Diyarbakır Anneleri'nin dağa kaçırılan çocuklarına kavuşmak için HDP İl Başkanlığı önünde sürdürdüğü oturma eylemi 32’nci günde de devam etti. Türkiye’nin dört bir yanından 51 ailenin evlatlarına kavuşmak için umutla bekleyişi sürerken, terör örgütü PKK da rahat durmuyor.
BAŞLARINA SİLAH DAYADILAR
Yenişafak'ın haberine göre, PKK’lı teröristler oturma eylemi yapan aileleri başlarına silah dayayarak tehdit etti. Kaçırılan oğlu için eylem yapan Süleyman Aydın, önceki gün kendilerini ziyaret eden Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi Türkiye Eş Raportörlerinden Jacob Wienen’e, PKK’lı teröristlerin, HDP binasının önüne gittikleri taktirde önce çocuklarını, sonra da kendilerini öldürmekle tehdit ettiğini söyledi.
EYLEMİ BİTİRİN BASKISI
4 yıl önce PKK’lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Özkan (19) için 9 Eylül günü oturma eylemine katılan Diyarbakırlı Süleyman Aydın, raportörlerden Wienen’e yaşadıkları sorunlarını anlattı. Aydın, ailelerin tehdit edildiğini, yollarının kesildiğini söyledi. Çocuğu için eylem yapanlardan birinin başına Kalaşnikof marka silah doğrultularak HDP önündeki eylemi sonlardırmasının istendiğini belirtti.
BURASI KANDİL’İN ŞUBESİ
Wienen’e oğlunu isteğini anlatan Aydın, şunları söyledi: “Çocuklarımızı burada (HDP’de) yatırıyorlar. Ondan sonra kırsala gönderiyorlar. Biz bir aydır buradayız. Bize diyorlar ki; ‘İl başkanlığının önüne giderseniz önce çocuğunuzu öldürürüz, sonra sizi öldürürüz.’ Bizim bir arkadaşımızın başına Kalaşnikof dayadılar. ‘Oraya giderseniz sizi öldürürüz’ dediler. Bize, ‘Güvenlik güçleri sizi korumazsa, hepinizi tararız. Burası Kandil’in şubesidir’ diyorlar.”
HDP'NİN İŞİ KAÇIRMAK
İstanbul’da polis memuruyken, Muş’ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine döndüğü sırada, Diyarbakır’ın Lice ilçesinde yol kesen teröristlerce kaçırılan oğlu Vedat (28) için Mardin’den gelen Şeyhmus Kaya, 5 Eylül’den beri oturma eylemini sürdürüyor. Kaya, “HDP, hiçbir açıklama yapmadı şu güne kadar. Bunları zaten biz muhatap almıyoruz. Bunların işi; çocuk kaçırmaktır, polislerin yolunu kesmektir, küçük çocukları dağa kaçırmaktır. Bunların işi, gücü hep yalan. Bir de diyor ki ‘Ben Kürtlerin temsilcisiyim’. Hadi oradan. Sen Kürtleri temsil edemezsin. Artık herkes uyandı. Kimse sizi muhatap bile almıyor. Bunlar Kürtleri temsil etmiyor” dedi.