Yer altı su seviyesindeki azalmaya bağlı oluşan yarıkların, bazı kırsal mahalleleri de tehdit ettiğine işaret eden Eren, "2000'li yıllardan bu yana, aşırı su kullanımı ve küresel ısınmaya bağlı olarak yer altı suyunda önemli düşüşler başladı. Bunu Orta ve Batı Anadolu havzaları, Tuzlukçu, Akşehir, Aksaray, Karaman, Niğde, Bolvadin, Manisa ve Aydın'da görüyoruz. Bunları, yüzey deformasyonları, yeryüzünde 1,52 metreye varan düşey atımlar oluşturan yüzey faylanmaları şeklinde izliyoruz." dedi.
Yarıkların evlerde hasar oluşturduğunu ve bunu engellemenin tek yolunun yer altı suyunu belirli dengede tutmak ve su seviyesindeki düşüşün önüne geçmek olduğunu belirten Eren, "Tuzlukçu ilçesi Çöğürlü mahallesinin 400 metrelik bölümünde yüzey deformasyonlarına rastladık. Yerleşim yerinden boydan boya geçiyor. Vatandaşlar ayrılan bir duvarı köpükle doldurmaya çalışmış. Bu durumu engelleyebilsek bile kalıcı deformasyon oluşturduğu için 10 yıl kadar devam ediyor" ifadelerini kullandı.
"Bunların obruklarla da kısmen ilişkisi var. Yarıklar, büyük çapta olmasa bile yeni obrukların oluşumuna da neden oluyor. Depremlerle ilgisi yok. Emirgazi'de 3 kilometre uzunlukta, Tuzlukçu'da ise 2 kilometre uzunlukta olan yarıklar var. Bu yıl daha da açılma var. Geçen günlerde Emirgazi ilçesindeki yarıkları oluşturan yağmur değil. Zayıflık zonu olduğu için yağmur sadece ortaya çıkmasını hızlandırıyor. " dedi.