‘ERDOĞAN’IN BAŞARISIZLIĞINDAN BAŞARI ÇIKARMAK GENEL BAŞKANLIK DEĞİL’
Kemal Kılıçdaroğlu’nun düşünmesi gereken ne biliyor musunuz? Kurultay filan önemli değil. Seçeni siz seçtiğiniz sürece demokratik değil. Bu bir oyun. Çünkü ben kendimi seçtirmek için sizi seçiyorum. Bu kadar saçmalık olamaz. Onun için Kemal Kılıçdaroğlu ve Yeni CHP’nin düşünmesi gereken bence:
Neden Sayın Tayyip Erdoğan’a insanlar ayağının altına kurban olayım diyor? Neden onu ölümüne seviyor? Neden canım canına kurban diyor? Neden, Tayyip Erdoğan, bir fenomen haline geldi? Bunu irdelemeleri gerekiyor.
Yani oradan kurultay yaparak, Tayyip Erdoğan’ın başarısızlığına el açarak, onun başarısızlığından başarı çıkarmak genel başkanlık değil.
‘SİYASET GÜVEN İŞİDİR’
Bakın, her zaman söylerim. Siyaset, güven işidir. Siyaset, ikna işidir. İkna edebilmeniz için insanları güven vermeniz gerekiyor. Güven vermeniz için de bir fikriniz olmanız gerekiyor. Fikriniz olması için de bilginiz olmanız gerekiyor.
‘KILIÇDAROĞLU’NU HİÇ BİR ZAMAN GENEL BAŞKANIM OLARAK GÖRMEDİM’
Kılıçdaroğlu’nu izlediğiniz de… Kusura bakmasın kimse. Gerçek CHP’lilerden de özür diliyorum. Ben hiçbir zaman genel başkanım olarak görmedim. Grup Başkan Vekilliykenden beridir. O tarihten itibaren muhalifim. Hiçbir zaman onun söylediği bir işe inanmadım. Güvenmedim.
Neden? Çünkü kendisi değil. Çünkü içinden başka birisi konuşuyor. Çünkü kendi fikri yok. Kendi fikrin olmayınca inandırıcı olamaz insan. Tutarlı olabilmeniz için güven vermeniz lazım. Güven vermeniz içinde bilgi sahibi olmanız lazım. Bu yok.
Oturup Tayyip Erdoğan’ın başarısız olması için dua ediyor. Bu sizi bir yere götürmez. Veya danışmanlarına bakın. Kimisi Fetö’den tutuklanıyor. Kimisi başka bir âlem içinde. Bir yaratıcılık, genel başkanı alıp böyle bir donanımlandırma çabası içinde olan, bilgi sahibi birisini görebiliyor musunuz?
Kemal Kılıçdaroğlu’nun aslında palas pandıras alelacele kurultay yapmasına gerek yoktu. Neden yoktu? Çünkü kendini seçecek olan insanları kendi seçiyor idi. Bir kurultaya gerek yok bile aslında. Sonuçta, Kemal Kılıçdaroğlu büyük bir çoğunlukla bütün kurultay delegelerini toplasaydı genel başkan olacaktı.
‘ONUR ÜYELERİNİ KURULTAY SALONUNA ALMIYOR’
Neden, bu pandemi aşamasında birden bire bir salona ki o salonun çok kısıtlı sayı aldığını bilim insanları araştırarak, rapor ederek sunmuştur. Birden bire onur üyelerini kurultay salonuna almıyor. Doğal üyeleri almıyor. Sadece kurultay delegeleri gelecek. Onların bir kaçı gelecek. Bir kaçı gelmeyecek. Kendiniz bir tiyatro kurguluyorsunuz, senaryoyu siz yazıyorsunuz. Zaten sizin seçtiğiniz delegeler. Zaten belli bir ile odaklanmış, bir ilden çıkmış yönetici ve seksen bir ile de dağılmış ama hep oradan çıkmış bir kurultay delegesi yapısı var. Ama eşiyle ilinti ama kocasıyla ilintili ama dedesiyle babasıyla amcasıyla ilintili ama hep aynı yerden.
‘TARAF OLMAYAN BİTARAF OLUR’
Şimdi A haber ya da başka bir kanal… Burada aslında söylenmeye çalışılan bana göre kanalların, gazetecilerin veya kişilerin herhangi bir yere taraf olmasından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Fakat bu çok normal. Bakın dünyada da Türkiye’de de taraf olmayan medya organı yoktur. Herkes bir yerlere taraftır. Bugün öyledir. Yarın öbür türlüdür. Hiç kimse kendini kandırmasın. Kimseyi de kandırmasın. Hayat böyle bir şey. Bir yerlere taraf oluyorsunuz. Onun için söylenmiş söz de vardır. Taraf olmazsanız bitaraf olursunuz. Şimdi insanlar bir tarafa kulak kabartınca diğerine sağır oluyorlar. İsmet Özel’in bir lafıdır bu. Tam da konumuzla örtüşen bir olay . Adını A Haber deyin bir başka şey deyin . Bir yerlerle ilgili taraftarlık söz konusu olduğunda diğer tarafa sağır olduğunuz düşünülüyor. Ve sizi o yaftayla yaftalıyorlar. Oysa öbür açıdan baktığınızda da diğerleri için bunlar söz konusu.
‘DİĞER KANALLAR ÇAĞIRMADI’
Ama ben kendimi burada çok rahat ifade ediyorum. Beni programa çağırdığınız için teşekkür ederim Mesela benim açımdan baktığınız da diğer kanallar çağırmadı mı? Çağırmadı. Çağırsalar gitmez miyiz? Gideriz. Yani öyleyse niye bu kanalla uğraşıyorsunuz diye bir soru sorulabilir. Yani beni çağırdılar da ben gitmedim mi? Bunu niye söylüyorum. Bana da aynı eleştiriyi yapıyorlar.
‘BAYKAL’A PIHTI SUİKASTI İDDASI’
Beynine pıhtı attığı zaman süreci çok yakından takip ettim. Bir savsaklamanın olduğu kesin. Çok enteresan şeyler yapıldı. Mesela buraya girsek mi girmesek mi bilmiyorum ama Baykal, benim bildiğim çok uzun zamandır kan sulandırıcı kullanıyordu. Kan sulandırıcı kullanmasına rağmen ve bunun bilinmiş olduğunu düşünüyorum. Bilinmiş olduğunu düşünerek söylüyorum bunu. Yine kan sulandırıcı takviyesi verilerek ben doktor değilim ama az çok herkese açık bilgi o kan sulandırıcının o beynindeki istenmeyen olayı ortaya çıkardığını düşünüyorum. Herkes öyle düşünüyor. Doktorlar da böyle düşünüyor. Benim çok yakın çevremde milletvekili doktorlar da var. Aynı şeyleri söylüyor. Bir savsaklama var. Ama bu ilk savsaklama mı? Hayır. Nedir?
‘YENİ CUMHURİYET HALK PARTİSİ’NİN KARNINDA FETÖ VAR’
Kesinlikle, Cumhuriyet Halk Partisi’ni Fetö sarmış durumda. Yeni Cumhuriyet Halk Partisi’nin karnında bir Fetö var. Onu düşürmesi lazım. Artık nasıl düşüreceksen düşür, Kemal Kılıçdaroğlu. Bunun baş müsebbipsini sensin. Bu işi başımıza sen sardın. Bu ülkenin karkasının etrafını yabancı sarmaşıklarla dolanmasına sen sebep oldun. 2010 yılından beri hatta 2008 yılından beri Cumhuriyet Halk Partisi’nin kapısı Fetö tarafından çalınmıştır.
‘BAYKAL BU PARTİYİ %29,2’DE TESLİM ETTİ KILIÇDAROĞLU’NA’
Siz inanın bana Cumhuriyet Halk Partisi’nin paramparça yapmak için buradalar. Nitekim son anketler de %18’e düşmüş durumda. Çıkarın HDP’yi, birlikte olduğu partiyi, İYİ Parti’yi. Geriye ne kalıyor. Baykal, bu partiyi %29,2’de teslim etti Kemal Kılıçdaroğlu’na. Kimse konuşmasın.
SAPAN’DAN BAYKAL’A TARİHİ GÖREV ÇAĞRISI
Baykal’ında burada tarihi bir misyonu var. Bakın, sağlık sorunları var. Katılıyorum. Allah, şifa versin. Geçmiş olsun. Başka sorunlarda olabilir. Ama bir şey söyleyeceğim. Ama nolur sayın Baykal, çıkıp konuşun. Bu parti, bu ülkenin kurucusu. Bu parti, bu ülkenin karkagası. Bu parti, bu ülkenin temeli. Bu parti iktidara gelmese de olur. Bu parti, sadece ombudsmanlık yapsa bile olur. Bu partinin illa iktidara gelmedi illa bir mevki kapmasına gerek yok. Kurucu olduğu için ağabeylik yapması yeterlidir.
O vesileyle çıkıp lütfen tarihi misyonunuzu yerine getirin. Bu partinin evlatlarını, ötekileştirilmiş, atılmış, saçılmış bütün evlatlarını toplayın. Ve Gazi Mareşal Mustafa Kemal ATATÜRK’ün çizgisine geri getirin.
Biz bunu istiyoruz. Bunu yapabilecek şuanda Türkiye’de tek siz varsınız.