de bütün hizipler öyle ya da böyle kendisini parti içinde temsil etme imkanı buluyordu. Kılıçdaroğlu teker teker bütün rakiplerini tasfiye ettikten sonra aslında bir zafer kazandığını düşündü ama ben gerçekten Muharrem İnce'nin çıkışından haberim olmadan dedim ki; ''Bu zafer arkasından yeni partiler getirir çünkü siz muhaliflere içeride temsil hakkı vermezseniz artık insanlar umudunu dışarıda aramaya başlarlar.'' Şimdi aslında CHP'de iki genel başkan adayı temsil edildi. Biliyorsunuz Sarıgül, İBB Başkan adayıydı partide yüzde 41'e yakın oy aldı. Daha önce genel başkanlığa aday olmuştu ama bir sonraki seçimde Şişli Belediye Başkanlığı'nı dahi kendisine vermediler. Muharrem İnce Cumhurbaşkanı adayı olmuştu. Dolayısıyla CHP'nin bir sosyolojik sıkışmışlığı var; yüzde 23 ile 26 arasında. Bunu 5 puan aşarak yüzde 31 küsür oy aldı. Bu da önemli bir başarıydı. CHP'nin sosyolojik sınırlarını yukarıya zorlayan bir başarıydı. CHP siyasi rekabette Muharrem İnce'yi sıfır noktasına kadar itekledi.
"DÜŞÜNMESE BİLE BUGÜNDEN SONRA ARTIK PARTİLEŞİR"
Geçtiğimiz 1 ay 2 aya baktığınız zaman Türkiye siyasetinde Muharrem İnce diye bir figür neredeyse yok olmakla karşı karşıya kalmıştı. Parti kurar mı? Tartışmalarına bakacak olursak, Muharrem İnce'nin net olmayan bir açıklamasının oluşturduğu fırtına, kurulan 3 yeni partinin 8 aylık etkinliğinden daha çok etki oluşturdu. Muharrem İnce ilk bu adımı attığında, parti kurmayı düşünmese bile bugünden sonra artık partileşir.
''İNCE GERÇEK CHP BURADA DİYEBİLİR''
CHP geleneksel tabanı Atatürkçü, milliyetçi, Türkiye'nin kurucu partisi. Partideki bugün en önemli tartışma şu; Parti iki merkezin eline teslim edildi. Bir mezhepsel eğilim arttı, ikincisi küreselcilerin partiye dahil edilmesi. Dostlar da bu işin tuzu biberi oldu. Yani CHP'li bir kesim, ciddi, daha yerli ve milli düşünen kesim, partinin Atatürkçülüğü sahte bir biçimde kullandığı, artık Atatürkçülükle ilgili bir meselesinin kalmadığını, Atatürkçü olmadıklarını, daha çok neoliberal ve özellikle marjinal sol unsurlar zaten HDP ile CHP'yi yakınlaştıran da o. Marjinal, neoliberal ve küreselciler partinin ana omurgasını oluşturdu. Bence Muharrem İnce şunu diyebilir; ''Gerçek CHP burada, siz zaten yoldan saptınız'' diye bir iddiada bulunabilir