Ermenistan'ın Azerbaycan'a saldırmasıyla birlikte Türkiye'de iktidar ve millet bütünleşirken CHP Genel Başkan Yardımcısı Ünal Çeviköz, Ermeni ve ABD cephesine hizmet eden bir propaganda yaptı.

Geçtiğimiz gün Habertürk'te yayınlanan bir programa katılan CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı Ünal Çeviköz, "Maalesef gelen haberlerde, Türkiye'den Azerbaycan'a silah yardımı yapıldığı ve söylentilere göre cihatçı grupların da Azerbaycan'a gönderildiği ifade ediliyor." dedi.

Çeviköz'ün bu açıklamalarının ardından sosyal medya ve çeşitli mecralardan gelen tepkiler çığ gibi büyüdü.

ÇEVİKÖZ ZORDA: SÖZLERİM ÇARPITILDI

Tepkilerin hedefinde olan Çeviköz, bugün konuya ilişkin bir açıklama yaparak sözlerinin çarpıtıldığını söyledi.

Resmi Twitter hesabından yazılı bir açıklama yayınlayan CHP'li Çeviköz, "Dün bir televizyon kanalında naklettiğim bazı iddia ve haberler çarpıtılarak hakkımda iktidar partisi tarafından bir karalama kampanyasına dönüştürülmüş bulunmaktadır. Asıl üzücü olan, bu kampanya ile benim ve partimin Azerbaycan'ın yanında olmadığımız şeklinde yaratılan algıdır. Elbette can Azerbaycan ile dayanışmamızı destekliyorum, destekliyoruz. Aksini hayal ve iddia etmek, sözlerimi çarpıtmak, yalnızca iddia sahiplerinin gaflet ve cehaletini ortaya koymaktadır.

CANLI YAYINDAKİ İFTİRALARINA "ASILSIZ" DEDİ

Devletimi çok önemli noktalarda temsil etmiş, ülkemizin menfaatlerini savunmuş ve bugün de ülkemizin kurucu partisinde siyaset yapan bir siyasetçi olarak, hakkımdaki asılsız iddiaları esefle kınıyorum. Bizim geldiğimiz devlet terbiyesi ve yönetim geleneğinin, iktidarın şeffaflıktan uzak ve yanlış politikalarını eleştirmeyi ve onları ulusal çıkarlarımızın doğru bir savunucusu olma yoluna davet etmeyi gerektirdiğini kimse unutmasın. Maalesef Türkiye hakkında çeşitli iddialar yazılıp çizilmekte ve ülkemizi son derece kötü bir duruma sokmaktadır. Elbette bu Türkiye Cumhuriyeti'ne büyük bir haksızlık olur.

"ATILAN ADIMLARI SORGULAMAK SORUMLULUĞUMUZDUR"

İktidarın bu iddiaları ivedilikle açıklığa kavuşturmasını ve geçersiz kılmasını bekliyoruz. İktidar, dış politikada attığı adımlar hakkında Gazi Meclisimizde temsil edilen siyasi partilere bilgi vermemekte ve istişare etmemektedir. İktidarın bizlerin ve kamuoyunun gözlerinden kaçırmaya çalıştığı nedir?

Muhalefet olarak dış politikada, tüm ülkeyi bağlayan, her vatandaşımıza maliyeti olan ve bize danışılmadan atılan her adımı sormak, sorgulamak bizim muhalefet olarak doğal hakkımız ve daha önemlisi, tarih önündeki sorumluluğumuzdur." diye kendisini savundu.