Zülfü Livaneli Twitter'dan yarı çıplak fotoğraflarını paylaştı. Takipçilerini şaşırtan paylaşımın ardından Livaneli tweetini sildi. 

Bir süre sonra Livaneli önce paylaşıp ardından sildiği yarı çıplak fotoğraflarıyla ilgili açıklamada bulundu.

Livaneli mesajında "Doktorumun, tam giyinirken gelen nasılsın mesajına esprili bir fotoğraf gönderdim. Yanlışlıkla tweet de gitmiş. Bu bir şakadır. 2021’de önce sağlık. Mutlu yıllar." ifadelerini kullandı.

Gün içinde sosyal medyada yayınladığı yarı çıplak fotoğrafıyla gündeme gelen Zülfü Livaneli, sokağa çıkma kısıtlaması ve "aydınların" tutukluluğunu birleştirerek bir mesaj yayınladı.

"4 gün evde kalmaktan sıkılan herkes, 4 yıldır hücrede tutulan suçsuz aydınları düşünsün." diyen Livaneli, "Sadece aydınlar değil tabi. Özgürlük talebimiz, çile çeken bütün masumlar için" şeklinde mesajını sürdürdü.

Livaneli'nin mesajının altında FETÖ savunucuları doluştu.

Livaneli'ye yanıt ise FETÖ kumpasıyla yıllarca hapis yatan emekli astsubay Oktay Yıldırım'dan geldi.

Yıldırım, "FETÖ ve CIA'nın 7 yıl esir aldığı Türk askerleri için de tek kelime etseydiniz keşke. Olmazdı ama değil mi? Size verilen Stockholm bülbülü misyonuna uymazdı. Kuşkusuz bugün de haksız yere hapiste olanlar vardır, ama bu konuda bir şey söyleyebilecek kişi siz değilsiniz." dedi.

ERGENEKON TERTİBİNİ SAVUNMUŞTU

2011 yılında FETÖ'cülerin Ergenekon kumpaslarına destek olan Livaneli, Odatv'ye yönelik operasyonda Soner Yalçın'ın gözaltına alınmasının ardından kumpasçılara sitem etmiş ve Vatan gazetesindeki köşesinden şu satırları yazmıştı...

"Kendi kendime ‘Bu işe en çok sevinenler kimdir?’ diye sorduğum zaman ‘gerçek Ergenekon sanıkları’ cevabına ulaşıyorum.

Çünkü biliyoruz ki bu davada katiller, faili meçhul infaz yapanlar, ellerindeki devlet gücünü adam öldürmek için kullananlar, yazaraçizere, sanata, bilime düşmanlık edenler, bu memleketi karanlık bir işkence ve katliam cehennemine çevirmek için operasyonlar düzenlemiş olanlar var.

Türkiye’nin demokrat kamuoyu ‘Sonunda adalet yerini bulacak. Bu caniler hak ettikleri cezalara çarptırılacak’ diye umutlanırken, Ergenekon davası yön değiştirip gazeteciye, yazara, çizere yönelen bir seyir izliyor.

Böylece içerideki gerçek katillere ‘Bakın, böyle bir şey yok. İftira atılıyor, muhalifler susturuluyor’ deme fırsatı verildi.

Kamuoyu ‘Acaba bu gerçek bir dava değil de bir muhalif sindirme operasyonu mu?’ sorusunu sormaya başladı.

En büyük kayıp budur."

İlgili haber: Zülfü Livaneli FETÖ/PKK/Soros sanıklarına sahip çıktı, tepki yağdı