MEDYAMIZA DAVETTİR
İzmir, Torbalı ilçesi; Yazıbaşı, İstiklal, Bozköy, Yoğurtçular, Demirci, Ayrancılar ve Doğancılar mahalleleri sınırları içinde; Keldağ tepe mevkiinde, Mendeş Grup Beton A. Ş.’nin 84577 sayılı işletme ruhsatlı; 982,2 dönüm sahada 94 yıl ekonomik ömür biçilen mermer ocağı projesi söz konusudur. Mermer ocağına itirazımız, istemediğimiz, 9 mahalle muhtarımızın ve köylülerimizin katılımıyla 25 Ocak 2020 Cumartesi saat 14.00’de İzmirTorbalı ilçesi İstiklal Mahallesi meydanında bir basın açıklaması ile duyurulacaktır.
Medyamızın her zaman olduğu gibi konuya gereken ilgiyi göstermesini bekliyoruz.
/
BASIN AÇIKLAMASI – 25 Ocak 2020 Cumartesi, saat 14.00
YAZIBAŞI, İSTİKLAL, BOZKÖY, YOĞURTÇULAR, DEMİRCİ ve DOĞANCILAR KÖYÜ SINIRLARI İÇİNDE;
KELDAĞ TEPE MEVKİİNDE; MENDEŞ GRUP BETON A. Ş.’NİN 84577 Sayılı İşletme Ruhsatlı; 982.2 DÖNÜM SAHADA 94 YIL EKONOMİK ÖMÜR BİÇİLEN MERMER OCAĞI PROJESİNE İTİRAZIMIZ VAR:
Mermer ocağı açılması istenilen Keldağ tepeleri, milyonlarca yılda oluşmuş ormanlarla kaplı kalkerli bir kütle olup içindeki su yolları ve göletleri ile yer altı sularımızı oluşturan bir özelliğe sahiptir.
Bu nedenle: KELDAĞ TEPELERİ DOĞAL SİT ALANIDIR.
Milyonlarca yılda oluşmuş “Doğal SİT Alanları”, yok edildikten sonra tekrar elde edilmesi mümkün olmadığı için korunması gerekli alanlardır.
Mermer ocakları ağaçları ve toprak tabakasını yok ettiğinden yağış suları yeraltına sızamaz, doğrudan yüzeysel akışa geçer, sele dönüşüp kirlenerek akar gider.
Diğer taraftan, mermer ocağı işletmesinde yapılacak kazılar, oymalar milyonlarca yılda oluşmuş çatlak/mağara sistemini bozar, oluşan çökmelerle yer altı su yolları değişir, su derinlere kaçar.
Diğer taraftan, mermer ocağı işletmesinde kullanılacak olan su, artezyen açılıp yer altından çekilecektir
Sonuçta su kaynaklarımız azalır, biter, tarım ve hayvancılık yapan insanlarımız geçim kaynaklarını kaybeder ve göç etmek zorunda kalırlar.
3. TOZ ETKİSİNİN İNSANLARA VERECEĞİ ZARARLAR:
Mermer çıkarılması, kırılması, kesilmesi ve taşınması sırasında gözle görülemeyecek, hissedilemeyecek kadar küçük, mikron ölçeğindeki tozlar rüzgarla çevreye yayılır, nefes alışımızla birlikte burnumuzdan girer ve akciğer mukozalarına yapışır, solunum sisteminin savunma sistemi çöker, sonrasında aşağıda belirtilen hastalıkları yaşamaya başlarız:
Solunum yetmezliği ve solunum sistemi kanserleri,
Kalp damar hastalıkları Kronik bronşit ve diğer sağlık sorunları,
4 MERMER TOZUNUN BİTKİ VE HAYVANLARA VERECEĞİ ZARARLAR:
a) Mermer ocağı açılması için çevreye temiz hava salan binlerce çam ağacı kesilecek, orman toprağı kazınacak; bitki türleri, hayvanlar ve hayvan yuvaları yok olacak, doğal denge bozulacaktır.
Yaban hayvanlarının yer değiştirmeleri engellenecek, yaşam alanları kısıtlanacak, su kaynaklarına ulaşamayacaklar ve sonunda yok olacaklar.
Mermer ocağı işletmesi ömrünü tamamladıktan sonra bozulan bitki ve hayvan yaşam ortamlarının yeniden oluşturulması ise imkansızdır.
b) Kireç/Mermer Tozları, çam, zeytin, erik gibi tüm ağaçların yapraklarına konar. Gece nemi ile nemlenen toz, gündüz kuruyarak yaprak yüzeyinde kabuklaşır. Yapraklar üzerinde beyaz ve kalın bir tabaka halinde kabuklaşan kireç tozu, bitkilerin fotosentez ile karbondioksiti alıp oksijen vermesine engel olur. Ağaç çiçek açar ama çiçekler döllenemez. Döllenme gerçekleşmediği için Zeytin, Erik ve diğer tüm ağaçların meyve üretimi azalır, kalitesi düşer. Aynı şekilde bal üretimi azalır, kalitesi düşer.
c) Mermer ocaklarının bulunduğu yere yakın olan tarım alanları, çıkan kireç tozundan dolayı kireçlenmekte; kireç, toprağın asitbaz dengesini bozduğundan toprağın da kalitesi bozulmaktadır
5. MERMER OCAĞININ YARATACAĞI TEHLİKELER:
Mermer ocaklarında mermer alındıktan sonra geriye pasa denilen taş, toprak parçaları kalıyor. Bu taş, toprak parçaları yağmurlarla birlikte kayarak ağaçlara, toprağa ve hayvan yuvalarına zarar verecek.
Mermer kesme sırasında ortaya çıkan mermer tozları, yapılacak sulama ve yağmur suları ile mermer çamuruna dönüşecek. Mermer çamuru ocak sahası içinde açılacak çukurda depolanacak.
Mermer çamuru çukuru bataklık gibi olacak insanlar ve hayvanlar için ölüm tehlikesi yaratacaktır.
Ayrıca mermer ocağında oluşacak çukurlarda biriken sularda, düşenler ve/veya yüzmek isteyen çocuklar boğulabileceklerdir. Bu ölümlü olaylar ülkemizde çok yaşanmıştır.
6. GÜRÜLTÜ
Mermer ocağında üretim yapıldığı sürece kesme, delme, kazı ve damperli kamyonlarla taşıma sırasında oluşacak çevresel gürültünün etkileri:
Kalp atım hızında ve tansiyonda artış, uyku bozukluğu,
Ruh hastalıkları; Sinirlilik ve Kişisel Bozukluk,
Dikkat toplamada güçlük ve iş kazalarında artış.
7. MERMER BLOKLARININ, PASALARIN (TAŞ VE MERMER PARÇALARININ) TAŞINMASI SÜRECİNDE DAR KÖY YOLLARINDA YOĞUN BİR DAMPERLİ KAMYON TRAFİĞİ YAŞANACAKTIR.
ÇED raporunda; 12 ay x 30 gün x 16 saat üretim yapılacak olan ocağın ekonomik ömrünün 94 yıl olduğu belirtilmiştir. Bu bilgilere göre Mendeş A. Ş., günde 4 kamyon trafiği öngörmüş.
Bu açıklama inandırıcı değildir. Şirket’in, daha kısa zamanda daha çok kar etmek için mermer üretimini artırması doğaldır. Bu durumda Mermer Ocağı’ndan çevreye daha çok egzoz gazı, kireç tozu yayılacak ve çok daha fazla damperli kamyon trafiği söz konusu olacaktır.
Bu damperli kamyonlar dar köy yollarında, yörede yaşayan çocuklarımızın, insanlarımızın can ve mal güvenliğini tehdit edecek, ölümlü kazalara neden olacaktır.
Toz asfaltta görünmeyecek kadar ince bir kaplama alanı oluşturuyor, en ufak yağmurda kaygan zemin trafik kazalarına yol açıyor.
SONUÇ OLARAK:
Mermer, bir kez kazılıp çıkarılacak, yurtdışına satılacak, ancak bölgede yaşayan insanlarımızın ve yüzlerce yıl gelecek nesillerin yaşam ve geçim alanları, içtiğimiz, tarımda kullandığımız sularımız yok edilmiş olacaktır.
Ağaçlarımız, yer altı sularımız, tarım alanlarımız yok edilirse aç kalacağız ve ata topraklarımızdan göçe zorlanacağız.
Tüm bu nedenlerle bölgemizdeki Keldağ’ında mermer ocağını istemiyoruz.