Pek çok kişinin bu habere çok şaşırdığını ve “TSK’da hâlâ FETÖ yapılanması var mı? Bu adam böyle önemli bir göreve nasıl gelmiş?” dediklerini duyduk. Bunları sosyal medyada da okuduk. Açıkça size şunu söyleyeyim: Biz bu habere hiç ama hiç şaşırmadık! FETÖ’nün halen TSK içerisinde var olan kripto elemanları ile önemli bir güce sahip olduğunu görmemek için, bence kör olmak gerekir.
FETÖMETRE’nin mucidi Amiral Cihat YAYCI da bu durumu dillendirdiği ve FETÖ ile amansız bir şekilde mücadele ettiği için, yani kötü bir örnek olduğu için(!) bir şekilde tasfiye edildi ve hemen arkasından da FETÖMETRE ve Mavi Vatan ile ilgili saldırılara maruz kaldı.
FETÖMETRE bazı kişilerin iddia ettiği gibi kesinlikle bir fişleme aracı değildir. FETÖMETRE; kriptoları bulup ortaya çıkarmaya yarayan, 78 temel ve 273 alt kriterden oluşan, bilimsel verilerin kullanıldığı bir risk analizi değerlendirmesidir.
Hiçbir adli merci FETÖMETRE’den elde edilen verilerle işlem yapmamaktadır. Ancak bu verilerle şüpheli personel, idare tarafından takibe alınmakta ve hakkındaki incelemeler derinleştirilmektedir. Bu şekilde; FETÖ ile iltisak, irtibat ve mensubiyeti olmayan diğer personelin de zarar görmesi önlenmekte ve verilecek kritik görevlere atama yapılırken, özellikle bu “düşük riskli” personelden istifade edilmektedir.
FETÖMETRE’nin başarısını, Deniz Kuvvetlerinde Amiral Cihat YAYCI dönemindeki uygulama sonuçları ortaya koymaktadır. Buna göre FETÖMETRE uygulamasıyla;
– 3.934 Personel kamu görevinden çıkarılmış,
– 251 Emekli personelin rütbeleri geri alınmış,
– 449 Personel geçici olarak görevden uzaklaştırılmış,
– 427 Personel soruşturmalar sona erinceye kadar açığa alınmış,
– En önemlisi ise, 992 personel itirafçı olmuştur. Bu itirafçıların verdiği ifadelerle, 700’den fazla sivil mahrem imam da tespit edilmiştir.
– Ankesör soruşturmaları kapsamında; Deniz Kuvvetlerinde işlem yapılan 2.780 personelin, yaklaşık yüzde 95’inin FETÖMETRE sistemi ile önceden tespit edildiği de görülmüştür.
Bu bilgilerden sonra, günün konusuna dönelim:
Öğrendiğim kadarı ile gözaltına alınan Binbaşı F.Ö. Diyarbakır’da eski 7. Kolordu Komutanı İbrahim YILMAZ’ın 15 Temmuz 2016 tarihine kadar emir subaylığını yapmıştır. İbrahim YILMAZ 15 Temmuz sonrasında ihraç olmuş ve tutuklanmıştır, ancak hakkında verilen mahkûmiyet kararını Yargıtay 2019 yılında bozmuştur. Ali SİVRİ 7. Kolordu’ya atanınca, o an ankesör aramaları gündemde olmadığı için, hakkında FETÖ’cü olduğuna ilişkin bir iddia da bulunmayan Binbaşı F.Ö.yü Emir Subayı olarak göreve devam ettirmiştir. Yani F.Ö. 2016 yılından beri, Korg. Ali SİVRİ’nin emir subayıdır. Diyarbakır’dan Ankara 4. Kolordu Komutanlığına ve 2019 yılında da Ankara’dan Ege Ordusu Komutanlığına birlikte gitmişlerdir. Binbaşı F. Ö.nün hakkındaki iddialar doğruysa, kendisi tipik bir kripto FETÖ’cüdür.
Bu durum bana 15 Temmuz gecesi, Gazi Orduevi’ndeki düğünden sekiz yıllık Emir Subayı eski Binbaşı Murat YILMAZ tarafından Akıncı Üssü’ne kaçırılan, dönemin Jandarma Genel Komutanını hatırlattı. Düşünün ki; sekiz yıl emir subaylığınızı yapan, evladınız gibi gördüğünüz bir binbaşı, örgütten aldığı talimat doğrultusunda bir gece size silah doğrultuyor ve sizi kaçırıyor, siz ise onun bir örgüt mensubu olduğunu, sekiz yıllık süre zarfında en ufak bir emare bile vermediği için, tahmin dahi edemiyorsunuz.
Dolayısıyla bu sistemde, kripto FETÖ’cüleri ortaya çıkarabilecek tek araç, ciddiyetle uygulanan FETÖMETRE’dir. Ama ne hikmetse uygulamıyoruz, uygulayanı ve mücadele edeni de tasfiye ediyoruz!
Elbette bu tavrın sebep olabileceği ciddi sonuçları, bir başka yazıda daha teferruatlı bir şekilde paylaşmak isterim.
Sağlıcakla kalalım.
O da FETÖMETRE’ye karşı… Bunları söyleyen Emre Uslu değil Türker Ertürk!