Fenerbahçe'ye kurulan "şike kumpasının" kilit isimlerine verilen tahliye sonrası, Fenerbahçe eski Başkanı Aziz Yıldırım, dikkat çeken bir açıklama yaptı. Kumpasta önemli rol oynayan ve döneminde ByLock'un çok aktif kullanıldığı tespit edilen Komiser Soner Koç'un tahliyesini köşesine taşıyan Sözcü Gazetesi yazarı Aytunç Erkin, konuyu Yıldırım'a sordu.
"FETÖ'YLE BOŞUNA MI MÜCADELE VERDİM"
Yıldırım'ın Silivri kararı aldığını belirten Erkin, 27 Mayıs günü görülecek davaya Yıldırım'ın katılacağını ifade etti. Erkin, Yıldırım'ın, "27 Mayıs'taki davaya, mağdurla birlikte katılacağız. Silivri'de olacağım ve hakkımızı savunacağım. FETÖ'yle boşuna mı mücadele verdim. Bu dava ne benim ne arkadaşlarımın şahsi davası değildir. Bu dava Fenerbahçe'nin davasıdır. Fenerbahçe ve camia davasına sahip çıkmalıdır. Ben yaşadığım tüm acılara camianın bu davasını yere düşürmemek onların gözyaşlarını dindirmek için katlandım" dediğini aktardı.
Aytunç Erkin'in yazısı şu şekilde:
"1 – Taraflı tarafsız herkes biliyor… Fetullahçı Terör Örgütü (gücünün zirvesindeyken) ilk yenilgisini 2011 yılında Fenerbahçe'ye karşı aldı. Balyoz kumpasından yatan Oramiral Semih Çetin'in dediği gibi ‘sarı lacivert' duvara çarptı. Bu süreçte taraftar ve Fenerbahçe'nin o dönem başkanı olan Aziz Yıldırım da ‘Ne şikesi memleket elden gidiyor' diye bağırdı… Ancak… Önceki gün…İstanbul 23'üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi'nde yapılan duruşmada verilen bir karar herkesi şaşırttı.
BARANSU'NUN DOSYASI MERSİN'E…
Taleplerin alınmasının ardından mahkeme heyeti, ara kararını açıkladı. Sanık Mehmet Baransu'nun Mersin 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne, birleştirme hususunda muvafakat talep ettiğini belirten mahkeme heyeti, sanığın “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçuna ilişkin dosyasının tefrik edilerek Mersin 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dosyayla birleştirilmesine hükmetti. Heyet, tutuklu sanıklar komiser Soner Koç, polis memuru Haşim Gülal, Mehmet Aslan ve Kemal Atılgan'ın, adli kontrol tedbirleri uygulanması şartıyla tahliyelerine karar verdi. Dava, 27 Mayıs'a ertelendi. Tahliye kararındaki bir cümle ise çok dikkat çekiciydi… Okuyalım: “Haşim Gülal, Soner Koç, Mehmet Aslan ve Kemal Atılgan haklarından yüklenen ‘silahlı terör örgütüne üye olma' suçunu işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi oluşturacak ByLock başta olmak üzere somut deliller bulunmakla birlikte… Savunmalarının alınmış olması, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2014/147 esasa sayılı dosyasının Yargıtay'dan dönmemiş olması… Adli kontrol tedbiri ile de amaca ulaşılabileceğine kanaat getirilmekle sanıkların tahliyelerine…”
DAHA ÖNCE 5 POLİS TAHLİYE EDİLMİŞTİ
Mahkemenin kararındaki şu cümlenin altını çizelim: “İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2014/147 esasa sayılı dosyasının Yargıtay'dan dönmemiş olması…”
Yani, kumpastan beraat eden Aziz Yıldırım ve diğer isimlerin dosyalarının 2015'ten bu yana Yargıtay'da olmasından dolayı bu tahliye verildi! Ki geçen şubat ayında da beş kişi tahliye edilmiş ve yine aynı gerekçe sunulmuştu…Peki Aziz Yıldırım kararı nasıl değerlendirdi? Devam edelim…
"FENERBAHÇE VE CAMİA DAVASINA SAHİP ÇIKMALI"
2 – Fenerbahçe'nin efsanesi ‘Sinyor' Can Bartu'nun cenazesine katılmak için yola çıkan Aziz Yıldırım'a mahkemenin kararını sordum, şu yanıtı verdi: “Bir dahaki duruşmaya, 27 Mayıs'taki davaya, mağdurla birlikte katılacağız. Silivri'de olacağım ve hakkımızı savunacağım. FETÖ'yle boşuna mı mücadele verdim. Bu dava ne benim ne arkadaşlarımın şahsi davası değildir. Bu dava Fenerbahçe'nin davasıdır. Fenerbahçe ve camia davasına sahip çıkmalıdır. Ben yaşadığım tüm acılara camianın bu davasını yere düşürmemek onların gözyaşlarını dindirmek için katlandım.”
Hatırlayın… 10 Ekim 2015'te “Futbolda Şike Davası”na bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, aralarında Yıldırım'ın da bulunduğu 36 sanığın “şike” ve “örgüt” suçundan beraatine karar vermişti. Peki ne oluyor da Yargıtay 5. Dairesi'nin kararı bu kadar gecikti? Neden ağırdan alınıyor?
BYLOCK, TAHLİYE EDİLEN KOÇ ZAMANINDA YOĞUN KULLANILDI
3 – Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) “Futbolda Şike” soruşturması ve dava sürecinde kumpas iddialarına yönelik olarak başlatılan soruşturmanın ilk mahkemesi 20 Şubat 2017'de görüldü. İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Fuzuli Aydoğdu'nun hazırladığı 434 sayfadan oluşan iddianamede Fetullah Gülen 1 numaralı şüpheli.
İddianamede şike kumpasında rol alan Komiser Soner Koç'la ilgili de şu tespit yapıldı: “Özellikle ByLock sistemini daha yoğun olarak Soner Koç zamanlarında kullanmaya başladıkları…” İstanbul Organize Şube 19 Ekim 2016'da, şike kumpası operasyonunda rol alan isimleri ‘Kırmızı', ‘Turuncu' ve ‘Mavi' liste olarak ayırmış. Listelerde kırmızı olarak işaretlenen kişilerin uygulamayı devamlı kullandığı belirtildi. 24 Ekim 2016 tarihli ByLock sistemini kullanan isimler arasında Koç da var ve ‘Kırmızı' listede.…Yani terör örgütünün aktif elemanlarından…"
siyasetcafe.com