Türkiye Gazetesi yazarı Süleyman Özışık, AK Parti’den istifa edip Ahmet Davutoğlu ile birlikte hareket eden ekibin çalışmalara çok önce başladığını öne sürdü. Gazeteci Süleyman Yasin Akdeniz’in anlatımlarına dayanan Özışık, Davutoğlu ile Akşener arasında işbirliği olduğunu iddia etti.

Özışık’ın yazısının satırbaşları şöyle:

“AK Parti’den istifa edenlerin gerekçesine dikkat edin.

Tam da Demirtaş’ın söylediği gibi, Erdoğan’ın ülkeye kötülük ettiğini söylemeye başladılar. Ülkenin demokrasiyle yönetilmediğinden dem vurmaya başladılar.

“Oğlumun adını Tayyip koymuştum, şimdi çok pişmanım. Allah affetsin” diyen densizler bile çıktı içlerinden…

“Be arkadaş! Madem AK Parti raydan çıkmıştı. Madem Erdoğan bu ülkeye kötülük yapıyordu. Neden son bir yıl içinde yapılan genel ve yerel seçimlerde AK Parti’den aday adayı oldun?” diye soruyorsun.

Tek kelime edemiyor!

Hani kazara aday gösterilmiş olsa şu anda Erdoğan’ın elini eteğini öpüyor konumda olacaktı bunlar. Ama aday gösterilmeyince işler böyle çirkinleşiyor demek ki…

Ha…

Eğer aday gösterilmiş olsalardı, AK Parti lehine değil, aleyhine çalışacaklardı onu da söyleyeyim. Daha doğrusu şu sıralar AK Parti’den ihraç edilen kimi isimler için çalışacaklardı.

Bunu nereden mi biliyorum.

AK Parti’yi yıkmak için çok önceden harekete geçtiklerini olaya bizzat şahit olanlar var.

Bunlardan biri de gazeteci Süleyman Yasin Akdeniz.

Akdeniz, eski İl Başkanı’nın talimatıyla AK Parti İstanbul İl Başkanlığından arandığını ve bir yere davet edildiğini söylüyor.

Gerisini kendisinden dinleyelim:

“Benim de içinde olduğum bir platformun üyeleri AK Parti İstanbul İl Başkanlığı bünyesinde çalışan bazı tanıdıklar aracılığı ile gizlice davet edildim. Toplantıya girmeden görüntü alınmasının yasak olduğu söylendi. Toplantıya katılan herkesin tek tek irtibatları bir kâğıda yazıldı.

Toplantıyı düzenleyen ve bizi bir araya getiren kişi, eski İstanbul AK Parti İl Başkanı söze başlayıp önce ufaktan bir giriş yaptı. AK Parti’nin gidişatı ile mevcut seçimlerin tahlili falan derken sözü eski Başbakan’a getirdi. Kendisinin onunla yeni bir yola çıktıklarını ve yeni parti oluşumu başlattıklarını belirterek bizden görüş ve destek beklediklerini söyledi.

Akdeniz’den öğrendiğimiz kadarıyla o toplantıda şunlar söyleniyor:

“Artık AK Parti yoktur, AKP vardır. Biz kendilerini uyardık ama fayda etmedi. Erdoğan gittiğinde milletten yükselen eleştiri ve itirazlar karşısında işte biz susmadık konuştuk mücadele verdik duruşumuzu gösterdik diyerek vatandaş nezdindeki itibarlarımızı kurtarmak istiyoruz. AK Parti’yi de bu şekilde korumaya çalışıyoruz.

AK Parti ümmet çizgisinden çıkıp Milliyetçi Hareket Partisi kafasına dönmüştür. AK Parti artık MHP olmuştur”

İlginç değil mi?

Ama durun, daha ilginç olan bir kısım var. Akdeniz, toplantıda kullanılan bir cümleye özellikle dikkat çekiyor:

Dinleyelim:

“Gelen soru ve itirazların birine eski İl Başkanı artık bilinçli mi söyledi ağzından mı kaçırdı bilemiyorum fakat beraber yola çıktığı kişinin İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile dirsek temasında olduğunu, birlikte iş birliği yaptıklarını söyledi. Hatta AK Parti muhalifi partilerle dirsek temasında olduklarını ve destekleri alarak yola devam edebileceklerini belirtti.”

Vay anam vay!

“Bunlar aday gösterilseydi AK Parti aleyhine çalışmaya devam edeceklerdi” dememin nedenini şimdi daha iyi anlamışsınızdır sanırım.

Çünkü AK Parti’den ihraç edilenlerin ya da istifa edenlerin daha 2017 yılında parti kurma hazırlığı yaptıkları ve AK Parti aleyhine çalıştıkları biliniyor.

Yani aslında AK Parti ile hiçbir gönül bağı kalmamış insanlar, bir yere gelemeyince istifasını vererek AK Parti’den büyük kopuşlar olduğu algısını yaymaya çalışıyor.

En başından beri söylüyorum.

Bunların gidişi AK Parti’yi zayıflatmaz, aksine güçlendirir. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu gidicilerin yerine çok daha iyilerini koyacak siyasi birikime sahip biri.

Bunu da başaracak, göreceksiniz!”