Kırım Cumhurbaşkanı Danışmanı Lemara Selendili, Ulusal Kanal'da Seda Anık'ın sunduğu Günlük programına konuk oldu.
Ülkede yaşanan sel felaketi sonrası yaşanan durumla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Lemara Selendili, Ukrayna'nın ve Batı'nın felaketle ilgili Kırım'a yaklaşımını değerlendirdi.
Selendili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
Ukrayna 2014 senesine kadar zaten Kırım'a ilgi vermiyordu. 25 yıl Kırım Ukrayna'ya bağlıydı lakin ne yollar ne eski binalar hiçbir şey tamir edilmiyordu.
Şimdi de Ukrayna uzaktan bakıp diyorlar ki ''Size bir ceza var''. Kimse bilmiyor Allah kimin başına bir ceza çıkarır.
Bizim gücümüz var. Rusya bu meseleyi çözmek için çok para ayırdı. Kırım'ın nüfusu çok büyük değil 2,5 milyon. İnşallah insanlar bir şey yapar.
Selendili, Rusya ile birlikte Kırım'daki hayatı, ekonomik, sosyal ve siyasi kalkınma sürecini de değerlendirdi.
2014 senesinde referandum sonucunda Kırım, Rusya Cumhuriyeti'ne giriş yaptı. O zamandan beri Kırım'ın bütün milletleri, Rusya vatandaşları ile beraber aynı hakları kazandı. Mesela sigorta, mesela yeni okul ve üniversite sistemine giriş, yeni çocuğu olan annelere yardım, engelli insanlara yardım gibi.
Bizim için en önemlisi, dil, medeniyet ve ekonomik yönden ayakta durmaktır. 25 yıl Ukrayna içerisinde olan zamanda küçük adımlar yapılmıştı ama bizim dilimiz ne devlet dili olarak 2014 senesine kadar kabul edilmedi. Toprak meselesi vardı, şimdi de var. Toprak meselesi kanun boyunca çiziliyor.
Bizim milletimiz sadece millet olarak toprak almıyor. Toprak payını alan aileler arasında Kırım Tatarları az değil Allah'a şükür. Onların arasında sakat insanlar var.
İnsanların maaşları Ukrayna maaşlarından farklı. Şimdi Ukrayna vatandaşları Ukrayna'da işsizlik nedeniyle Kırım'a çalışmaya geliyor. Çünkü bizim emekli maaşlarımız ve iş maaşlarımız iyi duruma geldi.
Biz Kırım olarak referanduma gittik ve Rusya'nın Türk dünyasına katıldık. Rusya'da Başkurtlar, Yakutlar, Tatarlar ve çeşitli başka Türk ve Müslüman milletleri onlara katıldık ve onların haklarına sahip olduk. Ukrayna'da belki 50 yıl bu haklarımıza sahip olamazdık. Eskiden bizde 50 camii olsa şimdi bizde 150 camii kuruluyor. Bu büyük bir başarı. Bu meselede iç problem yok.
Kırım'da fazla kitaplar çıkarılmaya başladı. Bilim projeleri olmaya başladı. Elbette bir günde olmaz fakat biz kendi hareketimizi durdurmuyoruz. Kırım Tatar Milli Şurası olarak, milletimizin zorlu meselelerini bulup onu Cumurbaşkanımız ile çizmeye çalışıyoruz.
Mesela Kırım Tatarlarının zapt edildiği topraklar, 25 yılda kötüydü. Şimdi doğal gaz geçirmeye başladılar, su geçirmeye başladılar. Bir günde yapılmaz ama kanalizasyon, okullar kurulmaya başladı. Çok şey yapılmaya başlandı. İnşallah bu hareketler daha da devam edecek.
Kırım'da turistlerin sayısı arttı. Bizim milletimiz turistik sahada çok çalışıyor. Kırım Tatar kafeleri, restoranları bu turistik faaliyetlerde paralarını kazanıyor. Bir iki fabrika açıldı. Kırım kendi peynir, yağ üretmeye başladı.
Ukrayna zamanında Kırım'ı sadece pazar gibi kullanıyorlardı. Bizim insanlarımız gördü ki Rusya'nın pazarı geniş ve kendileri eski şeyleri üretmeye başladı. Domates, meyve, sebze bunlar elbette insanlara gelir veriyor. Eskiden seralar azdı şimdi çoklaştı.
İnsanlar bisikletlerden arabalara geçti. Bu da demek ki ekonomik durumları gelişiyor. Şimdi Kırım sokaklarında arabalar artmaya başladı.
Bizim millet Kırım'a döndükten sonra kanser ve ağır hastalıklar meselesi vardı. İyi ki sağlık sigortası var. Bizim milletimiz birinci 5 yıl Rusya'yı zor kabullendi bunu söylemek gerek lakin görüyorlar ki her taraftan devlet desteği var.
KIRIM TÜRKİYE İLİŞKİLERİ
Lemara Selendili, Türkiye ve Kırım arasındaki ilişkiler hakkında da açıklamalarda bulundu.
Kırım ve Türkiye arasındaki bağların aslında hiçbir zaman kopmadığını ifade eden Selendili, iki ülke arasındaki ilişkilerin eskisi gibi güçlü hale gelmesini istediklerini dile getirdi.
Eskiden Türk öğrencileri daha fazlaydı. Kırım'da şimdilik yok. Moskova'da var St. Petersburg'da var.
Bilim insanları arasında bağ hiç kopmadı. Bütün kongrelere katılıyoruz. Bizim dostlarımız da var Türkiye'de.
Ekonomik bağları da düzeltiyoruz. Geçen sene son ekonomik forumda Türkiye ile anlaşmalar da imzalanmıştı.
Kırım'ın dükkanlarında Türkiye zeytini, çeşitli gıdaları her şeyi satılıyor.
Belki siyaset açısından Türkiye yok hiçbir yerde. Ama canlı şehirde biz Türkiye'yi her yerde koruyoruz. Elbette istiyoruz ki eskisi gibi artık uçaklar, gemiler gelsin. Türk öğrencileri okutmaya hazırız. Çünkü biz bir ailenin çocuklarıyız.
