Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Habertürk'ten Çetiner Çetin'e özel bir röportaj verdi.

Ermenistan'ın işgal etttiği topraklardan çekilmesi gerektiğini belirten Aliyev, "Derneklerini kapatıp ülkemden kovduğum Soros, Ermenistan'da Paşinyan'ı iktidara taşıdı. Ne kadar kalsa o kadar iyi" ifadelerini kullandı. 

Aliyev şunları söyledi:

'PAŞİNYAN SOROS'UN ÜRÜNÜ'

"Artık şunu herkes biliyor ki, Paşinyan, Soros'un bir ürünü. Soros tarafından yönetilen bir isim. Sovyetler Birliği mekanında gerçekleştirilmiş darbeler, çevrilişler tek yerden kaynaklanıyor. Paşinyan'ın Soros'la birlikte olduğu şeklini internette aratın. Bedenleri de birbirlerine yapışmış durumda. Yakışıksız bir fotoğraf. Paşinyan'ın akıl hocası odur. Kendisini Soros yönetiyor. Ermenistan'da yaşanmış aynı olaylar Soros'un bir sonraki yenilgisi.

2005 yılında onlar Azerbaycan'da bunu yapmak istediler. Turuncu devrim. Ama ben durdum onların karşısında. Kendilerini kovdum buralardan ve sonrasında Soros vakıflarını da kapattım. Diğer Sivil Toplum Örgütlerini de buradan reddettim. Söyledim ki, biz, kendimiz bileriz. Gidin, başka yerlerde devrim yapın. Ama onlar Ermenistan'da oturdu. Sivil Toplum Örgütlerince oraya paralı askerler getirildi. İnsanlar yetiştirildi. Ve bugün Paşinyan takımının yüzde 90'ı Soros, Transparency İnternational, Amnesty İnternational (Uluslararası Af Örgütü),Human Rights Watch (Insan Hakları Gözetleme) ve bunlar gibi çirkin teşkilatların temsilcileri. İşte bu sebepten. Ben son günlerde Rus televizyon kanallarından birine demeç verdiğimde, bu gün bizim amacımız Paşinyan'a sorun oluşturmak değil. Onun ne kadar uzun sürece görevde kalması bir o kadar da iyidir bizim için. Anlıyorsunuz ne diyorum."

Aliyev Türkiye olmaksızın bu sorunun çözülmeyeceğini vurguladı.

Çatışmalara ilişkin kararlılık mesajı veren Aliyev” Bu Ermenistan’ın yeni terör saldırısıdır. Bu terör saldırısı Azerbaycan halkının iradesini kıramaz. Biz daha azimle düşmana karşı direneceğiz ve kendi topraklarımızı düşmandan geri alacağız. Ve Azerbaycan bayrağını bütün işgal altındaki topraklarda dikeceğiz.” dedi.

ATEŞKES SÜRECİ 

Ateşkesten bir gün sonra kalleşçe saldırıya uğruyoruz. Bu saldırılar ateşkesi kimin istemediğinin göstergesidir. Ben daha önce demiştim. Bizim amacımız işgal altındaki topraklara kendi vatandaşlarımızı yerleştirmektir.

‘ÖNCE ERMENİSTAN ÇIKSIN’

İlk aşamada Ermenistan ordusu işgal ettikleri arazilerden çıksın, öncelikle 5 ilçe, sonra da 2 ilçe boşaltılsın. Dağlık Karabağ’ı Şuşa ve diğer önceden Azerbaycanlıların yaşadığı bölgelere geri dönmeler başlasın ve Karabağ görüşmeleri devam etsin. Karabağ’da yaşayan Ermenilerle bizim bir sorunumuz yok, Azerbaycan çok milletli devlettir.

‘BİZİM İZNİMİZ OLMADAN BARIŞ GÜCÜ KABUL EDİLEMEZ’

Önce şunu belirteyim ki, barış güçlerinin terkibi ve bölgeye gönderilişi her iki ülkenin, Ermenistan ve Azerbaycan'ın onayı esasında olmalı. Yani hangi ülkeler orada bulunacak. Eğer her hangi bir ülke itiraz ederse o zaman, tabii ki, bu gerçekleşmeyecek. İkinci mesele bundan ibaret ki, bugün barış güçleri derken Azerbaycan toprakları söz konusu – herkes şunu anlamalı. Bağımsız Azerbaycan toprakları, söz konusu. Ve bizim iznimiz olmaksızın her hangi ülke kendi barış güçlerini bizim toprağımıza gönderemez.

Müzakere konusu olan temel presiplerde barış güçlerinin gönderilişi en son aşamada göz önünde bulunduruluyor. İlk önce az önce söylediğim meseleler çözülmeli. Toprakların boşaltılması, mültecilerin kendi topraklarına dönmesi, ulaştırma meseleleri, sınırların açılması, sonrasında ticaret, ondan sonra barış güçlerinin getirilmesi istisna değil. Ancak bu geçen 30 sene boyunca müzakere sürecinde olumlu sonuca yaklaşamadığımızı da göz önende bulundurursak, bu konular hiç müzakerede olunmadı.